Kehle ve Kehle-i ikbal Mekr-i Rüstem İkbal Biti- Rüstem’in Hilesi
Osmanlıca yazılışı; kehl : كهل ،, kehle : كهله
Kehle eski dilde bit demektir.
Kehle-i ikbal tabiri ise gömleğinde bit olduğu için sadrazam olan ve Kanuni Sultan Süleyman ‘ın kızı Mihrimah Sultan ile de evlenmeyi başaran Saraybosnalı ve Hırvat asıllı Damat Rüstem Paşa’ ile ilgili söylenmiş bir tabirdir. ( BKZ MİHRİMAH SULTAN CAMİİ )
Kehle-i ikbal, (bit sayesinde yükselen ) bu nedenle Kanuni Sultan Süleyman ‘in kızı Mihrimah Sultan’ın kocası Rüstem Paşa’nın lakabı olarak da tarihe geçmiştir.
Bu tarihi hadise şu şekilde gerçekleşmiştir. Sarayda iç oğlanı iken Kanuni’nin gözüne girmeyi başaran Rüstem Paşa hıza yükselmiş, Diyarbakır’da görevliyken Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mihrimah Sultan‘a eş olması için uygun görülmüş, fakat onu çekemeyenler ona iftira atarak onun cüzzamlı olduğunu iddia etmişlerdir. Bunun üzerine Diyarbakır’a bir tabip gönderilir. Rüstem paşa bir gün hamama girince tabipler onun elbiselerini incelerler ve üzerinde bit bulurlar. Cüzzamlı bir hastanın üzerinde bit yaşamayacağından onun cüzzamlı olmadığı anlaşılır. Bunun üzerine İstanbul’a çağrılan Rüstem Paşa, Mihrimah Sultan ile evlendirilip sadrazamlık yapmaya da başlar.
Olıcak bir kişinin bahtı kavî tâli-i yâr
Kehlesi dahi mahallinde anın işe yarar. La edri
Yâr eğer olır ise tâli vü bahtı kişinin
Kehlesi dahi revacına sebeptir işinin La edri
Rüstem Paşa, Kanuni’nin en değerli Şehzadesi, Şehzade Mustafa’yı İran Şahı ile mektuplaşıyormuş gibi gösterip Kanuni’ye boğdurtmasına sebep olmasından dolayı da anılır. ( BKZ Şehzade Mustafa Mersiyesi Açıklamalı Kısmı Metin) ) Bu desisenin Rüstem Paşa tarafından tezgâhlandığı iddia edilmiş, bu olay tarihe mekr-i Rüstem, ( Rüstem’in hilesi ) olarak geçmiştir.
Kehle, edebiyatımıza mahkûmların oyunu olarak da yer alır. Eski devirlerde mahkûmlar, bitleri beslerler ve diğer bitlerle yarıştırırlar ve bu şekilde bir kumar oynarlarmış.
Mahbes-i gamda yatır dil ki şikâyet ederek
Yaka silkeler kaçan kehle-i zindan dökülür. Sururi