Kemânı-ı dest-i kudret tîr-i cânım hamse atmıştır
Tenimde gül gibi gülmüş açılmış kane batmıştır
Vücudum tîr-i kavs-ı zât-ı Haktan örnek almıştır
Hızır âb-ı hayâtın lezzetin zulmette tatmıştır
Ecel hak kaçmazam ölmek tenimde varsa dönmek yok
Neden mevt bu türâbu bir avuç kana susatmıştır
Benim Leylâ-yı câna Çeşm-i Mecnûn'um olup âşık
Komuş başın muhabbet dağının taşında yatmıştır
Yanan Mecnûn öten kuştan ne almıştır ne satmıştır
Görüp Mevlâ yüzün Leylâ yüzünde göz kapatmıştır
Türâb u âb bâd u nâr rûh u ten rab bu yedi unsur
Kitâb-ı kâinatta mümteziç bir külli mutlaktır
Bu esmânın müsemmâsı "nefahtü fîhi min rîhi"
Cevâbın bilmeyip cândan suâl eden ne ahmaktır
Güzellik tende mi yoksa când mı hikmet de resmin al
Hüküm kadının amma mes'ele mecliste ortaktır
Seni bir kıt'a fetvâ döndürür hükmünden ey hâkim
Resim dönmez değil döner geri hak sanma korkaktır
Dönüp Mecnûn başına aşk-ı Leylâ kuş gibi geldi
İşi Leylâ köyünün çöplerinden yuva yapmaktır
Saçın Leylâ mışat-ı aşkı mecnûna taratmıştır
Demiş Mecnûn ki "Mevlâ hüsn-i Leylâ'mı yaratmıştır"
Kemânı eğmeyince doğru atmak tîri mümkün mü
Kirişin çekmeyince tîre bulmak seyri mümkün mü
Âziz-i Mısr'ın rüyâsını Yûsuf eder ta'bir
Görülmüş olmayan rüyâların ta'biri mümkün mü
Dehânında zebânı olmasa Seyrânî'nin böyle
Kemâlin hâk-i pâye nazm ile takrîri mümkün mü
Güzeldir akl-ı Mecnûn reng-i aşka ip boyatmıştır
Güzel bahtı başına kuş kondurur çöple donatmıştır
Gönderen : Salih Özel’e ( Evreni’ye) teşekkürlerimizle
Mustafa İslamoğlu, Seyrani Araştırması, Düşün Yayıncılık, İst. 2013