KategorilerŞİİRLERHece ŞiiriKERBELÂ ÂH KERBELÂ!…

KERBELÂ ÂH KERBELÂ!…

12.09.2019
 
 
Kerbelâ çöllerinde kadim zaman durmuştu
Zalimler, mazlumlara kanlı pusu kurmuştu
 
Kılıçtan geçirdiler masum, salih kulları
Al kana boyadılar kıvrım kıvrım yolları
 
Ehl-i beytin gülleri, “su, su” diye inledi
İstifini bozmadan, kör vicdanlar dinledi
 
Ölümün gölgesinde çektiler nice cefa
Ümmetin can paresi, ehl-i beyt-i Mustafa
 
Cennet delikanlısı, Hakk’a nida eyledi
Ali Asgar beşikte çöle veda eyledi
 
Kerbelâ çöllerinde, kan aktı oluk oluk
Feryat arşa değerken, mübarek yüzler soluk
 
Ümmetin goncaları, Kerbelâ’da soldular
Efendimize komşu, hepsi şehit oldular
 
Yezid’e lanet olsun, Hüseyinlere rahmet
Bir yanda Muaviye, öbür yanda Muhammed…
 
Muharrem geldiğinde hatıranı anarım
Âh İmam Hüseyin âh, senin için yanarım!..
 
Kerbelâ çöllerinde su değil, hüzün çağlar
O acı günden beri, her kum tanesi ağlar
 
Kerbelâ, acıların bitmeyen diyarıdır
Hüseyinler, Aliler hepimizin yârıdır
 
Yüreğimde yangınsın, Kerbelâ âh Kerbelâ!
Vahdet huzura gebe, ihtilâfta var belâ
 
Kerbelâ müminlerin kanayan yarasıdır
İzanların körlüğü, renklerin karasıdır
 
Ehl-i beyte kast eden, haydutlar tayfasıdır
Kerbelâ insanlığın bir utanç sayfasıdır
 
Hüseyin âh Hüseyin, Efendimin torunu!
Zalimler söndüremez ehl-i beytin nurunu
 
Ehl-i beyt yüce soydan; sevmeli, has tutmalı
Muharrem geldiğinde beraber yas tutmalı
                                                                               M. NİHAT MALKOÇ
Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da