Kirâmen Kâtibin
Osmanlıca yazılışı: kâtib - کاتب
Osmanlıca yazılışı: كرام : kirâm
Sözlük anlamı “yazan, kayda geçiren” anlamındaki kâtib ile “iyi, dürüst ve değerli” anlamındaki kerîm kelimesinin çoğulundan oluşur. kirâmen kâtibîn “değerli yazıcılar” manasına gelir. Bu melekler kıyamet gününde sorumlu oldukları insanlara şahitlik edeceklerdir.
“Allah'ın İnsanların her birinin iyi ve kötü bütün işlerini yazmakla görevlendirmiş olduğu iki melek.”
Kuran’ı kerimde Kirâmen Kâtibin hakkında ayetler de bulunur : "Muhakkak sizin üzerinizde gözetici (hafız) çok şerefli yazıcılar vardır ki bunlar yaptığınız amel ve işlerin hepsini bilirler." (el-İnfitâr, 82/10-12);
"Hatırla ki insanın hem sağında hem solunda oturan ve onun amellerini tesbit etmekte olan iki de (melek) vardır. O bir söz atmaya dursun, mutlaka onun yanında hazır olan gözcü(melek)vardır." (Kâf, 50/17-18).
Her insanın sağında ve solunda bulunan bu melekler insanların işlediği amelleri yazan, o amellerin ve işlerin hiç birini de unutmayan meleklerdir. Bu melekler sorumlu oldukları insandan ayrılmazlar. Sağda bulunan melek iyi işleri, davranışları ve sevapları anında yazar. Soldaki melek ise günahları yazan melektir. Günahları yazan melek o insan belki tevbe eder diye günahlarını geciktirerek yazar.
Bu meleklerin görevleri şunlardır:
Takip ettikleri, günah ve sevaplarını kayıt altına aldıkları kulun iyi ve kötü bütün amellerini hıfz ederler ve onları unutmazlar.
Bu melekler kerîm yani şerefli, doğru ve âdildirler.
Kulların yaptıkları iyi kötü bütün işleri yazan kâtiptirler. Bu melekler insanın ömrünün başlangıcından sonuna kadar yaptıkları bütün amelleri ve işleri hem yazıp kaydederler hem de hiç birini unutmazlar
Kulların işlerini bilerek yazarlar. Kirâmen Kâtibîn kıyamet gününde şahitlik edecekler, kulların yaptıklarını ve bunlara dair ne yazdıklarını bir bir söyleyecek ve yazdıkları ile de şahitlik edeceklerdir.
Geldi iki kadı vü iki kirâmen kâtibîn
Nâ-bedîd oldu şikâyetçilerin şeytân-sıfât Yahyâ Bey