KategorilerKİTAP ÖZETLERİ VE ELEŞTİRİLERİKıyısızlar Romanı Özeti Kahraman Tazeoğlu

Kıyısızlar Romanı Özeti Kahraman Tazeoğlu

15.11.2016

KIYISIZLAR

ÖNSÖZ

“Aşk çay,
karşılığı şeker,
tiryakiler çayı şekersiz içer.”
Ve kıyısızlar karşılıksız sever.

Karşılıksız sevmek, sahip olunmadan sahip olmaktır bir ha­yale. Karşılıklı olmalıdır bu karşılıksızlık. Karşılıksız sevmek, yanında olmasına gerek duymamaktır. Yanında olmadan, yanındalığıyla senin sevgine karşılık vermesini istemeden sev­mektir. Seni seviyorum cümlesine karşılık beklememektir. Bu bir soru cümlesi değildir çünkü. Karşılıksız sevmişsen, bu sorunun cevabı da seni ilgilendirmiyor demektir. O karşılık, bir kelime israfıdır o zaman. Aşk kelimeleri israf için değil, hediye etmek içindir. Ne olmak, ne de ölmektir.

Kıyısızlar, Kaybedenlerin ve yalnızların kitabıdır. Ve her kaybedenin mutlaka söylemek istediği son bir sözü vardır.

İşte o sözler, "Katilime Mektuplar" olarak yer alıyor kitapta... Hikâyeleri okurken, satırlar arasında bir o yana, bir bu yana savrulacaksınız.

Katiline âşık olduğu için kaybetmeye mahkûm olan insanların hüznüne, isyanına, içsel sorgularına, çelişkilerine ve nasıl tutunamadıklarına şahitlik edeceksiniz.

Yazar, okuyucusuna yeni bir "Yara" sunuyor ve şöyle diyor: "Kimi yaralar kapanır 'İzi' kalır, kimi yaralar kapanır 'Sızı' kalır

YAZAR: KAHRAMAN TAZEOĞLU

KIYISIZLAR

“Romana ve romancıya saygı gereği özet kısa tutulmuş, final bölümü yazılmamıştır. “

BUMİN-GURCİSTAN (1905)

Osmanlı-rus savaşının ardından, Türkiye’ye göç başladı. Müslümanların bu göçü yağmurlu geçti ellerinden hayvan derisinden şemsiye ayaklarında yırtık çarıklar. Aç karınları ve sonra Osmanlı devletinin onlara gösterdiği topraklara vardılar toprağın verimli olduğunu hayvan derisinden şemsiyeyle baktılar ve burası yeni yurdumuz dediler.

Dursun efendinin yıllar sonra bir kız çocuğu oldu adını Ansa koydu bu Ansa yoksulluk içinde büyür yıllar sonra Mustafa Kemal’in yanına Akif Hikmet Yamanoğlu ve yavuklusu Hikmet Hanım görüşmek ister evlenmek istediklerini bildirirler ve evlenirler. Ve paşa onlardan tek bir şey ister eğer erkek çocuk olursa adı bumin olsun der ve olurda bir erkek çocuğu adı da Bumin’dir.

Zorluklarla büyüyen ansa 18 yaşında güzel bir kız olur ve Ansa’yı kuma verirler Ansa’nın bir kız çocuğu olur adını emine koyar çok güzel bir bebekti emine çok zor şartlar altında dünya’ ya geldi. Emine çok sessiz bir çocuktu büyüdü 11 yaşına geldi başına geleceklerden habersizdi.

Osman adında bir adam Emine’yi kaçırmak ister ve kaçırır. Emine’ye çeşitli zum eder onu kendi himayesinde çalıştırır ve bir gün Emine’yi yine döver ve iş yerinin sahibi fark eder Emine’nin yüzündeki izlerden ve polise gider. O zalim yakalanır sonra polis Emine’yi evlatlık alır yıllar yılları kovalar emine 18 yaşına gelir ve evlenir mutlu mesut olur.

HAZIRLAYAN : EMİNE TOMBUL               

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da