KÜÇÜK KUŞ

                                                                          KÜÇÜK KUŞ

           Eski bir ahşap ev gibiyim şu günlerde, hoyrat kullanılmışım  Çivilerim yerlerinden oynamış ,pençelerim su sızdırıyor, kapılarım desem kar kış açık ama sen severdin eski evleri hep derdin ya huzur kokar eski evlerin sofaları ben bu günlerde rutubet kokuyorum buram buram ama biliyor musun ? manzaram hiç değişmedi yine kızıl renkli ağaçlar yine  gök mavi çatımın üstü. Bana ikimizi anlatırdın ya hiç susmanı istemezdim  hayallerin ulaşılmazdı sen gittin ya bir enkazım şu günlerde sen iyisi mi bu enkazı temizle üstüme yeni bir bina dik bahçeme çiçekler ekmeyi unutma belki enkazım yeşerir yapraklarında , kim bilir. Sana çok faydam dokunmadı. Eskiydim kapılarım kapanmazdı hiç  sende kuş gibi uçuverdin penceremden ehh koşamadım arkandan yorgundum oysa sen ne kadar da gençtin. Eski bir çınar gibi devrildim. Sandım ki bu çınarda küçük bir  kuş gibi yuva kuracaksın ama unutmuşum göç sizin için var . Sana da kızamıyorum ki kurak topraklar sevilir mi hiç?  sen  her gün yeşermelisin, dallanıp budaklanmalısın. Özgür olmalısın özgür.  Benim çok param olmadı hiç  ama  pek çok severdim seni. Hep büyük evler istedin. Susardım, hayallerin ulaşılmazdı benim için sen gittin keşke bende gidebilseydim. Şu günlerde iyice sessizleştim her yağmur biraz daha yıpratıyor beni çünkü topraklar hala sen kokuyorsun başına koyduğum güller ne güzel de açmış bizim cenaze törenlerini pek sevimsiz buluyorum şu günlerde   iyisi mi beni hiç öldürmesinler, kendim karışırım toprağa ben.   Bu gün yine seni gördüm gökyüzünde, ne kadar özgürsün özendim biraz da kıskandım. Hani kök salmışım gelemiyorum yanına sen gelsen konsam pencereme ama korkarım yüzümde ki çizgileri görmenden iyisi mi sen ait olduğun yerde kal.