Hani gül’ü severdin dikenine bakmadan,
Hatıra defterinde kuruttuğun gül olsam.
Ellerinde soldurup saçlarına takmadan,
Bırakıp da giderken unuttuğun gül olsam.
*
Nerde bende o talih yıl yıldan garip geldi,
Hayâlini kurduğum son gördüğümde el’di.
Bana lâyık gördüğün gözyaşlarından sel’di,
Gelin olup giderken son tuttuğun gül olsam.
*
Mecnûn’un çöllerine varıp da yokladığım,
Hasretin kervânına hüzünler eklediğim.
Belki gelirsin diye yıllarca beklediğim,
Anka’nın küllerinden yarattığın gül olsam.
*
Kalbime söz geçmiyor bilmem nasıl atar ki,
Makberde ızdırâbla bu ten nasıl yatar ki.
Hasbahçem seni bekler gelmesen de yeter ki,
Dalından koparıp da kanattığın gül olsam.
*
Gönülçelen gözlerin bahtım gibi kara mı,
İçin için kanarken kimse bilmez yaramı.
Duydum ki saklamışsın sendeki hatıramı,
Bir köşede unutup sararttığın gül olsam.
*
Çok sevdiğin adımı defterinden silip de,
Ateşinle yanarken candan seven bilip de.
Kırkyıl sonra da olsa belki bir gün gelip de,
Mezarımın başına bıraktığın gül olsam.
Süleyman Karanfil