15.11.2016
MAHŞER ROMANININ ÖZETİ
Çanakkale gazisi Nihat, İstanbul’u tam üç senedir görmemiş ve İstanbul’a çok büyük hayallerle gelmiştir. Eski bir tanıdığı olan Müftü hamamında uzak akrabası ihtiyar bir kadın olan Hatice Hanım’ın yanına gelir zaten başka kimsesi de yoktur. Teyzenin evine doğru yürürken köşe başında bir bekçi onu görmüş ve tanımıştır. Bekçi, Nihad’a Hatice Hanım ‘ın öldüğünü ve evini kiraya verdiklerini söyler.
Nihat oradan ayrılmıştır ama kalacağı hiçbir yer yoktur. En yakın tanıdığı Cibali’deki arkadaşı Faik babasıyla yaşadığı kulübe gibi evlerine gider. Fakat artık sabah olmuştur. Nihad, Faik’e cepheden geldiğini söyler ve Faik’in evinde uyur.
Uyandığında Faik’e “Daha sabah olmadı mı? “ diye sorar. Faik “Sabah oldu, öğle oldu, ikindi oldu, akşam oldu şimdide gece! “ gece diye cevap veriri. Faik odadan çıkınca baktığı aynada kendisini tanıyamaz. Faik Nihat’ın banyo yapması için hazırlık yapar. Banyo ve yemekten sonra sohbet ederler. Nihad tekrar yatar ama uyuyamaz. Kibrit ışığında evi gezmek isteyince Faik ile babasının uzun ve alçak bir minderin üstünde sırtlarına paltolarını giymiş, ayak ayağa uyuduklarını görür. Baba oğul kendisi için yataksız kalmışlardır.
Nihad, bol teşekkür dolu bir mektup yazıp evden ayrılır. Maarif Nezaretinin önünde İş başvurusu için bekler. Bir memur Nihad’ı odasına çağırır. Nihad kirli potinleriyle temiz ve parlak odanın içine girip müdüre halin anlatır ama işe giremez.
.Durumunu anlattı ama işe alınmadı. Rastgele, postane karşısındaki hanlardan birine daldı, merdivenleri çıktı,kapının yaftalarına bakmadan rastgele bir odaya girdi.Kapıdan içeriye adımını attı.Koltuğun birinde çok güzel bir kadın oturuyordu. Karşısındaki koltukta ise zayıf ,uzun boylu bir adam uzanmıştı.Gizli bir şeyler konuşuyorken susmuş gibiydiler.Koltuğa uzanmış erkek yerinden kalkmadan sordu: Ne istiyorsunuz?
Çanakkale’den yeni geldim,gazi ihtiyat zabitiyim iş arıyorum.
Adam ne işi diye sordu?
Nihad ne olursa,adam usul defteri,muhasebe falan biliyor musun?
Nihad mektepte okuduk ama …
Gazilik ,mazilik o kadar mühim değil.Piyasa hakkında bilginiz var mı? Nihad bu sorulara cevap ararken gözleri kadının bakışlarıyla karşılaştı.Güzel mahluk ,hiç kırpışmayan uzun kirpikleri,balmumu gibi yuvarlak,büyük,siyah gözleriyle ona kuvvetli bakıyordu.Telefonun zili çaldı.Erkek konuştu ve Nihad’ı umursamadan odadan çıkıyordu.Kadına ben on beş dakika sonra gelirim dedi.Beni soran olursa gelmicek de dedi.Çıktı gitti.Nihad döndü kapıdan çıkıyordu.Kadın biraz durunuz dedi.Nihad kıpırdamadan kadına döndü.Kadın Nihad’a tahsiliniz iyi midir?dedi.
Nihad zannederim .
Fransızca bilir misiniz ?
Nihad bilirim dedi.
Kadın Beyoğlunda bir Mir terzihanesi var,hatırlıtor musunuz?
Evet hanım efendi dedi.
Onun karşısında sava oteli var , o oteli geçin yeni yapılan beyaz bir apartman var.Yarın saat on bire doğru oraya üç numaraya geliniz.Biz orada otururuz.Demin ki zat zevcimdir.Birde kız çocuğumuz var.Ona bir muallim arıyorduk.Siz bu vazifeyi yapabilirsiniz , değil mi?
Nihad, gururla :
Şüphe mi var ? Zaten muallimdim.
Yarın bize geliniz .Akşam zevcimle konuşup kararımı size bildiririm.
Nihad apartmana gitti.Üç numaralı kapının zilini çaldı.Bembeyaz önlüklü, genç kurnaz bakışlı bir hristiyan hizmetçi kızı, Nihad’ı görür görmez ,kaşlarını çattı ve kapının kanadını iterek aralığını azalttı.
Kimi istiyorsunuz ?
Beyefendi, yahud…H anımefendiyi…
Siz kimsiniz?
Nihad muallim dedi.
Hizmetçi kapıyı yüzüne kapadı biraz geçtikten sonra açtı içeriye buyur etti.Bir koltuk gösterdi oturması için Nihad odaya geçti .Masanın üzerinde kartvizit sepeti vardı.Nihad birini eline aldı okudu.Demek buraya Alman dostları da geliyorlar!diye düşündü ve güldü.
Yüksek ve madeni bir ses yükseldi.
_Safa geldiniz!
Nihad hemen kartı bıraktı ve kadına doğru döndü.Hanımefendi karşısında idi ;hanımefendi ,beyaz ipek bir entariyi kabartan sıkı eti vücudu ile ,omuzlarına kadar göğsü çıplak ,saçları dağınık ,yüzü fazlaca pembe ,göz kapakları şiş ve siyah gözleri mahmur hanımefendi , yataktan yeni kalkmışa benziyor, mültefitte görünüyordu.
_Vaktinde geldiniz . Biraz daha gecikseydiniz ,mürebbiyesi çocuğu gezmeye çıkaracaktı.Gece zevcimle konuştuk .Şimdilik tecrübe için derslere başlayabilirsiniz.
Çocukla tanıştırmak için küçük bir odaya girdiler . On yaşlarında bir kız pencere kenarında ki masanın üzerine bebeklerini dizmiş oyun oynuyordu.Odaya annesi ile bir yabancı girdiğini görünce kafasını kaldırıp baktı ve oyununa geri döndü.
Kadın kızını çağırdı kız duymadı. Bir daha seslendi duymamazlıktan geliyordu.
Kadın yani Seniha Hanım sert bir sesle Perizad gel buraya dedi.
Kız annesinin yanına gitti ve Nihad’la tanışmasını elini sıkmasını istedi.
Perizad elini uzattı ve Nihad’ın elini sıktı.
Annesi haydi bakalım masanı ,kitaplarını beye göster .Şimdi derse başlayacaksın , yoksa gezme yok sana.
Annesi Nihad’a döndü.Biraz yaramazcadır;sizi belki yoracak.Nihad nezaketle eğildi.Zararı yok, çocuktur .Kadın odadan çıktı.Nihad hani kitabını göster bakayım ?
Çocuk kitabını aramıyor bebeklerle oynuyordu.Nihad sabretti.Sonunda çocuk masanın kapağını açtı, içinden güzel ciltli bir kıraat kitabı çıkardı,uzattı.
Nihad kitabı açmadan çocuğa soru soruyordu.
Sen şimdiye kadar ders aldın mı çocuğum ?
Çocuk Nihad’a
Evet aldım .Muazzez ablam okutuyordu.
Muazzez ablan burada muallime miydi?
Hayır o bizim akrabamızdır .Burada oturur.Hem de benim mürebbiyemdir.
Peki göster bakayım nereye kadar okudun?
Kitap açıldı ,çocuk yirmi sayfa elle gösterdi.
Nihad rastgele bir sayfa açtı ve çocuk okudu.
Çocuk Türkçe öğrenmek istemiyor.Fransızca öğrenmek istiyordu.Muazzez’le Nihad tanıştılar.Nihad işi gereği her gün geliyordu. Nihad Muazzez’e aşık olmuştu.Tabi Muazzez ‘de Nihad’a aşıktı.Muazzez’in annesi ölmüş akrabası olan dayı dediği Mahir Beylerde kalıyordu.Muazzez görgülü ve hoş bir kızdı.Perizad’ın duğum günü vardı.Eve bir çok davetli gelmişti.Nihad ‘da gelmişti.Alaaddin Bey ve bir çok insan gelmişti.Salon ve yemek odası çok doluydu oturacak yer bile yoktu.Muazzez ve Nihad Seniha Hanımların odasının balkonuna çıktılar orada sohbet ediyorlardı.Daha sonra Seniha Hanım ve Alaaddin Bey odaya girdiler.Aralarında gizli konuşmalar yaptılar sonra çıkıp gittiler.Alaaddin Bey biraz laubali bir insandı.Seniha Hanım ise birkaç kez evlenip boşanmış sonrada Mahir Bey ile evlenmiş çok uyanık bir kadındır.Alaaddin Bey Muazzez’e talip olur.Muazzez Alaaddin Bey’i hiç sevmem.Mahir Bey ve Seniha Hanım evlenmelerini isterler ama Muazzez istemez.Seniha Hanım Muazzez ve Nihad’ın birlikte olduklarını biliyorlardır ve Mahir Bey’e söyler.Mahir Bey Muazzez’e Nihad’la dolaşmaması konusunda uyarıyor.Nihad Muazzez’i kaçırmaya karar verir.Muazzez’e söyler ve o da kabul eder.Muazzez’in annesinden kalan biraz birikmişi vardı.O akşam evde yemek vardı. Alaaddin Bey başta olmak üzere bir çok kişi daha Nihad ise aşağıda Muazzez’i bekliyordu.Muazzez misafirler gittikten sonra kaçacaktı.Nihad kaldırıma oturup Muazzez’i bekledi.Gece yarısı olmuştu ne gelen vardı nede giden Nihad sabırsızlanıyordu.Evin tüm ışıkları sönmüştü.Nihad’ın gözü apartman kapısının üzerindeydi.Aklında bir çok soru vardı.Muazzez gelmezse ne yapacaktı?Apartman kapısından içeriye girdi yukarıya çıktı.Muazzez bavullarını toplamıştı.Nihad’la birlikte bavulları indirirken kapıcı gördü.Nereye diye soru sordu onlarda hemen cevap verip apartmanı terk ettiler.Cibali’de oturan Faik’in evine gittiler.Faik Muazzez’e bir oda ayarlamıştı.Her şey çok eskiydi.Muazzez odasına çıktı biraz sonra yanlarına geldi.Çok korkmuştu çünkü odasında kocaman bir fare varmış.B u şekilde idare ettiler.Faik ,Haldun,Nail,Necdet ve Şevket , Nihad ve Muazzez’e sürpriz hazırlamışlardı.Bu ev pek iyi değildi.Muazzez sofratı kurmaya başladı.Konserve kutularındaki yiyecekleri yarısı kırık tabakların içine koydu ve sofrayı kurdu.O akşam aşk ,kadın, felsefe her şeyden konuştular.Nihad’ın arkadaşları bir oda hazırlamışlar.Yatak ve benzeri eşyalar.İkisini de zorla içeriye soktular ve üzerlerine kapıyı kitlediler.Necdet kapının önünde kemen çalıyordu.Muazzez pencerenin önündeki koltuğa oturdu ve dışarıyı seyretmeye başladı.Nihad ‘da karşı koltuğa oturdu ve o da dışarıyı seyrettiler sabaha kadar.Nihad’la Muazzez daha sonraki günlerde evlendiler.Çokta iyi olmayan bir ev tuttular.Muazzez’in parasıyla birkaç eşya aldılar.Bu şekilde yaşıyorlardı.Muazzez Nihad’a apartmanda annesinin hakkınında olduğunu söyledi.Faik’in babasının Defter-i Hakaniye’de tanıdığı Hacı Hüseyin Bey’in yanına gittiler.O yardımcı olmaya çalışıyordu.Nihad’la Muazzez hayaller kuruyorlardı.Aradan biraz vakit geçtikten sonra Hacı Hüseyin Efendi’nin yanına gittiler ama hasta olduğu için işe gelmiyormuş.Tüm hayalleri bitmişti.Paraları arttık tükenmişti.Kerim Bey adında bir romancı ile taşındı.Ona yazılar veriyordu.Ev sahipleri Emine Hanım çok para göz ve sevimsiz bir insandı.Kira parası geciktiğinde faiz ekliyordu.Nihad paraları bittiği için arkadaşlarının olduğu kahveye gitti.Paraya ihtiyaçlarının olduğunu söyledi.Tiyatrocu Rıza Bey Nihad’a para verdi.Tiyatroda oynaması için iş teklif etti.Nihad kabul etti dediği saatte tiyatro salonuna gitti ama kimse yoktu.İki gün sonra tiyatro oyunu sergilenecekti.O gün gelmişti ve oyuncular ortada yoktu .Nihad ve bir kişi oyuncuları bulmaya gittiler.Oyuncular hem sarhoş hem de çok para istiyorlardı.Getirebildikleri aktörleri getirdiler.Rıza piesi Nihad’ın eline verdi.Sen zeki adamsın diyordu.Salon dolmuştu.Mahir Bey ve Alaaddin Bey’de gelmişlerdi.Perde açıldı ve Nihad kanter içinde kaldı.Aktörlerin hepsi sarhoş hepsi Nihad’ın bakıyorlardı.Seyirci hiç memnun değildi.Birden ortalık karıştı ve Mahir Beyler Nihad’ı gördüler.Nihad eve döndü.Muazzez çok hastaydı.Gece yarısı kapı çaldı Nihad kim o dedi.Bir erkek sesi müdüriyetten geliyorum dedi.Nihad kapıyı açtı ve kendisini almaya geldiklerini söylediler.Nihad gitmek istemese de zorladılar.Muazzez içerde baygın şekilde yatıyordu.Nihad hemen Emine Hanımı çağırdı Muazzez’in başında durması için.Nihad’ı müdüriyette hapse attılar.Tiyatro salonunda ki çıkan olaylar için hapse atmışlardı.Nihad’ı merdivenden aşağıya doğru attılar yuvarlandı .Etrafına iki tane yan kesici üşüştü.Nihad’ın parasını alacaklardı.Köşede oturan adam Nihad’ın başına üşüşenleri engelledi.Bu adam bir doktormuş.Bu adam pek çok suçtan içeriye girmiş ve kimseden korkusu olmayan bir adammış.İçeride kaldıkları sürece Nihad’a pek çok öğüt verdi.Aradan biraz vakit geçtikten sonra gardiyan para toplamaya geldi.Para verenlere yemek getiriyormuş.Nihad’da bozuk para olmadığı için doktor ısmarladı.Aradan biraz zaman geçti ve bir adamı merdivenden yuvarladılar bu adam çok yaşlı olduğu için yuvarlanınca öldü.Doktor gardiyanları çağırdı adamı götürmeleri için.Sonunda Nihad hapisten çıktı evine gitti.Evde Muazzez yoktu .Seniha Hanım Muazzez’i eve götürüp bakmış. Muazzez eve geldiğinde Nihad pencerenin önündeydi.Muazzez ve Nihad birbirlerine bir çok şey söylediler.Nihad çektiği acıları söylemek istiyordu.Muazzez’de acı çektiğini söylüyordu.Nihad Muazzez’e susmasını istedi.Muazzez Nihad’a apartmana gitme konusunda ısrar etti ama gitmedi.Araları bozuldu ve Muazzez evi terk etti.Nihad arkasından gitti ama yetişemedi.Nihad bu evden taşındı başka bir mahalleye taşındı.Buradaki insanlar çok iyilerdi.Ev hanımı Şükriye Hanım çok iyi bir kadındı.Nihad’ı oğlu gibi seviyordu.Nihad yaşlarında bir oğlu varmış cephede ölmüş.Bu ev çok kötü çatısı kırık .Yağmur yağıyordu kırık tavandan Nihad’ın yüzüne akıyrdu.Sabah kalktı yüzü şiş içindeydi.Nihad Muazzez’i çok özlemişti.Muazzez’e bir mektup yazdı içinde tüm duygu ve düşünceleri yazıyordu.Masanın üzerine mektubu koydu.Apartmana gitti.Hizmetçi Muazzez’in evde olmadığını köşke gittiğini söyledi.Akşam olmuştu Nihad denize doğru gidiyordu.Yol kenarında kıpırdayan bir şey gördü bu bir cephe askeriydi.Açlıktan hasta olmuştu.Hemen bir tane ekmek alıp yedirdi.İlk önce köşke gitti.Gizlice içeri girdi ağacın altından içeri bakıyordu.Seniha Hanım , Mahir Bey ,Kerim Bey,Alaaddin Bey ve Muazzez hepsi yan yana oturuyorlardı.Muazzez gülüyordu güzel bir kıyafet giymişti.Nihad camdan içeriye bakarken davetliler Nihad’ı gördüler.Nihad hemen kaçtı.Kapıda bekleyen uşaklar peşinden takip ettiler ama Nihad taşlıklara doğru kaçtı.Nihad’ı yakalayamadılar.Sonra Nihad denize gitti.Kemerini çıkardı.Deniz çok sakindi.Bir insan nasıl boğulurdu.Bir taş aldı ve ayağına kemeriyle bağladı.Denize atladı ama batmıyordu çünkü taş düşmüştü.Dalgalar bir gidip bir geliyordu.Biraz byle durdu .Sonra denizden çıktı köşke gitti.Sırıl sıklam olmuştu.Kapıdaki uşağa Kerim Bey’i çağırmasını istedi.Uşak Kerim Bey’i çağırdı.Kerim Bey Nihad’ı tanımadı.Bir taksi durdurdu ve Kerim Bey’in evine gittiler .Yolda Nihad’ı konuşturuyordu.Evde Nihadla biraz sohbet ettiler ve olan biteni anlattı.Takım elbisesinden bir tanesini verdi ve giydi.Köşke gittiler herkes dağılmıştı.Nihad Muazzez’i kolundan tuttu ve taşlığa götürdü neler yaşadığını anlattı.Denize gittiler kemeri hala oradaydı.Nihad kemeri denize attı yılan gibi kıvrıla kıvrıla denizin içine daldı.Muazzez ve Nihad el ele tutuşmuş denize baktılar ve hayat onlar için yeni başlıyordu
· Peyami Safa Hayatı Edebi Kişiliği ve Romancılığı
· Mahşer Romanı ve Özeti ( Peyami Safa)
· YALNIZIZ ROMAN İNCELEME VE ÖZETİ PEYAMİ SAFA
· Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Roman Özeti ve İnceleme Peyami Safa
· Fatih Harbiye Özet ve İnceleme Peyami Safa
· Fatih Harbiye Hakkında ve Analiz Peyami Safa
· Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Yazımı Basımı Konusu Hakkında Peyami Safa
· Peyami Safa Hayatı Edebi Kişiliği ve Romancılığı
· Matmazel Noraliya'nın Koltuğu Hakkında Özeti Tahlili Peyami Safa
· Sözde Kızlar Hakkında Konu Özet İnceleme Peyami Safa
· Biz İnsanlar - Hakkında Konu Özet Analiz Peyami Saf
· Bir Tereddütün Romanı Hakkında Konusu Özeti Peyami Saf
· Cingoz-Recai-Mison-un-Definesi-hakkinda-ozet-peyami-safa
· Cingoz-Recai-Sultan-Aziz-in-Mucevherleri-hakkinda-ozet-peyami-safa
· Cingoz-Recai-Roman-sSerileri-peyami-safa/
· Cingoz-Recai-Zeyrek-Cinayeti-hakkinda-ozeti-peyami-safa/63448
0
0
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın