16.08.2022
MAHŞERDE AHVALİMİZ
Allah’ın Rasulü Medine’de bir davette
Etrafında güzide ashabı hep birlikte
Etin kol tarafını Efendimiz severdi
Bu kısımdan bir parça ona ikram edildi.
Ondan bir lokmayı koparıp şöyle buyurdu
Bütün sahabe can kulağıyla dinliyordu
"Kıyamet günü kulların efendisi benim
Bunun sebebi nedir? Dinle benim ümmetim".
" O gün yer ve gökler bir başka şekle girecek
İnsanlar tek ve kahhar olan Hakk’a dönecek ‘’
Yaya veya atlı yoksa yüz üstü sürünecek
Din gününün sahibi son hükmünü verecek.
Herkese biri ameline şahitlik edecek
Diğeri muhafız iki melek verilecek
Müminler güleç yüzlü beklenen misafirler
Allah dostlarına ne korku var ne bir keder.
Kâfirler ve Kur’an’dan yüz çeviren mücrimler
Ebu Cehil gibi ümmete kan kusturan zalimler
Kap kara yüzler ve gözler fırlamış korkudan
Zincirlere vurulmuş gömlekleri katrandan
‘’Kâfir kardeşinden, annesinden, babasından
Eşinden, o günde kaçacak çocuklarından
Kulakları sağır eden bir seda saracak
Herkesin başından aşkın bir derdi olacak.’’
Hesap vermeye toplanır tüm beşer mahşerde
Kimseye iltimas geçilmez mahşer gününde
Beyni kaynatan güneş onların tepesinde
Arasat Meydanı ki bin bir ayak bir yerde.
Kırk yıl süren bekleme çaresiz ve perişan
Gözler semaya dikilmiş yok mu bir kurtaran
Mahşer halkı hep beraber enbiyaya koşar
‘’Bu dertten bizleri kurtarın, biz beşer şaşar’’
Hz. Âdem, Cennetteki o yasak meyveden yedim
Rabbime yüzüm yoktur benim de büyük derdim
Yaradan bu kadar böyle hiç öfkelenmedi
Size yardım edemem, Hz. Nuh’a gidiniz dedi.
Hz. Nuh da, ben Kavmimin helakını istemiştim
Tufan benim yüzümden, benim de büyük derdim
Yaradan’ı bu kadar hiç öfkeli görmedim
Yardım edemem, Hz. İbrahim’e gidiniz derim.
Kullar Hz. İbrahim’e, Musa’ya, İsa’ya varır
Yardım sözü alamazlar boyunlar bükük kalır
Hatem’ül – Enbiya, günahkârın son umudu
Şefaat Ya Rasülellah! İmdat eyle! diyordu.
Herkes mahşer günü der ki ‘’benim kendi nefsim ‘’
Hayr’ul - Beşer de der ki ‘’Ya Rab! Benim ümmetim’’
Arş’ın altında Hz. Peygamber secdeye kapanır
İlham edilen hamdü senalar ile yalvarır.
Ey merhamet edenlerin en merhametlisi
Ey din gününün sahibi, ey yüceler yücesi
Ya Rab! Ümmetimi bağışla, kurtulsun ümmetim
Bana ümmetimi ver, Ya Kahhar-u Ya Kerim!
Allah’u zül Celal ve Kadir-i Mutlak dedi
“Başını kaldır Ey Habibim isteğin verildi
Ya Muhammed! Hesabı olmayan ümmetinden
Girin Cennet’e ümmetinle Bab’ül Eymen’den.
Şefaat-i Uzma ve hamd sancağı mahşerde
Harareti yok eden Havz-u Kevser o yerde
Hz. Seyyid’ül Enam’a Makam-ı Mahmud verilir
Her kula “oku amel defterini” denilir.
Dua etme hakkı Enbiya ve Salihlerin
Hatalar bağışlanır günahkâr müminlerin
Böylece mahşerde adalet tecelli eder
Zerre miktarı hayır ve şer kullara döner.
Kazananlar nebilerle beraber Cennet’e
Kaybedenler zincirlenir sürülür Cahim’e
Cennet kapılarının iki kanat arası
Mekke – Busra arası kadar geniş arası.
Ravi Ebu Hureyre (ra)derki ashab-ı kiram
Gözleri yaşla doldu korku – ümit vesselam
Ya İlahî! Ya Mucibe’d – De’avat! Ya Kerim
Mahşerde ahvalimiz hayır olsun Ya Rahim.
Çan 15 Ağustos 2022
NOT : Bu şiiri yazarken DİB yayınladığı
"Riyâzü's Sâlihîn"in 3. cilt sayfa : 368
Hadis Nosu: 1873 hadis ana kaynak
ve İslam Ans. den yararlandım.
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın