15.12.2018
Mazhar Nedir
Osmanlıca Yazılışı: mazhar = مظهر
Bu yazıda mazhar kelimesinin sözlük anlamları, mazhar kelimesinin kökeni, mazhar kelimesinin geçtiği beyitler, mazhar olmak nedir, tekkelerde kullanılan büyük def manasında kullanılan mazhar kelimesi, şiirlerde beyitlerde mazhar- büyük def- , def- tef – ile Zühre, def ile tasavvuf, def ile şaman defleri ilişkisi konuları üzerinde durulacaktır.
Mazhar kelimesi Arapça kökenlidir. Arapça,( zhr ) kökünden ve zuhur kelimesinden gelir. Sözlüklerdeki anlamları: Bir şeyin göründüğü, çıktığı yer. Nail olma, şereflenme. Erişmiş, erişen, kavuşmuş (kimse) şekillerindedir. Mazhar olmak deyimi ise güzel bir şeye kavuşmak, iyi bir hale ermek, bir şerefe nail olmak ve ulaşmak anlamlarına gelir. Mazhariyet kelimesi de erişme, ulaşma manasındadır.
Ey dem-â-dem mazhar-ı tuğyân u isyânım oğul
Takmayan boynuna hergiz tavk-ı fermânım oğul Kanûnî Sultan Süleyman
Hakk'a mazhar olduğun fikr et beğim
Ârif isen aç gözün merdâne bak
Lutfa mazhar olduğun fikr et beğim
Ârif isen aç gözün merdâne bak Aziz Mahmud Hüdayi
Ne mazharsın ki olduñ ser-te-ser nûr (246/1)
Ki yohdur günde dahı ol kadar nûr Ahmedi Şiirleri
Mazhar-ı eltâf-ı zât olduk gelen gelsün beri
Matla‘-ı nûr-ı sıfât olduk gelen gelsün beri Abdülahad Nûrî
Her kim ki olursa bu sırra mazhar
Dünyaya bırakır ölmez bir eser Âşık Veysel.
DEF VE MAZHAR – MAZHAR-I ŞERİF
Kelime olarak bu anlamlara gelirken bazı tekkelerde oturarak uyunurken dayanılan kısa değnek ile eskiden tekke ve “dergâhlarda ayin esnasında çalınan büyük deflere “[1]de mazhar denmiştir. Bu aletlere de mazhar denilmiş olmasının sebebi kelimenin zuhur etmiş veya ermiş, erişmiş manası ile alakalı olmalıdır.
Tekkelerde kullanılan büyük def ‘in diğer bir adı da şeklinden dolayı olsa gerek dairedir. Def çalmak eski devrin tasavvufi hayatında önemli bir konudur. İslamiyet öncesinde de şamanların büyük defler çaldıkları deflerinin üzerinde yeraltının kötülük tanrısı Erlik, hayat ağacı, Gök tanrı gibi motiflerin olduğunu da biliyoruz.
Nitekim Venüs’ün doğu mitolojilerindeki karşılığı olan Zühre’nin de( diğer adı Nahid ) def çalan bir kadın olan tasavvur edildiği bilinmektedir.
Tarikatların asitane tekke ve dergâhlarında büyük def anlamında kullanılan mazhar define, dervişler saygılarından ötürü mazhar-ı şerif de demişlerdir. [2]
Def tutar ay ile gün dem-be dem âhengümüze
Zühre rakkâs olursa yaraşur çengümüze Revani - Edirne - Şiirleri
Sâz-ı Farab –ı mevt ile hem aheng oldu
Def-i gamda döğülüp def gibi Mazhar Paşa Avni Bey
Iztırâbıñ def‛ içün sabrıñ dile imdâdı yok
Hâsılı mecnûn-ı ‛aşkıñ ‛akla isti‛dâdı yok Lebîb Hüseyin Abdulgafûr
Encüm pulıyla dâ’iresin zînet eyledi
Bezm-i felekde Zöhre çalar zer-nigâr def Ravzi ( Balıkesir- Edincik- 16. Yy
Aheng-i aşkımdır inleyen defte
Boğuluyor kalb-i yâre geçince
Her katre bir inci olur sedefte
Zehir olur tab'ı mara geçince Seyrani ( Everekli ) Ş
KAYNAKÇA
[1] A.T. Onay, Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar, MEB, 1996, S. 348
[2] A.T. Onay, Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar, MEB, 1996, S. 348
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın