‘’Ey şiir arayıcısı ey esrik kişi
Şu son dönemecini de aşınca gecenin…
Ellerim gece yarısına çağrılmış
Ve
Telaşsız görünmeye çalışan bir Kafka gibi
Yüzüm giyotine abone…(Alıntı)
Hangi düş’ün taslağısın sen, şiir?
Ömrümde ve dünümde saklı hayaletlerden firar ettim işte
Fidelerin eşliğinde
Fevri yüreğimle talibim ben her yeni mevsime.
Darıldığımdı yalnızlık
Yalnızlıktı dağıldığım yerli yersiz
Ve işte yaza yaza teşrif etti son iklim
Göğün müdavimi bir ebabil
Aşkın kursağında takılı bir v/eda
Aşka hürmeten mesaiye kaldığım her şiir ve her gece.
Yakamozların fısıltısına tabidir iç sesim
Kuşlardan örülü bir cennetin de kapısında
İçtimada geçen ömrüm gün ve gece.
Yasak savmadan sevdim ben
Yasımla ihbar ettiğim de tutamadığım yaşımı
Sancılar saplı kalemde
Doğumu çok yakın huzurun
Rabbimin eşliğinde kat ettiğim bunca yol
Sonunda vardım kendime.
O gemici fenerine takılı gözlerim
Dehşetengiz gölgeler de değil asla muhatabım.
Mademki müdaviyim sözcüklerin
Ve işte balıkçı yaka yalnızlığım
Esmer teninde ıssızlığın
Söyle, sevgili şiir
Nasıl mümkün bu?
Sudan çıkmış balık gibiyim
Ne zamanki refüze etsem iç sesimi?
Aşılası dağlar bekler beni
Benim aslında bekleyen kendimi
Rast geldim işte ansızın
Şerh düştüm de her yıldıza
İmha edeceğim şunca hüzün
İnfilak etti edecek yüreğim
Kibirsiz sevdamla meşk eyledim ben sözcükleri.
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın