Moğol Kurdu Frederic Dion ( Homeric) Hakkında
Frederic Dion ( Homeric) in yazdığı Fransızcadaki özgün adı “ Loup Mongol “ olan roman Ali Cevat Akkoyunlu tarafından dilimize Moğol Kurdu olarak çevrilmiş tir.
Roman Cengiz Han'ın fetihlerini Çin ve İran İmparatorluklarına diz çöktürmesi, egemenliği altına alması öyküsü ile ruhu ve dehasını en yakın dostu Borçu'nun bakış açısından bizlere aktarmaktadır. Borçu’nun yaşadığı aşkları, şahit ve dâhil olduğu vahşeti, ilkellik ve kaypaklıkları, Moğol İstilasını anlatmaktaki başarısı ile dikkatleri çekmiş olan bu tarihi roman şiirsel anlatımı ve edebi dili ile de çok dikkati çekmektedir. Roman tarihi olaylara sadık kalışı ve tarihi olaylar üzerinde oynamadan Cengiz Han’ın hayatını anlatmaktaki başarısı ile de dikkati çeker. Roman bir anlamda Cengiz Han’ın belgeseli niteliğindedir.
17 Aralık 1954 tarihinde Neuilly'de doğmuş olan Fransız yazar Frederic Dion romanlarında Homeric takma adını kullanmıştır. Kariyerine jokey olarak başlayan daha sonra da spor gazetelerinde at yarışlarıyla ilgili yazılar yazan Frederic Dion,[1] bu romanını 1998 yılında yazmıştır. Ali Cevat Akkoyunlu'nun başarılı çevirisi sayesinde bu roman ülkemizde oldukça ilgi çekmiştir.
Bu roman Cengiz Han’ın hayatını anlatan bir filmin ve Tv dizisinin de konusu olmuş, bu filmin senaryosu aşağı yukarı tam bu romandaki anlatılanlardan oluşmuştur.
KİTAPTAN ALINTILAR
"Temuçin'in yüzü kayboldu, yerini bir kadın vücudu aldı. Gök'ten Bozkurt gelmişti. Dalgalardan da Güzel Maral. Çiftleştiler, bozkırda koştular, tohumlarını ağaçların altına, ırmak yataklarına, otların üstüne, böğürtlenlerin ve meyvelerin arasına bıraktılar, kuşların tohumları dört bir yana taşımasını sağladılar. Üç ırmağın kaynağında kurt ve maral gece gündüz sevişti. Bozkurt ve Güzel Maral üç ırmağın kaynağında Moğol'u yarattı"
“İşte o. Alakuş Tigin Ongutların önderi. Naymanların hanı, her ikisinin de Nasturi olduğunu söyleyerek Ongutların arkamızı çevirmesini önermiş. Alakuş Tigin hemen Hasan'ı göndererek bizi uyardı. Naymanların Kraliçesi’nin bize hangi gözle baktığını anlattı. Bir taşın gölgesinde kıvrılmış bir yılan gibi olduğu söylenen bu kadın bizleri at ve bok kokan canavarlara benzetiyormuş. "Moğollar o kadar çok çiftleşiyor ki, kızıl kıça benzer yüzleriyle Moğol çocukları, enselerinde kaynaşan bitlerden de kalabalık. Onları topraklarımızdan sürelim" demiş. Ongut önderine, "çünkü onlar pis, çirkin ve kavgacı."
Ya! Demek ki bizler pis kokulu, kavgacı, havlayan köpeklerdik, öyle mi? Batıdaki talihsiz savaşçılar kusursuz düzenimizle tanışmalıydı. Boşaltmayı düşledikleri sadaklarımızı yakından göreceklerdi. Dedikleri gibi bitlerimiz, veletlerimiz, kanlı çekik gözlerimiz ve korkunç yüzlerimizle geliyorduk. Kısa bir süre sonra bakışlarımızdaki ölümcül parıltıyı, gözlerimizdeki katliam, kadın ve zenginlik, taze et ve şölen açlığını, bir daha unutmamak üzere tanıyacaklardı.
KİTABIN ÖZETİ
Moğol hanı ve Temuçin’in babası Yesugey’in ölür ve liderlik savaşı başlar. Amcası ve yeğenleri Noyan’lar ile işbirliği yaparak 16 yaşındaki Temuçin’i yalnız bırakır. Temuçin; kök ve soğancık toplayarak hayatta kalmayı başarır.
Amcası oğlu Targutay, Noyan’ların Moğol Kağanı olmak istemekte Temuçin’i engel görmektedir. Temuçin’i ele geçirip tahtaya bağlatır ve halkına bu halde göstererek onurunu zedeler. İşkence odasında ölümü beklerken baba dostu bir yiğit nöbetçi asker onu kurtarır. Kaçıp kurtulan Temuçin, babasının arkadaşı Toğril Beyin yanına sığınır.
Bir baskında Merkit’ler Temuçin’in eşi ve üvey annesini kaçırır. Toğril Bey; Temuçin’e yeğenİ Camuka ile Merkit’lere karşı iş birliği yapmasını tavsiye eder. Temuçin, Toğril ve Camuka ittifak kurarak Merkit’lere saldırır. Temuçinin eşi kurtarılmış büyük bir zafer kazanılmıştır.
Bu zaferden sonra, halkını koruyup zenginleştirmeye başlar. Kendisini terk eden kardeşleri, yeğenleri ve diğer halk ona dönmeye başlar. Katılanlara sancağın önünde bağlılık yemini ettirmektedir.
Temuçin; av partileri, düzenleyip, sınama gösterileri yapıp komutanlarının kabiliyetlerini ve sadakatlerini gözlemlemektedir. Olağanüstü altıncı hissi ve içgüdüsü ile insanları seçmektedir. Gücünün son sınırına kadar savaşana değer veren, şikayet edenlerden hoşlanmayan, acıya acıyla, karşılık verene, değer veren bir tutumu vardı. Paylaşmayı seven, başarılı askerlere ganimet dağıtan cömert bir komutandı.
Yeni savaş taktikleri geliştiren Temuçin onlu bölük düzeni kurarak istihbarat teşkilatı oluşturdu.. Hızlı, çevik ve hafif donanımlı atlı birlikleri manga ve bölük düzeninde teşkilatlandırdı. Süvarileri bölükler halinde saldırır. Sonra geri çekilerek bir yay içine alır düşmanı arzuladığı yerde savaşmaya zorlayarak mağlup ederdi.
Kankardeşi olan Camuka’nın ,kardeşi Kaçıun’u öldürülmesi üzerine ; kağan oldu. Kurallarını diğer toplumlara da ilan etti. Cengiz yasalarını herkese duyurdu. At hırsızlarına, bakirelere tecavüz edenlere, aynı cinsiyetten bir hayvan veya insan ile ilişkiye girenlere, aile üyeleriyle zina yapanlara ve amirlerinin onayı olmadan tutsak öldürenlere ölüm cezası verilecekti.
Toğril Han ile ittifakı kuvvetlendirmek için kız kardeşini onun oğluna verdi. Ancak Toğril onu zehirlemeye teşebbüs edip, herkesi sancağı altında toplamaya çalışmıştı.
Temuçin, kendi birliklerini kurduktan sonra Orhun Vadisinde Naymanlara saldırıp onları yendi. . Ancak kan kardeşi Camuka ona kalleşlik etmişti. Targutay boynunu kesmek üzereyken Borcu onu kurtardı. Merkitler, Tatarlar ve Naymanlar, Moğollar’a karşı ittifak kurmuşlar, Amcaları Altan, Kutçar, Darıtay’da bu ittifaka katılmışlardı. Bunun üzerine Göller bölgesine göç eden Temuçin, burada Noyanlardan kaçan boyları kendisine katmaya başlamıştı. Yağmalar, tecavüz ve katliamlardan kaçan insanlar Temuçin’e sığınıyordu. Belciyantu gölünün etrafında büyüyordu.
Temuçin, güçlenince Camuka’ya saldırdı. Onu yenilgiye uğratan Temuçin Çamuka’nın belini kırarak öldürdü. Camuka’nın adamları Temuçin’e katılmıştı. 1200 yılında 44 yaşında iken Kağanlık töreni yaptı.
Temuçin bir Uygur ilim adamını görevlendirerek devlet teşkilatı kurdu. Her oba arasında 40 bin adımda bir nöbetçi koyarak posta şebekesi kurdu. Kadın, at ve iktidarı kimseyle paylaşmayan Temuçin böylece 400 Moğol boyunu bir araya getirmişti.
Temuçin, Merkitlerin üzerine Borçu’yu gönderdi. . Borcu bu görevi yerine getirdi. Bir Şaman; Temuçin’in her işine karışmaya başlamış, Temuçin de Şaman’ı öldürmüştü. . Bu olay, Cengiz ile kardeşi Kasar’ın arasını açmış fakat anneleri bunu önlemişti.
Merkitlerden ele geçen bir kız yüzünden Borcu ile arası açılmıştı. Borcu Temuçin’i terk etmişti. . Irak ve İran’a yapılan seferler esnasında hastalanır, ölmek üzere iken Borcu’yu ister. Borcu bulundu ve getirildi. Ölüm haberi ise seferden sonra duyuruldu. Son isteği mezar yerinin bilinmemesiydi.
KAYNAKÇA
[1] https://eksisozluk.com/homeric--180268