Monolog Röportaj -Okurun Düş Gücünü Ortaya Çıkarmak-4-DİLİN İŞLEVİ

13.03.2018
 
Monolog Röportaj -Okurun Düş Gücünü Ortaya Çıkarmak-4-(DİLİN İŞLEVİ)
 
 
-Sayın Gülveren şiirde bize dilin işlevini, duygu ve heyecanıyla anlattıran dilin heyecanını, okuyucuya karşı işlevi hakkında neler söylemek istersiniz? Ayrıca bu heyecan şiirde okuyucuyu harekete geçirme yorumla katkı sağlamak adına heyecanla duygu atmosferini harekete geçirerek ne gibi bir katkı sağlar?
 
                                       DİLİN İŞLEVİ
 
-Dil,  bizlerin diğer insanlarla duygu ve hislerimizi direkt olarak iletişimimizi sağlayan bizi bir duygu atmosferi içinde neler söylediğimizi anlayabilmemiz kullandığımız için önemli araçlardan birisi dildir. Söylemek istediklerimizi anlaşılır anlamlı kılan dille gerçekleştirilen,  duygu ve hislerimizi bazen de küçücük jest ve mimiklerle gerçekleştirirken, bunlar gülümseme güzel sanat dallarında olan bir resim ve bazı sembollerle gerçekleştirdiğimiz bir haberleşme aracıdır. Bazen hani deriz aşkta dil söz değil gözler konuşur buda bizim bir konuşma duygu ve hislerin yoğunluğuyla birbirimizi anladığımız bir iletişim şeklidir. Gönüldeki hislerin yoğunluğu heyecanı dile yansırken, tatlı aşk dolu sözleri meydana çıkarırken bu şiire de yansıyor haliyle. Şair haliyle aşk dolu heyecan ve hislerle yazarken bu heyecan duygu yoğunluğu şiire oradan da okuyucuya yansıyor. Bunu hisseden okuyucu aynı duygularla dönüş yaparak bunu yorumları ile şaire hissettiriyor uzun hislerle yazmasına bu duyguları hissetmesine vesile oluyor.Duygu, düşünce ve isteğin aktarılmasında şairin kendisini ifade etmesinde kullandığı dilindeki heyecan coşku olduğu gibi şiire oradan da okuyucuya, okuyucudan topluma yayılarak devam ediyor. Bu gözlemlenebilinir heyecan ve duygu zihnimize gönlümüze işlenerek tutum ve davranışlarımızı da etkileyerek bizi fark edilir yaparak, bu dilin anlatımı heyecanı duygu yoğunluğu ile bizde değişiklik yaparak kendimizi sorgulattırarak yanlışımızı eksikliğimizi fark etmemizi sağlayarak bizi farklı yapar. Durgun olan bizleri bu heyecan ve yoğunluk enerjisi ile harekete geçirir. Gönüller arasında güzel hisleri unutulmuş duyguları yansıtarak, gönülden gönül’e köprü olan bu dilin aşk ekseninde onun güzel akıcı dili bakışı gözü ile süslenerek, gönlümüze akarak bizi anlaşılır kılar. Bu bağlamda dilin şiirsel işlev olarak kullanıldığı metinler bazen lirik bir anlatımla şiirlerde şiirin varış amacı o şiirin kendisine de şair bir kimlik katar.
                              ŞİİR BİR GÖNÜLDÜR GÖNÜL İŞİDİR
- Gerçi şiirsel hecelerle süslenmiş metinler duygu yüklü diliyle kendinden başka bir şeyi ifade etmeye hiç bir ihtiyaç duymaz, şiir bir gönüldür gönül işidir bu anlatımı ile şiir gönülde yer bulduğu için çok önemli ve anlamlıdır, kısacası şiirin gerçeği gönüldür, şiirin kendiside yine gönüllerle hitap ederken yine gönüldür. Karşılıklı anlaşılma bir bakış bir gülümsemedir.
 
“Seviyorum seni ekmeği tuza banıp yer gibi
geceleyin ateşler içinde uyanarak
ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi,
ağır posta paketini, neyin nesi belirsiz,
telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi,
seviyorum seni denizi uçakla ilk defa geçer gibi.
İstanbul’da yumuşacık kararırken ortalık
içimde kımıldanan bir şeyler gibi,
seviyorum seni “Yaşıyoruz çok şükür!” der gibi.”
                                                   Nazım Hikmet
 
        “Ağlasam sesimi duyar mısınız,
          Mısralarımda;
          Dokunabilir misiniz,
          Gözyaşlarıma, ellerinizle?
          Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
          Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
          Bu derde düşmeden önce.
          Her şeyi söylemek mümkün;
          Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
          Anlatamıyorum…”
                                        Orhan Veli Kanık
 
        Terk etmedi sevdan beni,
        Aç kaldım, susuz kaldım,
        Hain, karanlıktı gece,
        Can garip, can suskun,
        Can paramparça…
        Ve ellerim, kelepçede,
        Tütünsüz uykusuz kaldım,
        Terk etmedi sevdan beni…”
                          Ahmet Arif
 
        “Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan
         Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan
         Özlenen sen, özleyen sen, özleten sen
         Varken doyulmayansın, yokken dayanılmayan”
                             Ümit Yaşar Oğuzcan
 
-İşte duygu ve hisler yumağı direkt aracısız gönüllere ulaşan, gönlü aynı duygu yoğunluğuyla harekete geçiren dil ve anlatımıyla şiir. 
 
Mehmet Aluç

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar

Ayhan Hasalı

Ayhan Hasalı

7 years ago

iyi bir eleştirmen bu paylaşımlar sayesinde meşhur bile olabilir. Beğendiğim bir yazıydı.

Ümit Ufuk

Ümit Ufuk

7 years ago

sayfaya girdiğime pişman değilim. Payımı aldım ve çıktım. tebrikler

Süleyman Yalman

Süleyman Yalman

7 years ago

Sağlam bir kaleminiz var . Başarılar dilerim.

Fahri Madenci

Fahri Madenci

7 years ago

tebrik ediyorum güçlü kaleminizi.

Şemsettin Manav

Şemsettin Manav

7 years ago

Ellerinize kaleminize sağlık selam ve saygılar.

Şerife Kendir

Şerife Kendir

7 years ago

faydalı bir paylaşımdı ellerinize sağlık saygılar.

Burhan Atmaca

Burhan Atmaca

7 years ago

Ellerinize sağlık ,yine güzeldi her zamanki gibi, saygılar.

Güldane Gürorman

Güldane Gürorman

7 years ago

Çok güzel bir paylaşım olmuş kaleminize kuvvet.

Mehmet Aluç

Mehmet Aluç

7 years ago

@mehmetaluc147 | Teşekkürler ediyorum kardeşim, sağ olun var olun selamlarımla

Mehmet Aluç

Mehmet Aluç

7 years ago

@mehmetaluc147 | Teşekkürler ediyorum kardeşim, sağ olun var olun selamlarımla

Semed Şivani

Semed Şivani

6 years ago

İyi eleştiri yapmak bir çok yetenek ister. Kaleminize kuvvet.

Arif Barutcu

Arif Barutcu

6 years ago

Maksat paylaşım ve teşvik ise yazan yazmış ise okuyan da diline sağlık demeli. Kaleminiz var olsun.

Leyla Şermin

Leyla Şermin

6 years ago

tebrik ediyorum güçlü kaleminizi.

Cemile İşbilir

Cemile İşbilir

6 years ago

Bir şey öğretmeyen fikir yazısı boşuna yazılmış olur. Bu yazı faydalıydı.