Mugbeçe Nedir Divan Şiirinde Mugbeçe Yavru Saki

17.12.2019
Levni: Saki, Resim Alıntı :  https://br.pinterest.com/pin/496592296388412782/
 

Mugbeçe Nedir  Divan Şiirinde Mugbeçe ( Yavru Saki)

 

 

Mugbeçe: Osmanlıca yazılışı: مغبچه 

Osmanlıca yazılışı mug:  موغ

Mugan Osmanlıca yazılışı :  موغان

 

Mugbeçe Sözlük Anlamları

Mugbeçe kelimesi Farsça mug ve mugan sözcüklerinden gelir. Mug ve mugan sözcükleri ise Ateşperest. Ateşe tapan. Zerdüşt dininde olan anlamlarındadır.  (Zerdüş dini hakkında  bkz: Ehrimen Ehremen – Angra Menyu- Zerdüşt İblisi, Metinlere Göre Tanrı Hürmüz - Ahura Mazda)

Bu nedenle Mug beçe sözcüğü de i Mecusi çocuğu anlamına gelmektedir.

Mugbeçe, sözcüğü mug ve becce sözcüğünden birleşerek kalıplaşmış olmalıdır.  Beççe sözcüğü ise Farsçada çocuk, yavru anlamına gelir. [1]

Mug ve mugan, Mecusi keşişi, ihtiyar, meyhaneci ( Pir-i Mugan ) anlamlarındadır. Mug ve mugan divan edebiyatında içki dağıtan, içki takdim eden veya içki satan anlamlarında olduğu için mugbeçe kelimesi de içki dağıtan, şarap sunan Mecusi çocuğu anlamında olmuş olur.   ( bkz Erjeng Engelyun Kitab-ı Erjeng ve Mani, bkz Mezdek Mezdekiye Mazdek Nedir ( Marksizm’in ilk Tohumları )

 

YAZIDAKİ KONU BAŞLIKLARI

 

Mug Mugan Pir-i Mugan Mugbeçe  Eş  Anlamları

Mecusi sözcüğü Farsçadaki gebr sözcüğünün Arapçadaki eş anlamlısı olarak kullanılır.   Divan şairleri Mug, Mugan, Mugbeçe ve Pir-i Mugan ‘ı içki ve meyhaneci anlamları ile birlikte düşünmüşler o bakımdan bu sözcükleri yaşlı, genç ve çocuk içki dağıtan Mecusiler olarak anlamış ve anlatmışlardır.  ( Bkz Mecusi – Ateşe Tapan ve Aşığın Gönlü, Ateş gede ( Mecusi Mabedi – Aşığın gönlü ) Gebr ve Ateşgede ( Mecusi- Ateşetapan)

 

Bu nedenle divan şiirinde pir-i mugan ihtiyar meyhaneci veya ihtiyar saki anlamında ifade edilirken;  saki ise genç içki dağıtıcısı olarak düşünülmüştür. [2]

Mugbeçe bu nedenlerle Divan Şiirinde içki dağıtan çocuk Mecusi’dir.  Divan şiirine ait metinlerde mugbeçe meyhaneci çırağı olarak da düşünülür.

 

Divan Edebiyatında Mug, Mugan, Pir-i Mugan ve Mugbeçe

 

Alakası pek yok gibi gözükse de  Mugbeçe  Mug ve Mugan sözcükleri eski şiirde şarap veren, şarap satan, meyhane garsonu,  saki ve meyhaneci anlamlarında kullanılmıştır.   Mug ve Mugan sözcüklerinin saki ve meyhaneci anlamlarında kullanılmasının temel nedeni eski devrilerde şarabı icat edenlerin Mecusiler olduklarına inanılması,  Mecusilerin şarap yapmakta ve satmakta işin ehli haline gelmeleridir. Mug ve Mugan’ın meyhaneci manasında kullanılmasının esas nedeni eski devirlerde şarap satıcılarının da ateşperest mugların olmasıdır. [3]

 Ayrıca şairlerin kurduğu meyhane tasavvurlarında içkiyi, yapanlar, satanlar ve meyhaneciler Mecusiler ile özdeşleştirilmiş,    şarap, saki, hammar üçlemesi Mecusilik ile birlikte tahayyül edilmiştir.  Zerdüştlükte şarap yasak değildir.  Zerdüştlüğün İran da ortaya çıkması, şarabın Zerdüştlerin en meşhur hükümdarı Cem tarafından bulunulduğuna inanılması bu tahayyülün ortaya çıkmasındaki asıl nedenler olmaktadır.

 Nitekim divan şiirinde  şarapla ilgili her beyitte  mug, mugan, , mugbeçe, saki, pir-i mugan , Cem, kadeh ve meyhane karşımıza çıkmaktadır.  Divan şairlerimiz  Mug ve Muganları , Zerdüşt papazı ,  Zerdüşt keşişi olarak tahayyül etmişler , meyhaneyi ise bir  ateş gedeye benzetmişlerdir. Pir-i Mugan ve Mug, aynı zamanda Mecusi ateş-gedelerindeki rahipler, hizmetçiler,  papaz yamakları, Mecusi genci ( içki dağıtan güzel, saki) , Mecusi çocuğu, mugbece ( içki dağıtan meyhaneci çırağı anlamalarında da kullanılmıştır.

 Meyhane ise şarabın yakıcı etkisi nedeni ile ilgili olarak da ama şarabın Mecusiler ile alakası nedeni ile   ateş-gede olarak düşünülmüştür. Divan şairlerinin hayalinde meyhane bir ateşgededir.  Gerçek ateş-gedeler ise Mecusi Tapınaklarıdır ve bu tapınaklarında hiç sönmeyen veya söndürülmeyen Mecusi ateşlerine denir.   Çünkü Mecusiler ateşin en saf hali  ve ateşin aslı olarak kabul ettikleri  Güneş’e ve yıldızlara tapan   kimselerdir. [4]

Bu bakından meyhane veya sembolik anlamı ile atşegede Mecusilerin şarap sattıkları mekânlar olmaktadır. Meyhane’nin diğer bir anlamdaşı ise harabattır.  Saki şarap satanların genç olanı, mugbeçe, meyhanecinin çocuk çırağı, Pir-i Mugan ise meyhanenin ihtiyar sahibidir. Meyhaneye gelip içenler ise  harabat ehli olmaktadırlar.

Mug , Mugan ve Pir-i Mugan,  harâbat, meygede, ateşgede, saki, meyhane , Pir-i mey, Pir-i mey furuş divan şiirinde karşımıza en çok çıkan kelimelerin başındadır.  Divan şairlerimiz şarap, mey , mugan, saki Cem , meyhane, harabat, harabat ehli, kadah , cam, sağar ile ilgili sayısız  beyitler yazmışlar bunlarla ilgili pek çok adet, ritüel, tavır, ve adetlerden söz etmişlerdir.

 

DİN DIŞI DİVAN ŞİİRİNDE MUGBEÇE MUG, MUGAN PİR-İ MUGAN VE ŞARAPLA İLGİLİ BEYİTLER 

Men mest-i müdâm-ı mey-i mahbûb-ı mugânem
Mahbûb-ı merâ mugbeçe mey-hâne mekânem   [5]

Bir taraftan dahi ey muğbeçe sen de görünüp. 
Bize dert olma mübarek ramazan ayında.           Nedim

Bir nigâh-ı âşinâ bestir bize muğbeççeden
Ba'de-zin ey duhter-i rez çekmeziz nâzın senin     (Nedim).

 Ey mugbeçe minnet ile yanmaksa elinden.
Erbab-ı harabat yıkılsın temelinden                  Vasıf. 

Mey- hârâ mâmelek pîr-i harâbat
Bu mezheb-i rindi de budur hükm ü ferâiz    Sabit

Meyaneci ölünce nesi varsa sarhoşlara kalır çünkü rintlerin mezhebinde miras taksimi bu şekildedir.

Beççe-i muğ cûş-ı mey mâhiyyetin olmuş senin
Sen mey olmuşsun tarab hâsiyyetin olmuş senin    Nedim

Mey-hâne kûşesinde pîr-i mugândan ögren
Ey zâhid-i murâyî sen de uyar çerâgı            Ravzi 

 Mest iken ol muġ-beçe açdıḳda gördük sinesin
Görmemişdik öyle bir ṣāfi Fireng āyinesin       Sünbülzade Vehbi

Vehbi bu beytinde mugbeçe olarak çocuk sakiyi ifade etmektedir. Fireng āyinesin   sözü ile Cem’in aynasından hareketle  çocuğun  göğsünü birlikte ifade  etmektedir.    

Cem gitti ise gam yeme  ey pir-i mey dahi
Bu bezm gâh-ı şrete çok  Cem gelir gider   Vâsıf

Vasıf bu beyitte Cem sözcüğünü şarabın Mucidi Cem  ve toplanma anlamında cem olmak şeklinde ve iki gerçek anlamında tevriyeli kullanmıştır.

Kitâb u hırkasın pîr-i mugâna rehn idüp müflis 
Ayakdan cür’a nûş eyler gezer ol der-be-der vâ’iz           Hafîd 

Eski devirlerde sarhoşların Şarap içecek paraları kalmayınca üzerlerindeki değerli eşyaları hammara – meyaneciye – rehin bırakıp içkiye devam ederlermiş

Yeni bir muğ-beçe gelmiş yine meyhanemize
Yeni bir zülf takılmış hele bak şânemize  Ali Canip Yöntem

İlgili  Başlıklarımız

 

KAYNAKÇA

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar