*) (* MUHACİR DALGALAR *) (*
Muhacir dalgaya aksim suda kül örtüsü kaldı.
Kavı kalmış bedenimden serilen can isi kaldı.
Heba ettik kesemizden, şad olan olmadı oysa.
Deva yok gayri bitenden; çoğu gitmiş, süsü kaldı.
Dünü gün çark ede durduk, kaderin keyfine zorla.
Ne de çok ülküye koştuk; ne de çok türküsü vardı.
Bu yarıştan kalakalmış; bize vah, tüh sesi kaldı!
Hayı huy etse de canlar hazanın gözleri kışta
Baharından seda yoktur, çürüyen dil susu kaldı.
Cihanın zulmeti bitsin, diye umsun nice kul ki?
Kimisinden ne haber var? ... Kime derdin hası kaldı.
Suya indik, göğe ağdık; yine tokmak başa vurdu.
Develer gökte uçarken, bize fır döndüsü kaldı.
Döşerim şahname nazmı, kadrimi bilse ya kimse!
Popüler karga olunca, dile lâl olması kaldı!
Ne vakit şâd olabildik? Diyemem yok cevabım ki.
Bu hazan resmine uygun kızaran can pası kaldı.
Çekeler resmimi hüzzam makamından dolunayda.
Bu hazin öyküye neyzen! Ney'e oyy! nağmesi kaldı.
Yakarıp şükrede durduk; bitecektir diye zulmü.
Bize her mevsime uygun çileden çekmesi kaldı.
Bana her meşrebe uygun acıdan içmesi kaldı.
Mart 2010