NÂKÂFİ

18.05.2016

NÂKÂFİ

 

Nasıl şerheyleyim ben derdimi, icâd nâkâfi,

Dua nâkıs, tazarru bi-eser, feryâd nâkâfi

Melekler, burclar ger kılsalar imdâd, nâkâfi,

Gamım levh-i semâya eylesem inşâd, nâkâfi!

Felâket görmemişsin, derdimi eylersin istihfâf

Felâket olsa lâyıktır, bu halka sendeki evsâf

Kifâyet gösterip ey eyleyen irâd, nâkâfi

Acep hûn-ı dil-i mecrûhumu sen mey mi zannettin?

Sadâ-yı makberi bir na‟ra-i heyhey mi zannettin?

Veyahut kendini âlemde sen, bir şey mi zannettin?

Bugün ben yazdım, elbette yazar ahfâd nâkâfi

Evet, tarz-ı kadîm-i şi‟ri bozduk, her ü merc ettik

Nedir şi‟ri hakîki safha-i irfâna dercettik

Bu yolda nakd-i vakti cem‟i kuvvet birle harcettik

Bize gelmişti zirâ meslek-i ecdâd nâkâfi.

Ne dersen de, eminim ben bu yolda sermediyetten

Ölür, lâkin cihânda kimse mahvolmaz hamiyetten

Gelen imdâd kâfidir bana irfân-ı milletten,

Ne rütbe olsa da tab‟ımda isti‟dâd, nâkâfi (Hep Yahut Hiç, s. 129-130

 Abdülhak Hamit Tarhan Hayatı

 Duhter-I Hindu

İçli Kız

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da