Ruhani bir gülüşle inlenen,
toprak damlı,kem gözlerin istilasına uğramış
mozaik desenli duvarların
ilk örenekleri sayılabilecek
bir evin bahçesinde buldum kendimi,
Masumca, toprağın kokusunu çektim içime,
eğildim toprağı öptüm,
sonra güneşi çizdim bulutlu akşamın zifiri ufuklarına.
Taşralı çocukların üzerinde koşuşturduğu
parke taşlarına hasretle bakarak,
kapattım gözlerimi.
Akın vardı içimde akın,
geçmişe, geçmişe akın.
Ayakkabılar dışarda bekler sahibini,
Anadolunun toprak kokan kerpiçli damlarında,
Birer birer dizer çocuklar,
büyükler içeri buyur eder.
Garipçe bir sofranın bereketinde kaybettim kendimi,
Taze başak kokuyordu.
taze çocukluğumun taze anılarında.
Gökyüzü yere yakın olur,
yıldızlar çocuklar ile oynar,
atlar kıskanır sahibini.
Anadolu' da çocuk olmak bir başka güzeldi,
Şimdi ise sayılı saatlerin insafında yaşıyoruz özlemlerimizi....
Mahmut YILKAN
6 years ago
Semed Şivani
6 years ago