14.12.2018
Kulaçlarla ölçülmüyor uzaklığın
Bulutlara sarılmam gerek
Gözlerinde dem kalmış, izliyorum
Bu Arnavut kaldırımlarından sana kaçmam gerek
Korkuyorum
İs doluyor, pas tutmuş dudaklarım.
Bu duraklar beni durduramaz
BİLİYORUM….
Bu şehri atla artık
Ancak vuslatın sarar yaralarımı
Bu sigara öldürüyor beni
Tez vuslatın gerek
Bekliyorum…
Çaya bekliyorum, birazdan karda gelir
Artık ne zaman görsem
ki zamansızım artık
Hasretin doluyor parmaklarıma
Tez bileklerimi sarman gerek
Saklı kadın
Bu şehrin tozlarında aradım kokunu
Kaç demli çay denedimse, bulamadım
Senin bu yokluğun yok mu?
Var elbet…
İşte o yokluğun
Yok olsun…
Saklı kadın, tez gelmen gerek
Vuslatın, kemik parmaklıkları aşacak
Kilit vuramaz oldum göğsüme
Tez ellerini değdirmen gerek
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın
Sevim Kınalı
6 years ago
Emir Mithat
6 years ago