Sehl-i mümteni Nedir ve Örnekleri

09.09.2022

 

Osmanlıca yazılışı: Sehl-i mümteni : ممتنع سهل

“Sehl” سهل  “kolay,” mümteni”  ممتنع  ise “gerçekleşmesi mümkün olmayan” anlamlarında olduğundan Sehl-i mümteni tamlamasının sözlük anlamı  ““elde edilmesi hemen hemen imkânsız kolaylık” manasına gelmektedir.

Sehl-i mümteni eski edebiyatta sözlük anlamındaki bir anlamda ve söylenmesi kolay gibi gözüken bir sadelikte ama ifade güzelliği ve derinliği sebebi ile söylenmesi çok zor ve nadir söylenebilen sözlere denmektedir. “ Kolay ve sâde gibi görünen ama söylenmesi çok zor olan özlü söz.”  “ Sade, kolay ve külfetsiz söylenmiş gibi gözüken ama mana derinliği ve sadeliği ile söylenebilmiş olması çok zor olan özlü sözler “ ;“ kısa, sade, tabii bir ifadeyle yoğun ve özlü anlatım”, olarak tarif edilebilir. Kısaca sehl-i mümteni sade, içten taklit edilse de aslına erişilemez ifade güzelliğinde olan derin ve veciz manaları olan sözlerdir.

Bu tür sözler sade bir ifadeye dayanan, yaygın ve bilinen kelimelerle kurulan, derin anlamlar taşıyan ancak taklit edilmesi de çok zor olan sözler, dizeler veya beyitlerdir.  Tahmin edileceği gibi sehli mümteni olabilen sözler; vecize ve atasözü gibi nitelikler de taşır.

Sehl-i mümteni Örnekleri

Söz ola kese savaşı söz ola kestire başı

Söz ola ağulu aşı bal ile yağ ede bir söz  Yunus Emre

Nush ile uslanmayanı etmeli tektir

Tektir ile uslanmayanın hakkı kötektir   ZİYA PAŞA

Şöyle muhkem tutayım aşk ile dildâr eteğin

Ya elim kat’ edeler ya keseler yâr eteğin Ahmed Paşa

Karlu dagların başında salkum salkum olan bulut

Saçun çözüp benüm için yaşın yaşın ağlar mısın  Yunus Emre

Kimi edebiyatçılara göre sehl-i mümteni olan bir sözün çok sade çok kolay anlaşılır olması en önemli vasfı değildir. Bu gibi düşünen edebiyatçılara göre kolay anlaşılır olmasa da külfetsiz söylenen derin ve veciz anlamlar taşıyan ama çok da sade olmayan beyitler sözler de sehli münteni kabul edilebilmektedir.  Bu düşünceye göre aşağıdaki beyitler de sehl-i mümteni örnekleri olabilmektedir.

Belâ dildendir ol dildâr elinden dâdımız yoktur.Gönüldendir şikâyet kimseden feryâdımız yoktur. (Nev’i)

Yok bî-garaz muâmele ehl-i zamânede

Kimse ibâdet etmez idi cennet olmasa. Nabi

Ders-i aşkın müşkilin Yahyâ nice halleylesin

 Söyleyenler kendisin bilmez bilenler söylemez Şeyhülislâm Yahyâ

Bende Mecnun'dan füzun aşıklık istidadı var,

Aşık-ı sadık benim, Mecnun'un ancak adı var... Fuzuli

İilm kesbiyle pâye-i rifat arzû-i muhâl imiş ancak

lşk imiş her ne var âlemde ilm bir kıyl ü kaal imiş ancak Fuzuli

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar