Senâd, Arapça, dayandırma, “dayandırmak, iddia, rivayet” anlamları ile alakalı sözcükler üretilen “snd “ kökünden gelir. Bu nedenle, senâd, sözcüğü isnad, sened, mesned sözcükleri ile aynı kökten gelmektedir.
Edebiyat ve Şiirde Terim Olarak Senâd
Senâd sözcüğü şiirde kafiye kusuru manasına gelen bir terin olmaktadır. Bu kafiye kusuru redif veya kafiyede , kafiyenin son harfi olan revi den önceki harfin harekesinde oluşan ihtilaf demektir. Örneğin “ dâr, dîr ve dûr “ sözcükleri ile biten kafiyelerin son sesleri revidir. Ancak reviden önceki ( â), ( î ) ve ( û ) seslerinin harekeleri [1] Osmanlıca hatta Latince yazımda da ihtilaflıdır. Kafiyedeki bu kusura eski dilde senâ denmektedir.
KAYNAKÇA
[1] Tahir’ül Mevlevi, Edebiyat Lüğati, Enderun Kitabevi, 1973, s. 134