Evet tamda çok önemli bir adamın karşısına geçip bu cümleyi kurmuşlardı ''Seni şehit edeceğiz ve arkandan bir damlada göz yaşı dökmeyeceğiz.'' adam birden şaşırdı! Neden neden ben! Bende size istediğiniz kadar hizmet ettim halada ediyorum neden ben?
Sonrasında diyaloglar şöyle gelişti...
- Senin artık ölmen lazım.
- Neden, ne güzel hizmet ediyorduk işte hem size hem de vatana.
- Tamam ama olmuyor böyle.
- Neden olmuyor da beni şehit etmeye kalkıyorsunuz.
- Kızma canım hemen şehitlikte güzel bir makam.
- Yahu anladık neticede film icabı şehit olacağız da iyi gidiyorduk.
- Biraz dizimizin bütçesini kısmamız lazım.
- Vallahi orasını ben bilmem. Ben çıkarsam bu diziden reytingleriniz düşer diyeyim size.
- Düşerse düşsün. Biz de daha ucuz başka birini alırız senin yerine.
- Ha öyle diyorsunuz.
- Tamam sözleşmemde biraz indirim yapayımda şehit etmeyin beni, kıymayın bana.
- Yok, yok ipin ucu kaçtı artık.
- İyi o zaman bir kaç bölüm daha oynayayım da başka bir diziye atlayayım
bari ondan sonra şehit edin edecekseniz.
- Senin keyfini mi bekleyeceğiz?
- Anladık anladık bir iki bölüm daha idare edin, sonra Allah'ın izniyle şehitte oluruz, gazi de, Niyazi de...
- Tamam sen ayarla gideceğin diziyi iki bölüm daha idare edelim.
Bu güne kadar yaptığın hizmetlerden dolayı teşekkür ederiz sana.
- Kısmet buraya kadarmış. Ne yapalım.
- Yaz sezonuna girdik, zaten sezon finali yaptık mı hep eski tekrarlar oynar.
- Yine de beni mutlu ettiniz. Sağ olun var olun.