Serv Servi Nedir Şiirlerimizde Selvi Boy ve Sevgili
Osmanlıca yazılışı serv: سرو
Serv veya servi sözcüğü Farsça kökenlidir ve Türkçedeki anlam karşılığı selvi ağacı olmaktadır. Serv, servi veya selvi mecazi manada sevgilinin boyunu ifade eder.
Servi sözcüğünün Türkçe anlamdaşları selvi veya kavaktır.
Serv ile Kurulmuş Tamlamalar
serv-i âzâd: çok uzamış olan ve dümdüz selvi.
serv-i çemân: edalı, nazlı, salına salına yürüyen uzun boylu sevgili
serv-i hirâmân: selvi gibi uzun boyklu ve servi gibi sallana sallana yürüyen nazlı sevgili sallanan selvi;
serv-i nâz: dalları yana sarkan selvi; uzun boylu, edalı ve nazlı sevgili.
serv-i revân: selvi gibi sallanana sallana giden boyu uzun sevgili
serv-i sehim: iki dallı ve iki dalı da uzun ve düzgün olan selvi.
serv-i ser-efrâz: en yüksek selvi; en uzun servi
serv-i sitnîn : (gümüş selvi) : ayışığının denizde uzun uzun yansıması
Selvi Ağacı ve Özellikleri
Serv veya selvi serin iklimlerde yetişen, sıcak iklimde pek gelişmeyen, ılıman iklimlerde tatlı suyu kaynakları ve dere kenarlarını seven, boyu 30-m 35 metreye kadar uzanan ince ve uzun bir ağaçtır. Servi ağacı başta Türkiye olmak üzere Güney Avrupa, İtalya, Kuzey İran, Suriye, Filistin, Rodos ve Girit’te[1] yetişmektedir. Düz bir gövdeye sahip olan servi ağacı yükseldikçe incelen dar bir piramite benzer. Yaprakları da gövdesi gibi uzun ve ince pula benzer bir görünüm içindedir. Gövdesi beyaza çalan düz bir sütün şeklindedir.
Şiirlerimizde Selvi ve Sevgili
Selvi ağacı halk ve Divân şiirinde hakkında en çok söz söylenen uzun bir ağaç olmaktadır. Selvi ağacı şiirlerimizde boyu, inceliği, salınması, uzun ve düzgün şekli nedenleri işe sevgili ile özdeşleştirilmiştir. Bu özdeşleştirme şiirlerimizde o kadar yaygındır ve o kadar yerleşmiştir ki şiirlerde selvi denilince sevgili akla gelir.
Selvi özellikle boyu yönünden sevgiliye hem benzeyen hem de benzetilen bir ağaçtır. Selvi ve sevgili arasında kurulan alakalar mecazi ve teşbih olarak çok yaygınlaşmış, selvinin rüzgarda sallanışı sevgilinin nazı, edası ve nazlı nazlı yürüyüşünü ifade eder hale gelmiştir. Selvi ağacının hafif bir yel ile sallanması sevgilinin yürüyüşüne benzetilmiştir.
Selvi ağaçlarının kabristanlara dikilmesi, mezarlıklarda “rüzgâr ile salınırken ‘Hû! (Allah!) sesine benzetilen bir ses çıkarması “Allah'ı zikrettiğine işaret” olarak kabul edilmiş “mezarlıklarda ölüler için bir mağfiret vesilesi” [2] olarak düşünülmüştür.
Selvi ağacının sütün gibi yükselen gövdesinden hemen sonra dalları ve yaprakları ile genişlemesi sevgilinin eteğine benzetilir. Dere kenarlarında veya bahçelerdeki selvilerin gövdesine sarmaşıkların, sarmaşık güllerin dolanması âşıkların sevgililerinin ayağına kapanması tablosuna benzetilir. Selvi gülistandaki en uzun ağaç olduğundan gülistana gelen sevgili ile servi arasında ilintiler kurulur. Güller, sarmaşıklar, ağaçlar, diğer bitkilerin hepsi servinin eteği hizasında ve alçakta kalmaktadır. Şu halde her şey ve herkes servi ile bağdaştırılmış olan sevgilinin ayağına kapanmış, eteğini öpmüş olur.
Gel ey zarîf ü serv-i gül-endâm kandasın
Sensiz gönülde kalmadı ârâm kandasın Şeyhi
Bir ṭaraf serv-i çemen ol ḳadd-i bālā bir ṭaraf
Bir ṭaraf gül yāsemen ol rūy-ı z/bā bir ṭaraf Sünbülzade Vehbi
Dur selvi dur sana haber sorayım
Selvi ağacı senin Maral'ın hani
Dinle gel dinle ver benim cevabım
Selvi ağacı senin Maral'ın hani Aşık Kerem
Uzun kavak selvi kavak dalın kurusun
Yere düşen yapracağın suda çürüsün
Yârimi saranlar bu dünyayı görmesin
Yine akşam ey kız ezan sesi var
Her kızın koynunda eylencesi var
Uzun olur Amasya'nın selvisi
Bilemedim benim de yarim hangisi
Orta boylu kalem kaşlı kendisi
Bilemedim benim de yarim hangisi Amasya Türküsü
Uzun selvi ne uzarsın boşuna
Hiç ayrılık gelmedi mi başına
Ağlama kömür gözlüm yoldan geldim
Yorgun da değil bir güzele vurgunum Fethiye Türküsü
KAYNAKÇA
[1]https://www.aoc.gov.tr/Portal/BitkiselUretimler/servi/75
[2] İskender Pala Ansiklopedik Divan Şiir Sözlüğü, s. 414