gece sokulurken güneşin koynuna inerken dağların tepesinden varlığınla yok eylediğim aklım ve öldüremediğim anılarım savrulurken rüzgarın eteklerinde söylemler diziyorum aşk üstüne saatin yokluğunu geçtiği
her bahar geri dönen kırlangıçları düşlüyorum kanatlarında ki umutlu gülüşleri koparırken hasretleri bağrımızdan gökyüzünü ters çeviriyorum seninle yıldızlar yol göstersin diye
hadi dön gel artık
eskimiş ne varsa silelim birer birer ki inelim d/ipsiz kuyulara dolunay deniz olsun ikimiz dalga gök kuşağı köprüsünde buluşalım çocuklar gibi el ele tutuşarak bağıralım yeryüzüne ve bizim masalımız mutlu bitsin ne olur iki ak güvercin uçuralım birisi yarınlara