-U
ULAÇ. (Bağeylem).ing. gerund : Hem bağlaç, hem de eylem görevli sözcük. Örneğin: Gelip, gelerek, gele, gele, gelirken, geldiği zaman, gelince vb.
ULAÇLI BİRLEŞİK EYLEM: Osmn, tasviri fiil, İng, descriptive verb
Özel bileşik fiil, bileşik fiil
İ-i veya – eli ulaçlar( zarf filler) ile kuurlan vermek bilmek , durmak kalmak, yazmak eylemlerinin birleşmesinden doğan tezlik, yeterlik, sürerlik veya yakınlık bildiren birleşik eylemlerdir.
Yaıvermek, gidedurmak , düşüğvermek, düşe yazmak, kalayazmak, yapıvermek, sevedurmak, sevebilmek
ULAÇLI İKİLEME: Sözcükleri ulaçlı olan ikilemeler: gül e güle gitmek , düşe kalka yürümek, ağalya ağlaya gelin olmak, bata çıka yürürmek,
ULAMA. ing. liaison: Konuşmada sözcük sonundaki ünsüzlerin kendilerinden sonra gelen sözcüklerin başlarında-daki ünlülere bağlanarak söylenmesi. Örneğin Top-lumadına, İnsanolmak, adametmek, uzuniş, vb.
ULUSAL DİL : Bir ulusun kullandığı ortak dil.
UYGUNLUK . Osman. Mutabakat, İng. Concord agreement
Özne ile yüklemin ve bazı dillerdeki gibi sıfat ile adın uyuşması, kuşlar uçuşuyorlar, çocuklar oyunuyorlar
UYUŞMAZLIK : Bir sözcükte yan yana gelen iki hecede bazı seslerin olmayışıdır. Örneğin sos sesi –k ile biten bir sözcüğe k ile başalayan bir ekm gelince seslerden biri düşer. Küçük- çük, küçük, ufak- cık – ufak, minik çik – minik
UZAK BENZEŞME : UZAK ÖZÜMLEME ırak benzeşme bşir sözcükteki bir ekin uzaktaki bir sesi etkilemesi- etmek- ekmek, tepmek – tekme
UZAK GÖÇÜŞME: BAZISÖZCÜKLERDE YAN YANA BULUNMAYAN, L-R-S-Ş GİBİ SESLERİN birbirinin yerine geçmesidir. Kebelek- kelebek, reçel, leçer, ödrek ördek gibi
UZATMA . Bazı hecelerdeki seslerin uzun okunması. Fâil, dâir, şâir, imdâdına yetişmek, tâcir. vb
UZUN HECE : İçinde uzun ünlü bulunan hece . Aruz vezninde bu tip hecelerin ilki kapalı ikincisi açık bir buçuk hece değerinde sayılmasıdır. İmdât, sâlim,
UZUN ÜNLÜ: Osmnl. Memdut said- İng, long vowel
Uzun sesli - uzun vokal
Âlem, sâadet,hâlâ, ilmî, millî, zatî, âti, rüzgâr,