Kedi severmisiniz bilmem amma ben severim, halim selim hayvanlardır, küçükken evimizde bir kedimiz vardı, rahmetli babama çok bağlıydı, rahmetli babam medrese alimiydi, talebelere arapça, siyer, şariat mantık verhasılı  bir talebenin  alması gereken tüm dersleri matematik cebir dahil  tüm dersleri verirdi. babam camiye gittiğinde kedimiz de onunla beraber giderdi dönüş yine aynı , konu mutalaa ederken kedi yanına çömelir, ayakları ile sayfaları çevirir tıpkı bir insan gibi ders çalışır ve mutalaa ederdi. rahmetli babamın vefatından yaklaşık bir hafta sonrada kayboldu gitti , bir daha da kediyi  gören olmadı. babamın vefatından sonra şehre taşındık, şehir hayatı köy hayatına benzemez, daha vefasız, daha acımasız, belli kuralları var, insanlar zamanla bunları kabulleniyor. çocokluğumuzda bizde her çocok kadar haylazdık, kavga eder top oynar türlü yaramazlık ederdik, 70 li yıllarda ailece sinemaya gitmek çok revaştaydı, biz gider sinemanın kapısında bekler bir  aile gelinca aralarına karışıp içeri girerdik,  sinema bileti ile bir uludağ gazoz aynı paraydı, ya bilet alacaktık gazoza para kalmayacaktı, yada gazoz alıp bedeva sinemaya girecektik, tabiki tercihimizi herzaman gazozdan yana kullanırdık.

         Sinema gündüz saat 14.00 te  akşam saat 20.00 de başlıyordu , biz kışın gündüz giderdik karanlığa kalamazdık, yazın ise yazlık sinema bir başka güzeldi, biz akşam ne olursa olsun sinemada olmamız gerekirdi. Neyse yağmurlu bir günde tarkan filmi oynuyor filimde tarkan var camoka var  çok severdik bu tür filimleri, ben ve dayımın oğlu kapının köşesinde durmuş, aile bekliyoruz , derken bir karı koca ve yanlarında bir çocok ile geldiler, tam yanımızdan geçerken bayanın mantosundan tutup hoop içeri , ben kurtulmuştum, 3 dakika sonra da dayımın oğlu geldi , haydi gazoz alalım , filim seyrederken gazoz çok iyi gidiyor, sizede tavsiye ederim.büfeden  gazozlarımızı aldık içeri girdik ,filim başlamıştı aydınlıktan karanlığa geçince her taraf zifiri karanlık gözüküyordu  , neyse yer  bulup oturduk, önümüzde bir sıra asker oturmuş filme öyle heyecanla dalmışlardı  ki, bende dalmışım o ara ben gazozu açtım, parmağımı gazozun ucuna bıraktım ve gazozu çalkalamaya başladım,tabi asitli gazoz hiç şişede dururmu, gazoz parmağımı tırmalarken parmağım acaip bir şekilde kaşınmaya başlamazmı, ben parmağımı çekmek zorunda kaldım ve şişenin içindeki gazor hızla şişeden fırladıki, aman Allahım hedef askerin tam ensesi olmazmı garibim asker ne oluyor lan deyip gazozmu sumu demeye kalmadan döndü ve tokatı attı , ben ani bir hareketle eyilince tokat hiçbir şeyden haberi olmayan ve filme dalan dayımın oğlunun suratında patlamazmı, dayımın oğlu can havliyle abi niye vuruyorsun demeden ben kaçtım, film bitinceye kadar korkudan ve komik haliyle dayımın oğlu ile askeri gördükçe gülmekten filmi seyredemedim, çocokluk çok güzel, başka bir anıda buluşmak üzere kalın sağlıcakla.