ESER VE YAZAR HAKKINDA
Yaban Ördeği veya özgün adıyla Vildanden, Norveçli yazar Henrik İbsen'in 1884 yılında yazdığı bir eserden senaryolaştırılan bir tiyatro oyunudur. Eser 1884 yılında yazılmış, 1885 yılında ise tiyatro oyunu haline getirilerek yayımlanmıştır.
19. yüzyılın diğer yazarları gibi romantik, bireyci ve anarşist bir dünya görüşünde olan İbsen,” yazdığı gerçekçi oyunlarda toplum bireylerinin yanılsamalarını, nevrotik ve ruhsal çalkantılarını açığa sermiş; bireyin boşa çıkan yaşam uğraşını, toplumun dış yüzü ile iç yüzü arasındaki karşıtlığın yol açtığı çelişkilerin üstesinden gelemeyişini konu edinen oyunlar yazmıştır.” Yaban Ördeği de bu tür oyunlarından biridir.
Batı tiyatrosu üstünde derin etkiler bırakan ve dram sanatının en büyük ustalarından sayılan Ibsen, “Endüstri Devrimi’nden sonra “liberalizm ’in, insanlara umudun yollarını nasıl açtığını gözlemlemekle kalmamış; aynı zamanda liberalizmin insanları sürüklediği ‘ahlaksal çöküş ’ün de izleyicisi olmuş “ [1] bu izlenimlerini eserlerinde okurlarına sunmuştur. Yaban Ördeği İbsen’in en sevilen oyunlarından biridir. Ülkemizde de defalarca eser olarak basılmış, birçok kez de sahnelenmiştir. Yazarın Nora: Bir Bebek Evi ( Tiyatro) oyunu da ilk modernist tiyatro oyunlarından birisi olarak kabul edilmiş ülkemzde de hem basılmış hem de sahnelenmiştir.
“ Onun modernizminin, kimi zaman gerçekçilik kimi zaman simgecilikle iç içe geçmiş önemli bir yanıdır. Geleneksel ve tek boyutlu bir nesnel gerçekçilik anlayışıyla onun tiyatrosundaki metaestetik öğeleri gerçekçiliğe aykırı olarak görmek yanlıştır. Ibsen içsellik, öznellik ve bilinçaltı izlekleri ile metatiyatrosal kurgular aracılığıyla tiyatroya öznel gerçekçiliği aşılamıştır. Bu izleklerin tarihsel ve kavramsal kaynağında da özünde idealizm olan romantizmi buluruz. “[2]
Nora Bir Bebek Evi Oyunu Hakkında İnceleme Özet Henrik Ibsen
Karakterler
· Håkon Werle, bir toptancı tüccar
· Gregers Werle, tüccarın oğlu
· Eski Ekdal, Håkon Werle'nin eski iş ortağı
· Hjalmar Ekdal, Eski Ekdal'ın oğlu, bir fotoğrafçı
· Gina Ekdal, Eski Ekdal'ın eşi
· Ondört yaşlı Hedvig, Ekdal'ların kızları,
· Bayan Sørby, Håkon Werle'nin nişanlısı
· Relling, bir doktor, Ekdal'ların altında yaşıyor.
· Eskiden Molvik bir ilahiyat öğrencisi, Ekdal'ların altında yaşıyor
· Pettersen, Håkon Werle'nin hizmetkarı
· Jensen, garson
· Sayın Balle, bir akşam yemeği misafiri
· Sayın Flor, bir akşam yemeği misafiri[3]
OYUNUN ÖZETİ
Gregers Werle, doğruluk hummasına yakalanmış, arzularıyla yanıp tutuşmaktadır. Gerçekle ilgisi olmayan ideallerini hayata geçirmeye çalışmaktadır ama hiçbir girişiminin dayanağı yoktur. Onun bu ‘çabaları’ Ekdal ailesi dağılma noktasına gelecektir.
Ekdal ailesi (Hjalmar,Gina,Hedwig) maddi sıkıntı yaşayan ama mutlu bir ailedir. Hjalmar, çocukluk arkadaşı Gregers ile bir davette karşılaşır. İkisinin de birbirlerine anlatılacak çok şeyleri vardır. Hjalmar Gregers’in evindeki hizmetçi kız olan Gina ile evlenmiştir. Bu evliliklerinden ise Hedwig adında bir kızları olmuştur.
Ancak Gregers’in babası ile konuşunca daha farklı gerçeklere ulaşmıştır. Hedwig Hjalmar’ın değil Bay Gregers’in kızıdır çünkü Gina, Hjalmar ile evlenmeden önce Bay Gregers ile birlikte olmuş ve Hjalmar’a bu bebek senden diyerek yalan söylemiştir. Fakat Gina hala çocuğun kimden olduğunu bilemediğini dile getirmektedir. Bu gerçek ise Gregers’in sayesinde ortaya çıkmıştır. Böylelikle Hjalmar’ın ‘inandıkları bu şeylerin gerçek olmadığı kanıtlanmış olur.
Hjalmar büyük bir sıkıntı içerisindedir. Arınmış, temiz gerçekler üzerine bir hayat’ sürmek gerektiğine inanan doğrucu Davut, Gregers, Hjalmar’a. ‘bağışlamanın yüceliğine erişmek istiyorsan Gina’yla kal’der. Bayan Sorbie, ise bu sıralarda Bay Werle ile evlenmek istemektedir. Üstelik her şeyi bildiğini de söylemektedir. Ona göre ‘bir kadın istediğine dürüstlüğüyle ulaşmalıdır’.
Werle ailesinin dostlarından olan Dr. Relling, tutumlu, sağduyulu, kendinden emin biridir. Fakat daha sonraları git gide Gregers’e benzemeye başlar. Üstelik her ikisinin de birçok ortak yanlarının olduğu ortaya çıkar. Öyle ki Hjalmar’ı da yapabileceğine inandırıldığı ‘büyük buluş’ için onu desteklemeye başlamıştır.
Hjalmar’ın babası yaşlı Ekdal gerçeklerden uzak, kendi kurduğu bir dünyada yaşayan gülünç bir adamdır. Askerlikten atıldıktan sonra bir daha giyemeyeceği üniformayı gizli gizli giyip ihtiraslarını tatmin etmektedir. Tavan arasında yarattığı "ormanda" hayali ayı veya tavşan avına çıkmaktadır.
Hedwig bu olanları da duymuştur. Hjalmar öz babası değildir. Bunu öğrenmiş olduğundan Hjalmar’ın, suratını dahi görmek istememektedir. Gregers de Hedwig’in Hjalmar’a kendini tekrar sevdirebilmesi için Hedwig için her şeyden önemli olan ‘yaban ördeğini öldürmesini söyler. Gregers için ‘yaban ördeği’ bu aileye uğursuzluk getirmektedir. Ancak Hedwig, aldığı silahla ördeği değil, kendini vurur.
Hedwig’in ölümü hiçbir şeyi değiştirmemiştir. Yani her şey eskisi gibi sürüp gidecektir.
KAYNAKÇA
[1] https://www.tiyatrodunyasi.com/makaledetay.asp?makaleno=1066
[2] Erinç ÖZDEMİR, HENRIK IBSEN’İN MODERNİZMİ, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi 49, 1 (2009) 119-143
[3] https://tr.wikipedia.org/wiki/Yaban_%C3%96rde%C4%9Fi