Yeni Bir Film İçin Senaryo Yazmayı Düşünüyorum-Şakamatik-

17.03.2018
 
Yeni Bir Film İçin Senaryo Yazmayı Düşünüyorum-Şakamatik-

 
Uzun zamandır düşünmüyordum şimdi düşünmeye başladım, yok canım düşünüyordum da yeni bir film için senaryo yazmayı düşünmüyordum, şimdi düşünüyorum. E düşündüğüme göre de yazmalıyım bu girişimim ve düşüncemin ekseninde, yoksa eksen kayması olur, buda senaryoya yansır filmi sinemaskop çekmeyi düşünürken normal küçük perde 1.33:1 formatında olacak, oysa ben daha geniş 2.66:1 tam ekran pardon tam perde ile  sinemaskop olarak izleyicilerime sunmayı planlıyorum. Bu arada sinema eleştirmen gurmesi olmak, böylesine ufak tefek bilgileri de beraberinde getiriyor. Getirsin tabi biz burada dirsek çürüterek gözlerimizi ellerimizi duygu ve hislerimizi içine katarak bir şeyler üretmeye, yazmaya çalışıyorum yani… Bunu ilk önce size söylüyorum yarın geniş bir basın toplantısı(kimse duymasın basındakilere biraz ziyafet vererek duyurmak zorundayım, masraflı oluyor lakin bunlarda çağırınca her yere de gelmiyorlar) yaparak açıklayacağım. Görseli yanlış anlamayın, yapım aşamasında demek için kullandım, gerçi siz anlarsınız söylemem de gerek yok. Şimdiden film hakkından çok senaryo ve oyuncuları merak ediyorsunuzdur, onu daha düşünmedim yani oyuncuları, önce yazmaya başlayayım size haber veririm, selamlarımla

2

Yeni çekeceğim bu filmi yaz ayına yetiştirmek ve hava sinemasını yeniden canlandırmak ve açık havada galasını, yaparak gösterime sunmayı planlıyorum. Açık havada film seyretmenin zevkini seyredenler bilir enfes oluyor enfesssss… Bilet bulamayanların duvardan atlayarak içeriye sessizce girdiği o günlere dönmek, o kalabalıkla o neşe canlılık içinde seyircilerime sunmak istiyorum. Ben sinemayı çocukluğumdan beri severim bu gurmeliğim oradan geliyor Kaçırdığım1970- 1980 yıllarında kaçırdığım hiçbir yerli yabancı film yoktur. Kapalı sinemadan ziyade açık hava sinemasına gitmek için benim gibi herkeste özel olarak hazırlanır,  genellikle aile ya da arkadaşları ile beraber filmi izlediklerdik. Genellikle aile olsun aşk filmi olsun filmlerin büyüsüne kaptırırdık kendimizi, gökyüzünde âşıklarla beraber yıldızların altında kendimizi yıldızlarla buluştururduk. Ah ne güzel günlerdi o günler. Rahmetli Kemal Sunal, Adile Naşit, Münir Özkul, Hababam sınıfı, Tarkan, Kara Murat, Serdar Gökhan Cüneyt Arkın battal gazi, Zeki Metin, Ferdi Orhan Müslüm İbrahim baba filmleri… Bir sinemasever eleştiri alanında gurme ve senarist ve yönetmen olarak sinema dünyasında izleyicilere bu eksikliği-açık hava sinemasını hayata geçirerek aynı neşe içinde- giderebilmek adına bu çalışmada -açık hava- sinemalarını yeniden canlandırarak hayata katarak yaşatmak istiyorum bunu da bilmenizde fayda olacağını sanıyorum.

Mehmet Aluç

Senarist Yönetmen ve aynı zamanda bir sinema filmleri eleştirmeni olarak Gurme, Görme değil Film Gurmesi eleştirmenden öte bir şey anlayın artık.
 
Not:Başka bir edebiyat sitesinde, Filmler şakamatik bölümünde yazdığım yazılardan alarak paylaştığım bir denemedir.

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar

Sefa Selim

Sefa Selim

6 years ago

eğitici bir yazı güzel olmuş.

Cansu

Cansu

6 years ago

Paylaşımlarınızın pek çoğu ilgi çekici.kutlarım.