09.08.2023
Bir düş mektebidir yaşam…
Ah, bayım: düşün düşün içinden çıkamadığım.
Atanmadığım bir mevkii ve de
Tayin edildiğim coğrafyalar
Mehter Takımında mazinin
Azımsandığım nice duygu nice katre
Bir minvalde sekiyorum ki
Göğsümde saklı kıvanç
Bir çukura düşüyorum ki…
Hele ki o dalgalar yok mu
Boyumu açan cellat iniltiler
Ölümle el sıkıştığım ve en sevdiğim öğün iken kahvaltı
İdam sehpamda ağırladığım nice yabancı
Aş erdiğimse aşk
Aşk duyduğum şiir
Şiir bellediğim hayatı
Ruhumda saklı yalnızlığın seması
Uçkun ve şaşkın bir kuş gibi
Bedeller ödediğim gün gibi
Gerisin geriye giderken ayaklarım
Sektiğim bir kaldırım taşı
Oysaki babam koymuştu adımı
Bilemedim bir Kaldırım Serçesi unvanını alacağımı
Kırıkları var yüreğin
Tansiyonu dinmeyen bir hüzün
Kıt kanaat sevenlerde sözüm
Özümde saklı gizin teferruatı
İşveli heceler
Göğün fısıltısı
İçime dert teşkil edenler
Yüz görümü bir şiir daha
Bilediğim kalemim
Bükemediğimde öptüğüm bileği
Nakşeden güne serzenişim
Bazen nesir bazen şiir
İçimi didiklediğim
Kalem nasıl ki suni teneffüsü
İle hayata döndüğüm bir merhale…
Şark Çıbanı kurumadan yaşım
Garbında sevginin
Dehşetengiz bir aşkı en ulu rakım bildiğim
Ve nice insan bilmezden gelen
Ulvi ışıklar
Meddücezri sözcüklerin
Bazen ters tepen silah gibi
Nasıl ki şakağıma dayadım kalemi
Arz ediyorum, bayım
Yokluğunuzda suskunum
Talep görmüyor varlığım
Yerle yeksan olmuş cihanın kim bilir kaçıncı
Cihan Harbi
Bir siper daha kazdığım
İblisin ve zalimin azdığı
Bir cephede daha savaş verdiğim
Oysaki sevgi değil miydi Rabbin ikramı?
İtibarı zedelenen gölgeler
İnzivada yaşadığıma değdi mi sahi kader?
Çakma aşklar fevri yürekler
Kıblemde sektiğim
Kabrime ektiğim
Ve işte bir çiçek daha soldu
Ne uçuşan polenlerine razıyım sevginin
Ne de derin dondurucuda soğutulmuş iken yürek
Kırıldığım kadar dalımdan
Kırmızı bir bültendir yayımladığım
Ve işte acilen yetiştirdiğim o yoğun bakım…
Nice insan nice evreler
Askıntı olan hüzünle muhatabım
Kasıntı bir ruh değil
Lahzasında tedirginliğin
Alabildiğine sevgi dolu ve telaşlı
Bir gün daha çiziyorum kalemle
Bir güruh daha koparıyor kıyameti
İnsanlar ve zalim tayfası
Sözcüklerse bıçkın ruhun tek tesellisi
İçi dışı mademki bir olmalı insanın
İfası eksik bir duygu
Teli kopuk bir sazı
Kalemle örtüştürdüğüm dinmez iken yüreğimin
Kâh nazı kâh niyazı
Eksik etekliyim:
Kabul, bayım.
Eksilen duygularımdan inşa ettiğim
Bir günü daha şiir diye serdim sayfaya
Azat edilesi ruhum
Bedenimden firar ettim edeceğim
Kiralık bir mülkiyet iken sonsuzluğun yeryüzündeki na’şı
Elbet ebedi aşka talibim
Elbet ebediyete intikal edecektir sessizliğim
Elbet engelli yüreklerden de firar edeceğim
Mademki eğri oturup konuşmanın
Zamanı…
El aman demeden zimmetli olduğum kadar
Sevgiyle
Diktiğim bir örüntü bir hırka mademki
Üstüme geçirdiğim şiirin nazire ettiği
Bir iklimi daha giyindim
Ha Ağustos ha Şubat
Hıçkırıklarıma eşlik eden bunca sevgisizliğe inat
Haşmetli bir v/eda ile iştigal
Hüznün çeperinde kıyamet öncesi
Yalnızlığın kayrasında nice alametifarika
Kıyamda geçen ömrünse son demi
Kıyılan bir nikâh mademki
Hüznün teşrifi ile
Sonsuzluğa kadar kilitledim acılı yüreğimi…
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın