Züğürtlük Destanı

30.10.2016

  • Züğürtlük Destanı

  • Dinleyin Efendim tarif edeyim
    Çok çalıştım beni yordu züğürtlük
    Dinceldim tekrardan savaş eyledim
    Kıydı beni yere vurdu züğürtlük

    Yere vurmasiyle kırdı belimi
    Kardan saltanattan kesti elimi
    Kırdı hiç koymadı hiçbir malımı
    Yine nen var diye sordu züğürtlük

    Sordu diye sandım insafa geldi
    Dedim bir tavuk bir horozum kaldı
    Eline bir yahşi kırılmaz aldı
    Vurdu onları da kırdı züğürtlük

    Kırdı mallarımı derd ile verem
    Kesildi takatim el'aman derem
    Eyledi borçlular kısmet-i guram
    Sattırdı vatanı yurdu züğürtlük

    Sattırdı vatanı eylemez kusur
    Oğl uşak acından hep oldu esir
    Altımızda kaldı bir eski hasır
    Onu altımızda cırdı züğürtlük

    Cırdı hasırımı oldu mu reva
    Yüz sahan var idi baksaydın eve
    Elimizde kaldı bir kudrus tava
    Onun da dibini deldi züğürtlük

    Deldi deliştirdi çıktı havayı
    Bize kurdu doksan dokuz davayı
    Dedim kurtaraydım kudrus tavayı
    Hışma geldi bir böğürdü züğürtlük

    Böğürdü bir nara yüzüme baktı
    Sanki ciğerime pençesin taktı
    Tekme vurup evin köşesin yıktı
    Tereke çıkıp göğsün gerdi züğürtlük

    Göğsün gerdi çıktı damın başına
    Ayakların bastı sahan taşına
    Gözüm yumdim çıktım dağlar başına
    Kolunu boynuma sardı züğürtlük

    Kol boynumda aklım aldı başımdan
    Neyi görse tüketmenin peşinden
    Daha yol vermiyor ocak başından
    Uzattıkça ayak gerdi züğürtlük

    Ayak gerdi kibirletti özünü
    Daha kimse dinlemiyor sözünü
    Üstümüzden kaldırmıyor gözünü
    Her nere vardıksa gördü züğürtlük

    Var mı benim gibi yurttan göçenler
    Bunca malın dolu suyun içenler
    Açlılığından şiir okur siçanlar
    Haçan ki ambara girdi züğürtlük

    Girince ambara saldı velvele
    Ne mümkün elinden küp güveç kala
    Hiç dışarı çıkma doğru kör bela
    Artırdı veremi derdi züğürtlük

    Artırdı veremi derdi baş vurdu
    Tuttu bir lokmalık kelbi aşırdı
    Bu kez siçanlara gözün düşürdü
    Günde on onbeşin yerdi züğürtlük

    Yedi de aksırdı esti savurdu
    Başımıza ters değirmen çevirdi
    Vurdu evin temelini devirdi
    Haçan ki murada erdi züğürtlük

    Ateş verdi eve barka yapıya
    Hasret kaldık saltanata tapuya
    Daha kimse koymaz oldu kapıya
    Üstümüzde mesken kurdu züğürtlük

    Senden ki ayrıldım Kars'a ki vardım
    Şükür olsun yaran yoldaşı gördüm
    Ben gibi düşküne ettiler yardım
    Nihan oldu görünmüyor züğürtlük

    Gelip Karsa kurduk ulu divanı
    Şamili fethetti işbu destanı
    Bakın Efendiler gözleyin beni
    Nihan oldu görülmüyor züğürtlük

  • Aşık Şamili

  • Artvin

  • Saz Şiiri Antolojisi - Vasfi Mahir Kocatürk, "Başlangıçtan bugüne kadar Türk Edebiyatının Saz Şiiri tarzında yazılmış en güzel Şiirleri" başlığıyla, Ayyıldız Matbaası, Ankara - 1963, s.369-370-371.

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar