ATASÖZÜ
Atalarımızın uzun hayat tecrübelerinin özü olan şiirsel mantıkla kurulmuş hükümlerdir. ( bkz Atasözü Nedir ve Tüm Yönleri ile Atasözlerimiz ) Meramını özlü ve kısa sözlerle anlatan kalıplaşmış sözler olarak tarif edilebilir.
Hikmet, hayat tecrübesi öğüt ve telkin içeren bu sözler nesilden nesle kulaktan kulağa, yöreden yöreye taşınan anonim sözlerdir. Türklerde ilk atasözleri savlardır. İslami dönemde mesel- darbı mesel veya durubu emsal adlarını almış günümüzde ise atasözü denmiştir.
İslamiyet öncesinden günümüze kadar ulaşan çok sayıda atasözü vardır. Bu durum atasözlerinin dededen toruna aktarılmasını açıklayan güzel bir örnektir. İslamiyet öncesinden gelen Bazı atasözlerin anlamı değişmemiş ama kelimeleri yaşadığı çağa göre güncellenerek yaşamış günümüze kadar da ulaşmış tır. Divan’ı Lüğat üt Türki de verilen savların pek çoğu bu şekilde günümüze de de kullanılmaktadır.
Dolayısı ile atasözleri ilk söylendikleri zamandaki kalmazlar Atasözleri dilin kendisi gibi yaşayan çağa, zamana, lehçe ve ağızlara göre değişen canlı hüküm sözleridir. Cağına zamanına, adet, gelenek ve gelişimlere açıktır. Bu durumlara göre de kendisini değiştirir ve günceller. Medeniyet, din , töre kavram, araç gereç alet edavat vb ye göre değişimlere uğrar.
Örneğin
Aç ne yimes tok ne dimes: Aç ne yemez tok ne demez anlamındaki sav günümüzde tok ağırlaması güç olur şekline dönüşerek yaşamaktadır. “Yıgaç ucunga yel tegir. Körklüg kişige söz kelir. (Ağaç ucuna yel değer, güzel kişiye söz gelir) savı günümüzde Elamlı ağaç taşlanır şekline dönüşerek yaşamaktadır.
Irak yer savın arkış getirir: Uzak yerin haberini kervan getirir. Savı değişik türevleri ile günümüzde yaşamaya devam etmektedir. Kanı kan bile yumas. Savı Kanı kan ile yumazlar şekli ile yaşamaktadır. Yılan kendü egrisin bilmes, tevi boynun egri tir (Yılan kendi eğrisini bilmez, deve boynun eğri," der.)
Atasözlerinde şiirselliği sağlayan mecaz, unsurları, aliterasyon özellikleri, uyum ve ahenk vardır. Bu özellikleri akılda kalmasına ve kalıplaşmasını da sağlar. Atasözlerinin her birinde icaz sanatına da başvurulmuş demektir. Çünkü her atasözü fazla ve gereksiz sözden arınmış, ifadeyi kuvvetlendiren seh li mümteni özelliklerle ifade edilmişlerdir.
Deyimler yargı bildirmemeleri, hüküm ve öğüt içermemeleri ile atasözlerinden ayrılır. Vecizelerin ise söyleyeni bilinir. Atasözlerinin ise söyleyeni bilinmez.
Divan şiirinde pend-namelerde ve nasihatnamelerde çok sayıda atasözü vardır. Şairler de her dönem de sık sık atasözü kullanmışlardır. Atasözlerimize ait ilk derleme 12 yy da yazılmış olan Divan-ı Klüğat Üt Türki dir. 19 yy. Da Şinasi Durub –u Emsal-i Osmaniye, Ahmet Vefik Paşa Müntehabat- ı Durub – ı Emsal ile devam etmiş derlemelre çalışmları günümüze kadar da devam etmiştir.
Atasözleri İlgili Linkler
Atasözü Nedir Tüm Yönleriyle Atasözleri
Darb-ı Mesel Nedir Durub- ı emsal Sav Atasözü
Kaşgarlı Mahmud Divan-ı Lügat-üt Türk Deyim Atasözü Şiir Örnekleri
T İle Başlayan Atasözleri ve Açıklamaları
Açıklamalı Atasözleri Sözlüğü K ile Başlayanlar
Açıklamalı Atasözleri Sözlüğü H ile Başlayanlar
Atasözleri ve Açıklamalı Sözlüğü D ile Başlayanlar