Bağdâd
Irak’ın en büyük şehri ve başkenti olan Badat, divan ve halk şiirimiz ile eski metinlerde adı en sık geçen şehirlerin başındadır. Bağdat, edebiyatımızda Dârü’s-Selâm, Medînetü’s-Selâm Burc-ı Evliyâ, ve Behişt-âbâd adı ile anılan adı efsanelere ve hikayelere de karışan bir şehirdir.
Şhrin adının bâ-dâd” yani “Allah vergisi, lütfedilmiş bahçe” anlamına geldiği söylenmektedir.[1]İslam dünyasının eline geçtiğinden sonra en önemli İslam Şehirlerinden biri olmuş, bir kültür merkezi haline gelen Bağdat pek çok Müslüman ulusunun yaşadığı ve öldüğü, önemli isimlerin gömülü olduğu kutsal bir kent olarak da kabul edilmiştir. İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe ve Abdülkâdir-i Geylânî gibi pek çok İslam âlimi ve büyüğünün mezarının olduğu bu kent daima mamur bir kent olarak karşımıza çıkar.
Revâdur Evliyâ Burcı dimek ol buk’a-i pâke
Ki her allâmeye menzilgeh ü her ilme mazhardur
Bağdad cennete benzeyen bahçeleri, toprağında yatan evliyaları, verimli toprakları Dicle ve Fırat’ın birleştiği noktada kurulmuş olması,” her ilme ve her allameye menzil yeri ve mazhar olması “, Harun Reşit’in, Abbasilerin, başkenti hilafet merkezi ve makamı olmak ile anılan bir şehirdir.
Hilâfet tahtınun sultânı mutlak
Ki adlinden cihân olmışdı Bağdâd AHMEDİ DAİ
Bağdad kimilerine göre uzak olsa da kimilerine göre çok yakındadır. Bu yakınlık genellikle gönlün Bağdad’ta kalması ile ilgilidir. Bağdat atasözlerimize, deyimlere, masallarımıza, halk hikâyelerimize ve şiirimize geçmiş çok önemli bir mekândır. Daha ziyade bir masal kenti gibi tarif bulur. Ana gibi yar olmaz, Bağdat gibi diyâr olmaz; Araya araya Bağdat bulunur; Balın olsun tek, sineği Bağdat’tan gelir/ Âşıka Bağdat sorulmaz/Yanlı hesap Bağdat’tan döner.
Bağdad masallarımızda uçan halıların olduğu, büyülü ve mamur bir kenttir. Halk hikâyelerimizde, şatafatın ve eğlencenin sembolü olarak en çok adı geçen şehirlerden birisidir. Bağdad kahvesi puşisi, hurması, kumaşları, zenginliği, haramileri, ayyarları ve tüccarların ve ticaretin merkezi olması, sık sık talana uğraması, Dicle ve Fırat ‘ın birleştiği yerde olması, Gayur- Bağdad gibi kerhanecileri ve deyyusları ile de meşhurdur. Bağdat, çoğu kez de
Dicle ve Fırat nehirleri ile birlikte anılır.
Döndü yaşım Kâbe yolundan kapına Dicle-veş
Dostum mâ’zur tut yanlış döner Bağdad’dan Ahmet Paşa
Ehl-i Bagdâd-ıla Hârezm bahup yaşlaruma
Bahr katında n’olur Dicle vü Ceyhûn didiler Ahmedi
Kûyun yolında döne döne akdı gözyaşı
Seyl-âb-ı dîde Dicle-i Bağdad olup gider Baki
Ey sevgili, gözyaşım senin mahallene döne döne aktı, gözyaşı selim, Dicle gibi akıp gitmektedir.
Atun oynağı olursa n’ola iklîm-i Acem
Âşıka Bağdâd ırag olmaz meseldür bî-gümân Taşlıcalı Yahyâ
Fuzûli eyledi âheng-i ayşhâne-i Rüm
Esir-i mihnet-i Bağdâd gördüğün gönlüm Fuzuli (Çatbaş, 1946: s. 139
Ser-i kûyunda bilür gamzelerünle hâlüm
Şu ki Bağdâda vara tuş ola ayyârlara Necati Bey
Bir Moğol-Çîn yüzlü kâfir gönlümün Bağdâdını
Yakdı yıkdı cevr ile âlân u tâlân eyledi Hayali Bey
Ey Behiştî geldi gönlün şehrini yapdı hayâl
Nitekim Bağdâd’ı ma‘mûr eyledi sultân-ı Rûm Behiştî Ramazan
Ey Vahdeti Bağdad'a çekil Rüm'ı kokuttun
Şimden gerü zehr o ldı sana bu yerün aşı
Makşüdun eğer mansıb ise şanuna layık
Amed Şubaşıoglı'na ol zartacıbaşı Nefi Şiirler
Gün-be-gün mu`tedil olmakda hevâ-yı Bagdâd
Gayret-i ürd-i bihişt oldı şitâ-yı Bagdâd Şeyhülislam Yahya
Hülağu Han, Bağdat kuşatması
Bağdat masallarda uçan halıların olduğu, büyülü ve mamur bir kenttir. Divan şiirinde ve Halk hikâyelerimizde, şatafatın ve eğlencenin sembolü olarak en çok adı geçen şehirlerden birisidir. Bağdat; kahvesi, puşisi, hurması, kumaşları, zenginliği, haramileri, ayyarları, tüccarların ve ticaretin merkezi olması, sık sık talana uğraması, Dicle ve Fırat ‘ın birleştiği yerde olması, ayrıca Gayur-ı Bağdat gibi kerhanecileri ve deyyusları ile de meşhurdur.
Fakat evliyalar kenti olan Bağdat, Gayur u Bağdat veya Gayur u Bağdadi adı ile anılan Bağdatlı Gayur ismi ile bilinen adı edebiyata dahi geçmiş olan meşhur bir deyyusu ile de anılır. ( bkzGayur u Bağdat Nedir Bağdat Deyusu )
Irzına gayreti yok sifle- nihad
Oldu ma’nada Gayur-ı Bağdat Nuhbe-i Vehbi[2]
KAYNAKÇA
[1] Emine YENTERZi, KLASK TÜRK ŞİİRİNDE ÜLKE VE ŞEHRLERN MEŞHUR ÖZELLKLERİ Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi Volume: 3 Issue: 15
[2] Şahamettin Kuzucular, https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/gayur-u-bagdat-nedir-bagdat-deyusu/100733