Cevdet Kudret Havada Bulut Yok Konusu ve Kısa Özeti

23.02.2020
Cevdet Kudret Havada Bulut Yok Konusu ve Kısa Özeti

 

 Havada Bulut Yok Cevdet Kudret Solok

 

Havada Bulut Yok adlı roman Cevdet Kudret Solok’un (d. 7 Şubat 1907, İstanbul 1992)  kahramanı idealist bir öğretmen olan sosyal roman türünde bir romanıdır.

Edebiyata şiir ile giren  Cevdet Kudret Solok  hayatı boyunca üç roman yazmıştır. Havada Bulut Yok adlı romanı yazarın  yazdığı ikinci romanı olmaktadır. Yazdığı ilk roman  Sınıf Arkadaşları (1943) son romanı ise  Karınca'yı Tanırsınız (1976) adlı romanıdır.

Roman ilk kez 1958 yılında yazılmış, mekan olarak Kayseri’yi seçen romanda İkinci Dünya savaşı akabinde ve sonrasında savaşın Anadolu’daki yansımasını konu edinmiştir.

Edebiyata şiirler başlayan  ve Yedi Meşalecile topluluğunun üyelerinden birisi  olarak edebiyata adım atan Cevdet Kudret Solok bu romanında  İkinci Dünya Savaşı yıllarında Anadolu halkının içinde bulunduğu yaşam koşullarını  ortaya dökmeye çalışmıştır. Roman konusu itibari ile  o dönemde Memleketçilik akımı denilen sosyal gerçekçilik konuları ve anlayışı dâhilinde yazılmış sosyal bir roman olmaktadır.

 

Havada Bulut Yok adlı roman, idealist bir öğretmenin hayatı çerçevesi içinde İstanbul dışındaki Türkiye’nin sosyal hayatını ve toplumsal sorunlarını, dar bir çevre içinde kalan öğretmenlerin yozlaşmasını konu edinmektedir.

Cevdet Kudret, hukuk fakültesini bitirdikten sonra 1934, 1939 yılları arasında Kayseri de lise öğretmenliği yapmış, bu nedenle bu romanında çok yakından tanıma şansını bulduğu Kayseri’yi romanın mekânı olarak seçmiştir.  ( bkz )

Roman   ana düşünce olarak  eğitimcilerin kendilerini geliştirebilmeleri için  iyi   ilişkiler kurabilecekleri çevreler oluşturulması gerektiğini aksi takdir de ne kadar idealist olurlarsa olsunlar eğitimcilerin  de yozlaşacağını ve ekonomik zorlukları aşma, ülkeye ve kültüre hizmet etmekte zorlanacakları  düşüncesini işlemektedir.

ROMANIN KISA ÖZETİ

Süleyman öğretmen olarak Kayseri’ye atanır Bu onun ilk görev yeri olmaktadır.  Bir memur olarak  gittiği Kayseri'de pek çok zorluklar yaşar. İnsanlar cahil, yoksul ve bağnazdır.

Süleyman, yolun ortasında, gözleri kapalı, düşündü; "İnsanlar kışın camın dışında kalan sinekler gibi düşüp düşüp ölüyorlar. Biz ise, camın arkasından, bunları sadece seyrediyoruz. Koca Türkiye'de bunlara elini uzatacak bir tek kurum yok."[1]

Süleyman Öğretmen hem kendi zorluklarını hem de toplumun yaşadığı zorlukları çözmek için uğraşır. Yoksulluğun ve fakirliğin üstesinden gelip toplumu refaha erdirecek hayaller içindedir.  Bireylerin ve toplumun ekonomik sorunlarını çözebilmesi için elinden gelenleri yapmak istemektedir. Herkesin isi gücü olsun diye uğrasan Süleyman öğretmenin yaptığı bu girişimler ters tepmiş ve görevinden de alınmıştır.  

Kaynak: Havada Bulut Yok, Cevdet Kudret, Evrensel Basım Yayın, 1970 Sayfa 155


[1] Havada Bulut Yok, Cevdet Kudret, Evrensel Basım Yayın, 1970 Sayfa 155

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar