Gulliver'in Gezileri ve Özeti Jonathan Swift

09.02.2014

Bu Eser 10.02.2014 Tarihinde Günün Yazısı Seçilmiştir

ESER HAKKINDA 

Yazıda Jonathan Swift'inGulliver'in Gezileri “ romanı hakkında bilgiler, romanının özeti,  romanın konusu, ana fikri,  romanın kahramanları, romanın olay örgüsü,  romanın yazar Jonathan Swift'in hayatı,  diğer romanları, Jonathan Swift'inGulliver'in Gezileri “   adlı eserden alıntılar, eser hakkında yorumlar, çevrildiği diller, eserin basım yılı, basım hikâyesi yazar ve eseri arasındaki ilişkiler yer almaktadır

ESER VE YAZAR HAKKINDA

Jonathan Swift'in yazdığı,  “Gulliver'in Gezileri “ dünya klasikleri arasına girmiş bir çocuk romanıdır.

Eser, Jonathan Swift tarafından 1726 yılında tamamlanmış,[1] tüm dünyada çocuklara ve gençlere tavsiye edilen eserlerin başında gösterilen bu eser, Türk edebiyatında "100 temel eser" arasında yer almaktadır.   Eser pek çok listede Dünyanın en iyi kitapları arasında gösterilmiş [2]MEB tarafından tavsiye edilen Yüz Temel Eser arasında da gösterilmiştir. Jonathan Swif tüm çağların en önemli yergi ustalarından biri kabul edilmiş ve bu unvanını da yazdığı tek eser olan “ Gulliver'in Gezileri “ romanı sayesinde kazanmıştır. [3]

Jonathan Swift o tarihlerde Dublin’deki St. Patrik Katedrali’nin İnce zekâlı, çok okumuş bir müdürüydü.[4] Bu eseri, devlet adamlarını yermek için yazmış olsa da eser zamanla çocuk edebiyatı klâsikleri arasına girmiş oldu.

Eser, değişik karakterler sayesinde çocuklara, karmaşık ve derin siyasi anlamlar ve imgelerle hitap eder.   Hiciv tarzında yazılmış olan bu eser 18. yüzyıl İngiltere’sinin siyasetini ve özellikle de o yıllarda İngiltere’deki Whig Partisini eleştirmek için yazmıştır.  Gülliver in ismi 'saf' anlamına gelen 'gullible' kelimesinden türetilmiş,  J.  Swift yarattığı bu Gülliver tiplemesine yaşadığı ve olayların iç yüzünü ve art niyetli insanları fark edemeyen insan misyonunu yüklemiştir.[5]“Kitap İrlandalı Jonathan Swift tarafından İngiliz  toplumuna, İngiliz siyasal ve dinsel kurumlarına yöneltilmiş çok sert bir eleştiri ve taşlamadır.”

Lemuel Gulliver adındaki genç doktorun çıktığı bu geziler sıra dışı, olağanüstü öyküler ile ele alınmış ama gezilen bu yerler ve yaşanılan öykülerin hepsinde de 18. Yy daki İngiltere ve İngilizlerin profili ironi ve sembollerle aktarılmıştır. Dört bölümden oluşan eserin özünde yazarın yaşadığı zamandaki ülkesine ve insanlarına karşı alaycı ve mizahi karşı duruşu vardır.  Yazar bu eserinde insanların bencil, çıkarcı, zalim yanlarını hicvetmiş,  yaşadığı zamanın toplumsal, siyasal ve dinsel kurumlarına sert bir eleştiri ve taşlama getirmiştir.  

Yazar kahramanı olan Gulliver'ın şahsında ve ona yaptırdığı manidar gezilerinde küçük insanların siyaset anlayışını, dönemin İngiltere’sini yerden yere vurmuş, devletin önemli mevkilerdeki insanlarının zihinsel yeteneklerine ve eğitimlerine göre değil,  dalkavukluk, şartlatanlık şaklabanlık ve kralın gözüne hoş görünmek için yaptıkları yağcılık gibi hareketleri sayesinde geldikleri yönünde taşlamıştır.  

Eser yayınlanmasından seksen yıl sonra, Glasgow’daki bir kitabevi tarafından sadeleştirilmiş ve eser resimlerle süslenerek çocuk edebiyatına kazandırılmıştır.[6]

 



ESERİN KONUSU

 

Roman Gulliver'in yaptığı iki düşsel gezileri anlatmaktadır.  Gulliver, gezilerinin ilki Cüceler Ülkesi Liliput'a, ikincisi Devler Ülkesi Brobdingnag'a yapılmıştır. Cüceler Ülkesinde yazar esasında toplumsal düzeni, ahlaki düşkünlüğü, soysuzluğu,   Gulliver'in yaşadığı zamanın İngiltere’sini dile getirmektedir.  

 İlk gezisinde cücelerin arasında dev gibi kalan Gulliver, ikinci gezisinde bu kez devler arasında bir cüce gibi kalmıştır. Eserin üçüncü gezisi Laputa isimli bilim ülkesine, dördüncüsü ise asil atların insanları yönettiği Houyhnhnmlar ülkesi’ne yapılmıştır.

Yapılan bu gezilerin hepsi aslında 18. Yy İngiltere’si ve o vakitlerdeki siyasi düzen, sosyal hayat ve ruh dünyalarına yapılmış gezileri temsil eden sembolik gezilerdir. Bu gezilerin amacı siyasetin ve bilim dünyasının bir parodisini çıkarmak olmaktadır.


ESERİN ÖZETİ 

Eser dört bölümden oluşmaktadır.


BİRİNCİ BÖLÜM

Eserin kahramanı olan Lemuel Gulliver önce doktorluk yapan, sonraları gemi kaptanı olarak çalışan, serüvene meraklı bir kimsedir. Doktor Gulliver’in çalıştığı gemi bir fırtınada batmış, yalnız Gulliver’in kurtulmuştur.  Gulliver yüzerek bir kıyıya çıkar. Kıyıya çıkan Gullıver, bu ülkede yaşayan insanların yirmi santim boyundaki cüceler olduğunu görmüştür. Ülkenin adı Lilliput’tur. Lilliputlu cüceler Gulliver’in cüssesinden korkarlarsa da zamanla ona alışır. Gulliver onlara yardım ettiğinden cüceler Gulliver’i çok sevmeye başlamıştır.

Gulliver’in Lilliput ülkesinde,  düşman kuvvetlerine karşı minik dostlarını korumuştur. Gulliver’in bir tek eli, düşman kuvvetlerini esir almaya, Lilliputlular’ı kurtarmaya yetmektedir.

Cüceler ülkesinde, Gulliver bir devdir. Gülliver bir dev olarak gözüktüğü bu ülkedeki küçücük varlıkların ne kadar basit meseleler üzerinde yorulduklarını ve birbirleriyle savaştıklarını gözlemlemiştir. Lilliputlular, kendileri gibi küçük insanlardan oluşan komşuları Blefescu ile kaynamış yumurtanın nasıl kırılacağı konusunda bir türlü uzlaşamamakta ve ölümüne savaşmaktadır. Bu cüceler ülkesinde sınıfların oluşması, imparatorluk sarayında belli unvanların kazanılması ip üzerinde cambazlık yapanın bakan olması gibi komik beceriler sayesinde sağlanmaktadır.

Lilliput’lulara yardım ettiği halde Blefuscudia ülkesi insanlarını tamamen Lilliput’luların kölesi yapmadığı ve karşı tarafın donanmasını ellerinden aldığı için ölüm tehlikesiyle karşı karşıya gelir.

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

İkinci yolculuk Devler Ülkesi'nedir.  Zorlukla İngiltere’deki evine dönen Lemuel, yeniden değişik heyecanlar yaşamak isteğiyle dolunca bu kez Hindistan’a gitmek amacıyla “serüven” adlı bir gemiye biner. Gemi yolda kaybolur ve bir sahile çıkarlar. Gulliver, diğer yolcu ve gemicileri de kaybederek kendisini devler ülkesinde bulmuş olur.

Gulliver devler ülkesinde cüce kalmıştır.  Bir köylü kendisini fark edip onu alıp evine getirir ve dokuz yaşındaki kızı Glumdalclitch’e oyuncak olarak verir. Glumdalclitch ile arkadaşlık eder. Onun bütün dikkatlerine, konukseverliğine rağmen bir gün dev köpeklerden biri zavallı Gulliver’i ağzına alarak kaçırır.

Gülliver, servet düşkünü bir adamın eline düşmüştür. Glumdalclitch’in babası Gulliver’i diğer devlere kafes içinde sergileyerek para kazanma hevesindedir. Bu adam onu halka göstermekte ve karşılığında para kazanmaktadır. Gulliver daha sonra Kraliçeye satılır ve Gulliver, Kraliçenin bir oyuncağı, ev hayvanı konumuna gelmiştir.   Gullıver, saray da her gün dehşet verici olaylara şahit olmaktadır. Gulliver küçüklüğünden dolayı ezilme, farelere yem olma gibi çeşitli tehlikeler içinde yaşamaktadır. Onların yanında çok küçük kaldığından hayatı, her an tehlikededir.

Devler güçlü olmalarına rağmen barışçıdır. Kahraman, bu devlerin Avrupa’ya saldırdıkları takdirde Avrupa’yı yerle bir edeceğini aklından geçirmektedir. Fakat ülkenin kralıyla konuştuğunda büyüklüğün savaşmakla bağdaşmadığını öğrenecektir. O ülkeden de kaçmayı başaran Lemuel, ülkesine döner

 

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Üçüncü yolculuk bilimler çağı olan ve eserin yazıldığı yüz yıl olan - 18. yüzyılın ikinci yarısındaki sanayi devrimini yaşayan Laputa isimli bilim ülkesine yapılmıştır.  Laputa adı verilen bu ülke bilgeler adasıdır.  Laputalılar, normal büyüklükte insanlardır, fakat onları ilgilendiren sadece Müzik ve matematiktir. Soyut düşünceler içinde olan bu insanlar normal düşünebilmek için uşaklara ihtiyaç duymaktadırlar. , Uşaklar onları normal düşünebilmeleri için sık sık onlar için çıngıraklar çalmaktadır. 

Bu ülkenin bütün insanları delidir. Hepsi saçma sapan konuşmakta gülünç kıyafetlerle gezmektedir. Laputalılar’ın arasında filozoflar o kadar dalgındır ki, kendileriyle konuşulduğu zaman cevap vermeyi dahi unutabilmektedirler. Bu filozofları şuraya buraya çarpmamaları ve düşmemeleri için  çocuklar gezdirmektedir.

Laputalılar soyut düşüncelerle uğraştıklarından somut ve pratik işlerden anlayamamaktadır.  En basitİ giyimden dahi anlayamadıkları için kendi vücutlarına uymayan kıyafetler giymektedir. Sadece Lord Munodi adında birisi bazı pratik iş yapma kabiliyetine sahiptir ve bu özelliğinden dolayı da Laputalılar onu hiç sevememektedir. Laputa Kralı ise, Balnibardi devletinin üzerine havadan kocaman kayalar indirerek burayı yönetmekte, böylece halkının başkaldırmasını  önlemiş olmaktadır..

Bu ülkede bilim adı altında çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalara örnek verecek olursak hıyardan gün ışığı, buzdan barut elde etmek gibi abuk sabuk bilimlerdir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Dördüncü gezi Houyhnhnmlar ülkesi’ne yapılmıştır. Lemuel, yine yollara düşmüş korsan saldırısına uğrayan gemisinden alınıp tek başına bir sandalla denizin ortasına bırakılmıştır. Zorlukla çıkabildiği bu yer  Barnibaldi adlı uçan adada yaşayan Laputa ülkesidir.

Bu ülkede insanların en iyi, en faziletli özelliklerini üzerlerinde toplamış olan kötülüklerin hiçbirini üzerlerine almamış olan atlar yaşamaktadır.  Bu atların «Yahoos» adını verdikleri hizmetkârları, kötü kalbli, kötü huylu, çirkin insanlardır

Yahoolar insan olmalarına rağmen, ilkel ve vahşidirler. Bu ülkenin yöneticileri asil atlardır. Atlar son derece nazik, akıllı ve asil varlıklar olduğundan Yahoolar ‘ın efendileri konumundadır. Atlar yalan söylemenin dahi ne demek olduğunu dahi bilmeyen, dünyalarında en iyi yaşam sistemini kurmaya çalışan varlıklardır.

 İnsanlar atların köleleridir. Yahoolar hiç bir faydası olmayan mücevherlere düşkündür. Yahooların bu anlamsız düşkünlüklerine atlar bir mana verememektedir. İnsan soylu olan Yahooların bu türden basit, değersiz varlıklara meyletmiş olmaları Gulliver’in insanlardan nefret etmesine sebep olmuştur. İnsan olmanın aslında ne demek olduğu konusunda Gulliver’in kafası çok karışmıştır. Gulliver Yahoolar ile atlar arasındaki farkları gözlemleyerek atlara karşı saygı ve hayranlık duymaya, insanlardan da nefret etmeye başlar. Gulliver bu ülkeyi, oradaki akıllı atları o kadar sever ki, bütün ömrünü burada geçirmek istemiştir. Fakat atlar buna izin vermez ve Gulliver’i yollarlar.

Gulliver, kendi evine döndüğünde insanlardan tamamen soğumuştur; İngiltere’ye döndüğü zaman karısından, çocuğundan ve tüm insanlardan tiksinir; onların kokusuna bile katlanamaz bir hale gelmiş, kendini insanlardan soyutlayarak yaşamaya başlamıştır.

Hayalî bir düzenin kurulmuş olduğu bu ülke, Swift'in ütopyasıdır. Her bölümü ayrı ayrı ironiler ve simgeler barındıran bu eserin en son bölümü siyasi sosyal taşlamayı doruğa çıkarmış bir bölümdür.

 

 Jonathan Swift

(30 Kasım 1667 - 19 Ekim 1745) İrlandalı şair, yazar ve siyasetçi.

İngiliz edebiyatının büyük hiciv ustası Swift, 30 Kasım 1667'de İrlanda'nın başkenti Dublin'de doğdu. 1689'da Trinity College'ı bitirdi ve İngiltere'ye gitti. Siyasetçi ve yazar Sir William Temple'ın sekreteri oldu. İlk şiirleri ve Stella'yla olan arkadaşlığı da bu tarihlere rastlar (1691).

Jonathan Swift'in yaşamında William Temple'ın etkisi önemlidir. O yılların kültürel ortamıyla ve etkili kişileriyle tanışıklığı onun sayesinde olmuş, Oxford Üniversitesi'nde lisansüstü eğitimi yapmasını yine Temple teşvik etmiştir.

Temple'ın ölümünden sonra Dublin'e giden ve Lord Berkeley'nin yanında çalışan Swift, 1701'de Londra'ya döndüğünde, artık tanınan bir yazardı. Siyaset, din ve edebiyat alanlarında giriştiği polemiklerle etkiliydi.

Ard arda yayımlanan kitapları da oldukça ilgi görmüş ve parlak zekâsı hayranlık uyandırmıştı. Siyasi olarak liberallerin yanında yer alan Swift, aynı zamanda kiliseye ve dine de bağlıydı.

Belki bu nedenle, belki de muhafazakâr partinin iktidar olmasının etkisiyle, 1710'dan sonra muhafazakâr Tory partisini desteklemeye ve bu partinin ileri gelenlerinin yer aldığı 'The Examiner' dergisinde çalışmaya başladı.

Ancak 1714'de Tory'lerın siyasi gücü azaldı ve Swift düş kırıklığı ile Dublin'e geri döndü. Bu tarihten 1745 yılındaki ölümüne kadar geçen sürede, Swift kendini İrlanda'nın sorunları üzerinde çalışmaya ve yazmaya verdi.

İngiltere'nin baskıcı politikalarına karşı yaptığı mücadelesinde birbiri ardına çıkardığı siyasi broşürlerle İrlanda'da ulusal bir kahramana dönüştü. 1726 yılında tamamladığı 'Gulliver'in Gezileri' ile de tüm zamanlara yayılan bir ün kazandı.

Jonathan Swift, 19 Ekim 1745'de İrlanda'da öldü.[7]

 

 KAYNAKÇA


[1] https://www.idefix.com/kitap/guliverin-gezileri-hasan-ali-yucel-klasikleri-jonathan-swift/tani

[2]   https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/le-monde-yuzyilin-yuz-kitabi-listesi/93526

[3]  https://www.idefix.com/kitap/guliverin-gezileri-hasan-ali-yucel-klasikleri-jonathan-swift/tani

[4] https://www.nkfu.com/gulliverin-gezileri-ozeti/

[5]  https://eksisozluk.com/gullivers-travels--2047069

[6] https://www.nkfu.com/gulliverin-gezileri-ozeti/

[7] https://tr.wikipedia.org/wiki/Jonathan_Swift

 

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar