27.08.2024
İlâhî
‘Işkuna cânum bendedür bende
Dil a sultânum sendedür sende
Bana ey Mâlik itdügün eylik
Bilürem kemlik bendedür bende
‘Âşık-ı zârum dâ’im ağlarum
Bana ol yârum handedür hande
Bildüm ol hâzır kalbüme nâzır
Bilmezem hâtır kandadur kanda
Fenn-i ‘ışkunda mâhir ol sen de
Çün kemâl anda fendedür fende
Sana keşf olsa “semme vechullâh”
Kanda bakarsan andadur anda
İste cânânun gözle sultânun
Tâ ki ol cânun tendedür tende
Nefsüni ey dil rind-i ma’nî kıl
Anda rağbet bil rindedür rinde
Hakk’a bir gâfil olmasa vâsıl
‘İlmi ve’l-hâsıl zandadur zanda
Nûrî ol sâdık ‘ışk ile yanık
Dâ’imâ ‘âşık zindedür zinde
(Akkaya, Hüseyin (hzl.)(2003). Abdülahad Nûri ve Divanı, İnceleme ve Tenkitli Metin. İstanbul: Kitabevi Yay. 231, 256, 300-301,207-210,324-325.)
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın