Koçaklama (Çıktım Dağın Başına)
Çıktım dağın başına da
Adım kazdım taşına
Ölüm namert belalımdır
Bakmaz gözüm yaşına
Bu dağların rüzgarından
Hoştur aman benim başım hey
Ölüm düşme peşime
Gençtir daha benim yaşım
Düz ovaya inilir mi
Ölüm yıldı sanılır mı
Düşman sinmiş yolun gözler
Bile bile yanılır mı
Günü gelince onar yüzer
Biner biner ölürüz
Vuruşmaktır aslımız bizim
Döner döner ölürüz
İsmail Uyaroğlu
Grup Yorum tarafından bestelenmiştir
GELİR
Her köyün bir ağası var
Ehmeh verir aşa gelir
Karsın Çamurlu köyünden
Gül Ahmet Bey başa gelir.
Namerd garşılıgı güder
Gören desin hakkın öder
Ufacıh bir eylih eder
Sonra dile dişe gelir.
Merd adamlar gelir göze
Sözü doğru söyler üze
Cimgir adam düşer düze
Müsafiri başa gelir.
Her ağanın devri çağı
Sofrasında balı yağı
Serilidir ağ otağı
Garipler hemeşe gelir.
Gül Ahmed Beyin şanını
Unudmam nimet Hanım
Âşık ilham destanı
Söyledihçe coşa gelir.
Not: Âşık bu parçayı Kızgüllü Makamı ile söylemiştir.
Ehl-i islam olan işitsin bilsin
Ehl-i İslam olan işitsin bilsin
Can sağ iken yurt vermerih düşmana
İsderse Uruset ne ki var gelsin
Can sağ iken yurt vermeniz düşmana
Kurşanıf gılıcı geyinin donu
Gavga bulutları sardı her yanı
Doğdu koç yiyidin nam alma günü
Can sağ iken yurt vermeniz düşmana
Asger olan bölük bölük bölünür
Sandız mı ki Kars galası alınır
Boz atlar üsdünde kılıç salınır
Can sağ iken yurt vermeniz düşmana
Kavga günü namerd sapa yer arar
Er olan göğsünü düşmana gerer
Cem-i ervâh biznen meydana girer
Can sağ iken yurt vermeniz düşmana
Hele Al Osman’ı görmemiş zorun
Din gayreti olan tedarik görün
At tepin baş kesin kazagı gırın
Can sağ iken yurt vermeniz düşmana
Benasfer’di bilin Urus’un aslı
Orman yabanisi balıhçı nesli
Hınzır sürüsüne dalıf kurt misli
Can sağ iken yurt vermeniz düşmana
Şenlik ne durursuz atlara minin
Sıyra gılıç düşman üsdüne dönün
Artacahdır şanı bu Al Osman’nın
Cağ sağ iken yurt vermeniz düşmana
AŞIK ŞENLİK (97)
Koçaklama
İki koçak bir araya gelende
Görelim ne içler meydan içinde
Kesilir kelleler boşalır kanlar
Yeğin olta leşker meydan içinde
Oklar uçup gider şabanlar gibi
Merd de aştp gider aslanlar gibi
Kılıçlar oynaşır ceylanlar gibi
Kesilir ne başlar meydan içinde
Yiğitler çağrışır yaman gün olur
Allah Allah derler yüksek ün olur
Çarba çarba döğüşicek bun olur
Hasmın arar koçlar meydan içinde
Köroğluyum medhim merde yeğine
Koç yiğit değişmez cengi düğüne
Sere serpe gider düşman önüne
Ölümü karşılar meydan içinde
(Köroğlu)
KOÇAKLAMA –
Benden selam olsun Bolu Beyi’ne
Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
Ok gıcırtısından kalkan sesinden
Dağlar gümbür gümbür seslenmelidir
Düşman geldi tabur tabur dizildi
Alnımıza kara yazı yazıldı
Delik demir çıktı mertlik bozuldu
Eğri kılıç kında paslanmalıdır
Köroğlu düşer mi gene şanından
Ayırır çoğunu er meydanından
Kırat köpüğünden düşman kanından
Çizme dolup şalvar ıslanmalıdır
Köroğlu
Koçaklama
Şahlar şâhı divan açar
Divan gümbür gümbürlenir
Merd dayanır nâ-merd kaçar
Meydan gümbür gümbürlenir
Yiğit kendini öğende
Oklar menzili döğende
Şeş-per kalkana değende
Kalkan gümbür gümbürlenir
Ok atılır kal’asından
Hak saklasın belâsından
Köroğlu’nun nârasından
Her yan gümbür gümbürlenir
( Köroğlu )
KOÇAKLAMA –
Benden selam olsun Bolu Beyi’ne
Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
Ok gıcırtısından kalkan sesinden
Dağlar gümbür gümbür seslenmelidir
Düşman geldi tabur tabur dizildi
Alnımıza kara yazı yazıldı
Delik demir çıktı mertlik bozuldu
Eğri kılıç kında paslanmalıdır
Köroğlu düşer mi gene şanından
Ayırır çoğunu er meydanından
Kırat köpüğünden düşman kanından
Çizme dolup şalvar ıslanmalıdır
Köroğlu
Apalak (Bir Vuruşta Düşmanların)
Bir vuruşta düşmanların ikiye
Yarın aslanlarım derdi Apalak
Serden geçin yaraları yarayla
Sarın aslanlarım derdi Apalak
Halep'in Antep'in soyun keserim
Cehd edersem Elbistan'ı basarım
Bağdat kapısına kilit asarım
Varın aslanlarım derdi Apalak
Hersinen mi geldin hey beyin oğlu
Zennettin Hasan'in kolları bağlı
On beş oğlun vardı başları tuğlu
Yürün aslanlarım derdi Apalak
Ordu geldi karşımıza düzüldü
Alnımıza kara yazı yazıldı
Yekbıyık vuruldu ordu bozuldu
Kırın aslanlarım derdi Apalak
Dadaloğlu'm söylemezdin hileyi
Alişanlı beyi buldu belayı
Vurup da düşürdü Halit Köle'yi
Vurun aslanlarım derdi Apalak
Dadaloğlu
Avşarların Tecirlilerle Kavgası
Elbistan Ovasına bir aslan geldi
Ecelin ağzına geliyor Çerkez
Aldı mızrağını çıhdı meydana
Bel ver Danac'oğlu varıyor Çerkez
Daha ilk kavgası bulman mahana
Tahım goyduh Gader Hüyü'nden Cehan'a
Gazın derneğe dayanır mı saltana
Seçip kılavuzunu vuruyor Çerkez
Anası Torun babası Hall'İbrahim Bey oğlu
Verin yalman mızrağını eline uçları tuğlu
Babalı boynuna Murat Bey Hall'oğlu
İki bayşın hökmünü de veriyor Çerkez
Sizde yok muydu Firek barıdı
Yitirmiş Tecirli'yi arar Cerit'i
Unutdun mu gavah boylu Halıd'ı
Geçmiş gün hayfını alıyor Çerkez
Der Dadal'ım der de hiliye gitme
Gözünle gördüğünü Hak inkar etme
Baban Koca Topuz'un hakkın unutma
Doldurup veriyor Çerkez
Dadaloğlu
Cerid'in Göçü Üğründü Geldi
Cerid'in göçü de üğründü geldi
Avşar'ın gafleti sinemi deldi
Gözü kanlı yiğit komadı kırdı
Boz Kartal'a pay pay oldu ölümüz
Cerid'in uyluğu duruyor atta
Avşar'ın hopuru var Yarsuvat'ta
Biz bu öğüt ile kurtulmak dertte
Nerde kaldı akıllımız delimiz
Dadaloğlu bu iş böyle olmadı
Akıllımız delimize uymadı
Bre Cerid burda yerin kalmadı
Urumeli Kırşehir'dir yolunuz
Elem Geldi Elde Değil Gaziler 1
Elem geldi elde değil gaziler
Akar gözüm yaşı çağlar ne deyim
Sağ selamet geçticeğim Binboğa
Sual eyler benden dağlar ne deyim
Deh bire deh bire nazlı kır atım
Yarsuvat'ta kaldı atım pusatım
Gelinler dul kaldı yavrular yetim
Gelir babam diye ağlar ne deyim
Elde gezer çok yiğitin cıdası
Kara geldi bin iki yüz senesi
Koc'Aslan Kenan'ın Elif anası
Çıkar yollarımı bağlar ne deyim
Gelin yarenlerim yanıma gelin
Beni sağ komayın bir kılıç çalın
Sekiz yüz çadırda sekiz yüz gelin
Al çıkarır kara bağlar ne deyim
Der Dadal'ım yoramadım düşleri
Dikemedim şehidime taşları
Yarsuvat'ta olup bitenleri işleri
Sual eyler benden sağlar ne deyim
Dadaloğlu
Gitti Cerit Gitti Gider Avşarlar
Gitti Cerit gitti gider Avşarlar
Gider oldu namusumuz arımız
Kavga kuruldu da kılıç çalındı
Hey ağalar nere vardı yarımız
Ağamız da çadırını tutardı
Kabudunu dal boyuna atardı
Her birimiz bin atlıya yeterdi
Dövüşerek ölemedi varımız
Dadaloğlu'm şu dağlara varınca
Korkarım yurtları ıssız kalınca
Saçılıp da Binboğa'ya konunca
Yaylalara dokunmazdı serimiz
Dadaloğlu, Yaşamı ve Şiirleri, Öner Yağcı, İleri Yayınları, No.108, Birinci Basım, Ekim 2006, s.113
Karadağ Koçaklaması
Karadağda asker sesi geliyor
Ordu hücum etmiş Kars'ı alıyor
Korkudan düşmanın ödü çatlıyor
Vurun evlatlarım Allah aşkına
Şehit olanımız cennet köşküne
Atın aslanlarım Allah aşkına
Şehit olanımız cennet köşküne
Kars'ın kalesinde Aktaş gölünde
Asker ilerliyor gümrü yolunda
Halit Paşa önde tüfenk elinde
Vurun evlatlarım Allah aşkına
Şehit olanımız cennet köşküne
Atın aslanlarım Allah aşkına
Şehit olanımız cennet köşküne
Halit Paşa der ki durmayın atın
Düşmanın da kökü gelsin büsbütün
Bozulmuş ordusu kaçıyor tutun
Vurun evlatlarım Allah aşkına
Şehit olanımız cennet köşküne
Atın aslanlarım Allah aşkına
Şehit olanımız cennet köşküne
Aşık Cevlani
Sarıkamış
Halit Paşa destanından alıntıdır.
Koçaklama
Yiğitlerin bir bir görün boyunu
Arslana benzeyen güzel huyunu
Aldı birincilik Kars'ın oyunu
Onlara her zaman sahabet ister
Hepsi de eşsizdir sıradağ gibi
Urbalar nakışlı bahar bağ gibi
Ebedi sönmeyen bir çırağ gibi
Ayrı gayrı yoktur tek millet ister
Bu Dursun Cevlani Akyar köyünden
Irkımız ayrılmaz arslan soyundan
Kurtulmak istersek bu harb oyundan
Şahı Merdan gibi keramet ister
Aşık Cevlani
Karslı Halk Ozanı Aşık Dursun Cevlani (Milli Kültürümüzdeki Yeri), hazırlayanlar Fikret Cevlani ve Halil Kaya, Ankara, 1999, s. 48.
Kozanoğlu İle Necip Paşa
(Necip Paşa)
Yozgat tarafından çıktı bir paşa
Avşar'ınan Kürt'ü yaktı ateşe
Dövüşün dövüşün çıkaman başa
Sen de gönlünle gel ey Kozanoğlu
(Kozanoğlu)
Kozanoğlu'yum ben sırta kaçarım
Ağzımdan burnumdan köpük saçarım
Bir varırsam bin taneni biçerim
Beri gel hasmını gör Necip Paşa
(Necip Paşa)
Sen bir boz ağaçsın ben yeni balta
Dövüşün dövüşün sen giden alta
Boynuna takarım demirden halka
Sen de gönlünle gel ey Kozanoğlu
(Kozanoğlu)
Kozanoğlu'yum ben okur yazarım
Atamdan dedemden serbest gezerim
Bir varırsam bin taneni ezerim
Beri gel hasmını gör Necip Paşa
(Necip Paşa)
Askerim çekerim dağın ardına
Seni yakarım da ateş oduna
Öldürür de arp'ekerim yurduna
Sen de gönlünle gel ey Kozanoğlu
Dadaloğlu'nun Hayatı Hakkında Tespitler