Kolera Günlerinde Aşk Hakkında ve Özeti Gabriel Garcia Marquez

03.04.2020

 
 
Kolera Günlerinde Aşk  Gabriel Garcia Marquez
 
Kolera Günlerinde Aşk adlı roman 1982 yılında Nobel Ödülü kazanmış olan Kolombiya’lı yazar Gabriel Garcia Marquez’in aşk konulu bir romanı olmaktadır.
 
Gabriel Garcia Marquez, “Yüzyıllık Yalnızlık”  ve “Kolera Günlerinde Aşk “  adlı romanları ile önemli bir hayran kitlesi kazanmış ve akabinde de sözü edilen bu romanları ile Nobel Edebiyat Ödülünü de almıştır. 
 
Yüzyıllık Yalnızlık ,  Kırmızı Pazartesi  ve Yaprak Fırtınası  gibi eserleri ile Türk okurları tarafından da çok sevilen bir yazar olan  Gabriel Garcia Marquez ' Kırmızı Pazartesi, adlı romanında çocukluk yıllarında yaşadığı bir kasabada, herkesin işleneceğini bildiği halde kimsenin önlem alamadığı ve hiç bir şey yapmadığı farklı bir namus cinayetini konu edinirken, Yüzyıllık Yalnızlık  adlı eserinde de yine  serini   kendi biyografisi ve çocukluk anılarından  söz etmiştir.
 
Kolera Günlerinde Aşk  adlı romanda ise  başlayan ama devamı gelmeyen bir aşk başlangıcı sonrasında  terk edildiği Sevgilisini bir ömür boyu umutla bekleyen,  kavuştuğu anda da bu defa kolera ile karşılaşan bir adamın bekleyişi ve aşkını anlatmaktadır.  
 
Kolera Günlerinde Aşk
 
Florentino Ariza , Lorenzo Daza’nın evine elli üç yıl yedi ay on bir gün önce  yazılmış bir telgraf götürür. Lorenzo Daza’nın evindekiler iyi bir haber getirdiği için sevinçle karşılanır.  Telgrafı teslim ettiği evdeki kız annesine Annesine kitap okumayı öğretmektedir ve Florentino Ariza ismi Lorenzo Daza olan bu kıza ilk görüşte âşık olur.
 Adam kısa bir süre sonra o kızın evini gören bir bahçede her gün saat iki de elinde kitap oturmaya başlamıştır. Asıl amacı o kızı görebilmektir. Bir müddet sonra Lorenzo Daza’ da adamı fark etmeye başlamış aynı saatlerde bahçeye çıkmaya başlamıştır.
Bir gün Florentino Ariza bu kıza  bir mektup göndermeye karar verir. Lorenzo Daza’da ona bir cevap göndermiş  “mektupla tekrar cevap vereceği güne kadar beklemesini ve  o zamana kadar da buraya gelmemesini “ istemiştir.  Florentino Ariza ,  bu isteğe uygun davranmış ve uzun bir süre bu kızdan gelecek  mektubu beklemiştir. Lakin beklenen mektup gelmeyince artık dayanamayarak kızın bahçesine gider.  Ama bu defa da kızın babası durumu fark etmiş ve kızını bu adamdan uzak tutmak için kızı Lorenzo’yu  çok uzak bir yere göndermeye karar vermiştir.
Lorenzo Daza ‘da babasının bu isteğine uymak zorunda kalmıştır. Fakat gönderilmeden önce de saçından bir tutam kesip ı Florentino Ariza ‘nı adresine göndermiştir.  Üstelik gönderildiği yerin adresini de bu gönderi içinde yazılmıştır.
Bu aşk bu defa karşılıklı çekilen telgraflar ile daha da bir şiddetlenir.  Bir gün Lorenzo Daza artık geri döneceğini bildiren bir tegraf yollamıştır. İki aşık buluşma günleri üzerinde de anlaşırlar.  Florentino Ariza bu kavuşma gününü heyecanla beklemektedir.  O gün gelmiş,  adam ile kız ilk defa buluşmuştur. Fakat bu buluşma Florentino Ariza için büyük bir yıkım olmuştur.  Çünkü kız hayalinde büyüttüğü Florentino Ariza  ‘yı yakından tanıyınca büyük bir hayal kırıklığı yaşar. Çünkü bu adam oldukça silik bir kişilik taşımaktadır. Lorenzo bu buluşmadan sonra bu adamın evlenmek hayalini kurduğu adam ile hiçbir akasının olmadığına karar vermiş ve bu adam ile evlenemeyeceğini anlamıştır.
Böylece kız açısından bu aşk sonlanmış olur. Fakat bu kız  bu adama kafasından geçenleri yansıtmamış böyle bir karar aldığını da ona belli etmemiştir. Bu aşk kız açısından sonlanır, fakat adam açısından  sonu olmayan bir bekleyişe dönüşür.
 
Lorenzo  Daza ,  bir müddet sonra kolera olmuş  ve Doktor Juvenal Urbino ile tanışmıştır.  Tedavisi sırasında bu doktor Lorenzo  Daza’yı çok beğenmiştir.  En sonunda bu Doktor, Lorenzo’yu tedavi eder ve Lorenzo ile de evlenmiştir.
Bu evlilik bir aşk evliliği değilse bile her ikisi de bu evliliğe saygı duymaktadır.  Bu arada Florentino Ariza, aşkını sürdürmekte Lorenzo’ya zama zaman mektuplar yazarak onu beklediğini belli eden haberler vermektedir. Lorenzo artık evli bile olsa adam  halen umut içindedir.
Onların evliliği süresince Florentino Ariza , Lorenzo  Daza’yı sevmeye  ve beklemeye devam  eder.  Lorenza , aşkına  cevap vermese de o adam aşkını ilan etmeyi  ve sevdiği kadını beklemeyi sürdürmüştür. Florentino Ariza  başka kadınlar ile de bzı gönül işleri yaşasa da  akı hep Lorenzo’dadır.
Nihayet Lorenzo’nun doktor kocası da ölmüştür. Bunun üzerine Florentino Ariza , Lorenzo ‘nun evine giderek ona olan aşkının devam ettiğini söyler. Lorenzo ise ona çok sinirlenip onu  evinden de kovar . Florentino Ariza , bıkmadan usanmadan iki yıl boyunca her gün Lorenzo’ya mektup göndermeye başlamıştır. En sonunda yeniden Lorenzo’nun evine gitmeye  karar verir. Lorenzo da artık yumuşamış her Salı günü Florentino Ariza ile buluşmaya başlamıştır.
Lorenzo Daza, yıllar önce verdiği kararın çok yanlış bir karar olduğunu da anlamıştır.  Florentino Ariza ile on bir gün sürecek bir gemi yolculuğu yapmaya karar verirler.  Bu yolculuk ile aşkları yeniden alevlenmiştir.  Fakat artık ikisi de bu gemide koleraya yakalanır. Ölümleri çok yakındır.  Florentino Ariza kaptanın yanına giderek gemiye Sarı bayrak çekilmesini ister.  Sarı bayrağın anlamı şudur. Gemide kolera var gemiye kimse gelmesin
 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar