07.09.2015
Münevver Ayaşlı
Münevver Ayaşlı
Münevver Ayaşlı ( D. 1906 Selanik, Ö. İstanbul 1999)
Son “ Osmanlı aristokratlarından gazeteci hatırat ve roman yazarıdır.
Tam adı Hatice Münevver Ayaşlı’dır. 1906 yılında Selanik’te doğdu. Babası Ali Rıza Paşa’nın oğlu Miralay Mustafa Tayyar Bey’dir. [1]Annesi ise Hüsrev Paşa'nın yetiştirdiği ve eğittiği 40 kölesinden biri olan Çerkez Abdi Paşa'nın kızı Hayriye Şerife Hanım’dır.[2]
Asker olan babasının görevi nedeni ile ailesinin gitmiş olduğu Selanik’te doğdu. Kendisini “Selanik’te doğmuş bir Konya Türkmenlerinden bir Türk” olarak tanıttı. O yıllarda Mustafa Kemal ile de tanıştı. Selanik’in düşmesi ile henüz dört yaşında iken ailesi İstanbul’ a taşınmak zorunda kaldı. Babasının askerlik görevi nedeni ile henüz sekiz yaşında iken Halep ‘e taşındılar. ilköğretimine iki yıl Halep’te sonraki yıllarda 13 yaşına kadar Beyrut’ta devam etti. Halep’te iki yıl görev yapan babası Beyrut’a tayin edilince ilköğretimini Beyrut’ta devam ettirmek zorunda kaldı. Beyrut’ta Fransızcayı öğrendi. 1919 yılında annesi ile Almanya’ya gitti. Bir yıl sonra yeniden yurda döndü. Alman Okulu ve Fransa'da College de France ile Şark Dilleri Okullarında okudu. Arapça ve Farsça öğrendi. [3]Babasının Tütün İdaresinde Reji Müdürü olması nedeni ile Diyarbakır’a göçtüler.[4]
Ünlü şarkiyatçı Massignon'dan tasavvuf dersleri aldı. Hacı Bayram Veli ve tarikatına gönülden bağlı oldu “Zira bütün Piran′a çok bağlı olduğum gibi Hacı Bayram-ı Veli′ye (k.s.) ve onun ikinci halifesi olan Ayaşi Bünyamin-i Veli′ye (k.s.) çok bağlıyımdır”[5]
Babası Diyarbakır’da Reji İdaresi Müdürü iken Ankara’da görevli olan abisinin yanına kalarak kendine iş aradı. Bir Alman şirketinde çalışmaya başladı. Bu Alman şirketinin Ankara’da verdiği baloda Viyana Büyükelçisi SADULLAH PAŞ’nın oğlu, Nusret Sadullah Bey ile tanıştı. Nusret Bey’in sayesinde Hariciye Vekâletinde işe başladı.
1930 yılında Viyana Büyükelçisi Tanzimat Dönemi’nin hazırlayıcılarından olan devlet adamı ve şair Sadullah Paşa'nın oğlu Nusret Bey ile Hariciye Vekâlet’inde memur olarak çalışırken evlendi. Soyadı kanunu çıktıktan sonra 1934 yılında Ayaşlı soyadını aldı. Kocasının Çengelköy'deki muhteşem Sadullah Paşa yalısında ikamet etmeye başladı. “Yalıda elektrik ve su olmadığı gibi bazı ailevi problemleri de vardı.. Nusret bey, yalıya iyice yerleşmek istiyor, fakat Münevver hanım yalının beddualı olduğuna inanmaktaydı.” [6] SADULLAH PAŞA , sefir olarak bulunduğu Avrupa'da geçirdiği bir buhran “ Alman hizmetçisi olan bir kadınla yaşadığı aşkın duyulacağı yüzenden girdiği bir bunalım “ sonucu Viyana'da canına kıymış,[7] yurda geldiği yıllarda nadiren kalabildiği bu meşhur yalı oğullarına kalmıştı. Sadullah Paşa‘nın büyük oğlu Asaf Bey de intihar etmiş, küçük oğlu ise Almanya'da bir akıl hastanesine yatmak mecburiyetinde kalmıştı. Yalıda kalan Necibe Hanım ve kızı Nazlı Hanım'ın dört çocuğu da bir türlü hastalıktan kurtulamamaktaydı. Bu nedenlerle Münevver Hanım, bu yalıda yaşamak istemiyordu. Bu yüzden Teşvikiye'de geniş bir apartman dairesi tutup oraya yerleşmişlerdi. Fakat Nusret Bey, 1936 yılında Beylerbeyi İskele Caddesinde eski bir yalı satın almış ve o yalıyı yeniden inşa ettirmiştir. Münevver Hanım ile Nusret Bey bu yalıya taşınmışlardı. Yıllarda eşi Nusret Bey ile kendi çevresinde Abdülhak Hamit Tarhan , Yahya Kemal Beyatlı, Necip Fazıl Kısakürek, Asaf Halet Çelebi , İsmail Hami Danişment, Mithat Cemal ile ressam Namık İsmail gibi pek çok şair ve sanatçı vardı.
Bu muhteşem yalıda her şey çok güzel gidiyorken 1942 yılında annesi Hayriye Hanım'ı, 1944 yılında ise eşi, Nusret Bey’i kaybetti. Eşini kaybettikten sonra 1947 yılında yazarlığa ve gazeteciliğe başladı. Yeni İstanbul gazetesinde gazeteciliğe başlayan Münevver Ayaşlı “Merak” başlığıyla günlük hayatını ve hatıralarını yazmaya başlamıştı.[8] Ünlü doğu bilimci Massignon ile tanışarak ondan Farsça ve tasavvuf dersleri aldı.
Hac’a gidip geldikten sonra yakın çevresinde Hacıanne olarak anılmaya başlayan Münevver Ayaşlı’nın çocuğu olmadığı için Hasan adında bir çocuğu evlatlık almış, ona soyadını da vermişti. Kurmuş olduğu Ayaşlı Vakfı'na ait olan bu yalısında 56 yıl boyunca yüzlerce kişiye tezhip, ebrû, tasavvuf musikisi ve Mesnevî dersleri verdirmiş olan Münevver Ayaşlı buna benzer çok sayıda kültürel faaliyetle imza attı. İstanbul Vefa semtinde İlim Yayma Vakfı'nın kurucularından birisi olmuştu.
Osmanlının yıkılış ve Türkiye Cumhuriyeti' nin kuruluş günlerine dair ilginç anılarını ve saptamalarını zarif bir üslup ile dile getirdi. 1984’te Türkiye Yazarlar Birliği Üstün Hizmet Ödülü'nü aldı. Yeni İstanbul, Sabah ve Yeni Asya gazetelerinde günlük yazıları çıkan Ayaşlı’nın romanları bu yayın organlarına tefrika edildi. Kocası ve kayın pederinden kalan Beylerbeyi Vapur İskelesinin yanında bulunan zarif yalısında yaşadı. Münevver Ayaşlı, 20 Ağustos 1999 Cuma günü vefat etti.
Ölümü sonrasında adını yaşatmak için “Üsküdar Gençlik ve Eğitim Merkezleri çatısı altında kurulan Bilgi Evleri Çocuk Akademisi'ne Münevver Ayaşlı adı verildi”.
EDEBİ YÖNLERİ
Hem annesi hem kayınpederi Sadullah Paşa, hem de eşi Nusret Sadullah Bey sayesinde Osmanlı sarayına, saray adetlerine ve saray kültürüne hâkim olmuştu. Bu kültür ve ortam içinde yetişmiş olmasından dolayı sarayda pek çok kişiyi de tanımış oldu. Tüm bu birikimlerini eselerinde ve anılarında kullandı.
Özellikle "İşittiklerim, Gördüklerim ve Bildiklerim “ adlı anı kitabında Osmanlının yıkılış günlerinde şahit olduğu portreler ve olayları hakkında ilginç anılarını kaleme aldı.
Yeni İstanbul, Sabah ve Yeni Asya gibi gazetelerde yazarlık yaptı. İstanbul Vefa Semtinde bulunan” İlim Yayma Vakfının " kurucuları arasında yer aldı. Kitaplarında ve anılarında devrin mühim simaları ve eserleri hakkında ilginç ve kitaplarda bulunmayan bilgiler verdi. Necip Fazıl ve Abdülhak Hamid’le dostluk kuran Münevver Ayaşlı, İsmail Hami Danişmend’in evinde gerçekleştirilen şiir ve edebiyat toplantılarının da müdavimi olmuştu. [9]Ölümünden sonra Üsküdar Gençlik ve Eğitim Merkezleri çatısı altında kurulan Bilgi Evleri, Çocuk Akademisine Münevver Ayaşlı adı verildi.[10]
Pertev Bey ve Ailesi adlı roman serisinde Osmanlı’nın yıkılış günlerinden başlayarak TC’nin kuruluş yıllarında yaşanan sosyal değişimleri bir ailenin dramı çerçevesinde dile getirdi. “Pertev Bey’in Üç Kızı”, “Pertev Bey’in İki Kızı”, “Pertev Bey’in Torunları” adındaki romanlarıyla, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e intikal eden bir ailenin panoramasını, olanca dramatik çizgileriyle gözler önüne serdi. [11] Eserlerinde Osmanlı kültür ve medeniyeti ile Cumhuriyetin kuruluş yıllarındaki sosyal değişimleri dile getirdi. Osmanlı’nın yıkılış, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş yılları ile ilgili hatırlarını kaleme aldı.
Eserlerinde yakından tanıdığı Osmanlı saray kültürü ve simaları hakkında detaylı bilgiler aktardı. Osmanlının son dönemlerindeki Rumeli ve Balkanların sosyal, kültürel, siyasi, etnik sorunlarını ortaya koymaya gayret etti. Osmanlının son devrindeki İstanbul’un sosyal ve kültürel detaylarını ortaya koyan, son dönem saray simalarının portreleri hakkında yazılar kalem aldı. Anıları, gözlemleri ve yaşadıklarından süzülen Osmanlı kültürü ve son dönem Osmanlı sosyal hayatı üzerine yazdıklarını Edep Yâ Hû (1984) adlı eserinde bir araya getirmişti. Haminnenin Suret Aynası (2009) adlı eserinde ise İstanbul’daki edebiyat, sanat ve siyaset dünyasından çeşitli şahsiyetleri anlattı.
ESERLERİ
Romanları:
1- Pertev Bey'in Üç Kızı (1968), 2- Pertev Beyi'in İki Kızı (1969), 3- Pertev Bey'in Torunları
Diğer Eserleri:
1- Dersaadet (1975, hatıralar), 2- Ondokuzuncu Asır (1971, tarih), 3- İşittiklerim Gördüklerim (1973, tanıdıklarının portreleri).
KAYNAKÇA
[1] https://blog.milliyet.com.tr/tarihten-portreler---munevver-ayasli/Blog/?BlogNo=164314
[2] Mustafa Aydın, Münevver hanımla bir asır, https://www.aksiyon.com.tr/ 18 Nisan 1998
[3] Dr Aslan Tekin Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları Ank, shf 2005 , shf 83
[4] https://blog.milliyet.com.tr/tarihten-portreler---munevver-ayasli/Blog/?BlogNo=164314
[5] ] https://www.timas.com.tr/yazarlar/munevver-ayasl%C4%B1.aspx?harf=&list=1
[6] Mustafa Aydın, Münevver hanımla bir asır, https://www.aksiyon.com.tr/ 18 Nisan 1998
[7] Şahamettin Kuzucular, https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/sadullah-pasa-hayati-edebi-kisiligi-eserleri/74506
[8] Dursun Gürlek, Boğaziçi’nin Haminesi Münevver Ayaşlı, https://www.gazetevahdet.com/son erişim 06.06.2015
[9] Dursun Gürlek, Boğaziçi’nin Haminesi Münevver Ayaşlı, https://www.gazetevahdet.com/son erişim 06.06.2015
[10] https://www.usgem.org/bilgi-evleri-ve-cocuk-akademileri/iletisim/munevver-ayasli-cocuk-akademisi/
[11] Dursun Gürlek, Boğaziçi’nin Haminesi Münevver Ayaşlı, https://www.gazetevahdet.com/son erişim 06.06.2015
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın