Ölü Canlar ve Özeti Gogol

24.06.2013

Ölü Canlar  ve  Özeti  Gogol


Bu Eser 24.06.2013 Tarihinde Günün Yazısı Seçilmiştir

Eser Yazımı Basımı Etkileri ve Gogol Hakkında

Ölü Canlar, Ukrayna asıllı  orta halli toprak sahibi bir ailenin çocuğu olan Kazak kökenli, Rus romancısı ve oyun yazarı Nikolay Vasilyeviç Gogol  'un ilk cildini 1842'de tamamladığı ve bitirilememiş romanıdır. Romanın konusunu, hayranı olduğu ölene kadar da sözünden dışarı çıkmadığı Puşkin tarafından önerilmiştir.[1] Üç cilt olarak tasarlanan roman aslında Dante'nin İlahi Komedya'sı örnek alınarak yazılmış [2] olan bu eserin diğer iki cildi Nikolay Gogol tarafından ölümüne yakın yıllarda tamamlanmış ancak ruh sağlığının bozulması, ölümünden evvel bizzat kendisi tarafından yakılması nedeni ile günümüze ulaşmamıştır.

Müfettiş adlı eserinde devlet memurlarının çıkarcı, bencil, ikiyüzlü, rüşvetçi ve yolsuzluk yaptıklarını ortaya koyduğu için aristokratlar ve yüksek düzey memurlar tarafından dışlanmış;  zaten ruhsal sorunları olan cinsiyet sorunları ile de boğuşan Gogol’un iyice dengesi bozulmuş , en sonunda en çok ses getiren romanı olan Ölü Canlar’ın son cildini yakmıştı. Eser bu nedenle bitmemiş olarak kaldı. [3]

Roman19. Yüzyıl Rusya’sını ustaca yergiler ve tasvirlerle anlatmıştır.  Roman Rusya’da köleliğin kaldırılmasından önce toprak sahiplerinin çalıştırdıkları köylü sayısı kadar vergi ödemek zorunda oldukları gibi devletten para da alabilmelerine olanak tanıyan bir yasanın açığından faydalanarak ölmüş köleleri satın alarak devletten para sızdıran bir sahtekârı ve yaşadıklarını anlatmaktadır. Ölülerin üzerinden devletten para sızdıran bu sahtekâr ne kadar çok ölü köle satın alırsa o kadar çok para kazanmaktadır. Bunun için olabildiğince çok toprak sahibinin yanına gitmekte, onlara kendini önemli bir insanmış gibi tanıtmakta, bu sayede de onların ikramları ile de yaşamış olmaktadır.

Roman karaktersiz, asalak bir tipin kendini önemli bir insanmış gibi tanıtabilmesi ve feodallerin yemeklerine ikramlarına ve hediyelerine sahip olabilmesi bakımından da ilginçtir.  Gogol, Rus köylüsünün acıklı hayatını ve Chichikov 'un şaşırtıcı kişiliğini ince bir mizahi yergi ile anlatmıştır. Romandaki en bariz özellik, Chichikov karakterinin başarıyla ortaya konulmuş olmasıdır.

Eser, aslında üç bölüm şeklinde yazılmak istenmiş Yazar, ikinci ve üçüncü bölümleri çeşitli sebeplerle tamamlayamamıştır.  Kimi kaynaklar, yazarın geçirdiği bir buhran sırasında el yazma nüshalarını yakmış olduğunu daha sonra da bir türlü tamamlayamadığını belirtmektedir.

Ölü Canlar, 19. asır Rus insanlarına hatta Çarlık Rusya idaresi ve anlayışına bir eleştiri niteliği taşımaktadır. Eserin sahtekar kahramanı Cicikov, ve diğer sahtekarlıkları Rus yasalarında var olan kölelik sistemi ve sosyal yaşamından esinlenilerek kurgulanmıştır. Nikolay Vasilyeviç Gogol, ülkesindeki bu çarpıklıkları, sahtekârlıkları, yasal boşlukları, eşitsizlikleri, asiller, feodaller, sıradan köylüler ve kölelerin yaşamlarındaki tezatları ortaya koyarak çözüme dönemin panoramasını başarıyla ortaya koymuş olur.  Gogol, Rusya'daki gündelik yaşamı,  sosyal tabakalar arasındaki uçurumları, yaşam standartlarında görülen adaletsizlikleri, yasalardaki boşlukları realist bir yaklaşımla ortaya koymuştur.

Romandaki olaylar zinciri Chichikov’un ölü canları toplarken her bir bölümde farklı bir ortam, farklı insanları ve karakterlerini ortaya koyması şeklinde devam etmektedir Roman. Çiçikov'un insanlarla görüşmelerini, sohbetlerini,   o insanların yaşama biçimlerini, hayata bakışlarını bir bir ortaya koyacak bir düzen içinde izlemektedir. Romandaki kişiler, tavırları, huyları, düşünceleri, yaşamları,  hangi yemekleri yedikleri, gibi pek çok detayı bizlere sunmakta kendi çağını ve insanlarını tüm ayrıntıları ile yansıtmaktadır.

Roman derebeylerinin gündelik hayatları zevkleri,  sahip oldukları köylülerle birlikte kurdukları düzeni veya düzensizliği, rüşvet alan memurların sağladığı maddi avantajları, generallerin boş  ve amaçsız hayatlarını, her fırsatı kendi lehine çevirebilecek zihniyetteki toplumsal yapıyı başarılı bir şekilde yermekte ve ortaya koymaktadır.

Ortaya çıkan bir başka durumda şudur. Gogol’un anlattığı sahtekarlık, bencillik, kurnazlık, adaletsizlik, çarpıklık eşitsizlik gibi konular günümüz insanlarında, toplumlarında ve demokrasilerinde de var mıdır? Sorusuna verilecek cevaptır. Günümüzde bunlar kalmamıştır diyemeyeceğimize göre ortaya çıkan sonuç şudur. İnsanlar, her dönem, her devir ve her türlü idarede bunları yapabilmektedir.

 Milli Eğitim Bakanlığının 100 Temel Eser arasında yer vererek öğrenci ve öğretmenlere tavsiye ettiği bir kitap olmuştur.


KONUSU

Chichikov Rusya'da şehir şehir dolaşıp, toprak sahiplerinin malı olan kölelik yapan köylüleri satın almaktadır. Ancak istediği köylüler yaşayan köylüler değil aksine kölelik yaptıktan sonra ölmüş olan köylülerdir. Chichikov Rus topraklarında dolaşarak ölmüş serflerin kayıtlarını satın almakta, bu ölmüş canların listesini hükumete verip, onları canlıymış gibi göstererek  toprak ve para sahibi olmaktır. Yasaların bu açığını fırsata dönüştüren Çicikov kurnazlık yaparak para kazanmanın ötesinde toprak sahiplerine kendisini çok önemli bir adammış gibi tanıtarak onların ziyafetlerine gitmekte, ikram ve hediyelerine de nail olmaktadır.  Chichikov Rusya'daki feodallerin mülklerini dolaşırken, toprak sahiplerinin zenginlerin rüşvet alarak zengin olan memurların,  başıboş ve uyuşuk generallerin yanlarına uğramakta onların hayatlarını, zevklerini gündelik yaşmalarını aktarmış olmaktadır. Yazar bu sayede ülkedeki çarpıkları, toplumun çürümüşlüğünü de komik bir yergi şeklinde  bizlere de sunmuş olur.

KİTABIN ANAFİKRİ :

19 yy ın Rusya’sında toprak sahipleri, memurlar ve generaller rüşvet almaya, sahtekârlık yapmaya yatkın, dedikoduyu seven,  boş kafalı, üretmekten ziyade tüketmekle ve eğlence ile vakit geçiren insanlardır.  Sahtekârlar ne kadar usta olursa olsunlar, kanunlara uygun gözüken sahtekârlıklar da yapmış olsalar bile eninde sonunda sahtekârların yaptığı işlerin foyası ortaya çıkacaktır.

Tatlı dilli, güler yüzlü eğitimli salon adamları görüntüleri altında sahtekâr bir ruh taşıyanlar ve tüm bunları gerçek olmayan intibalar oluşturmak için düzenleyenlerin foyası eninde sonunda ortaya çıkacaktır. Ya göründüğümüz gibi ya da olduğumuz gibi görünmeli, en sonunda bizi rezil edecek alnımıza damga olacak sefil işler ve düşüncelerden uzak durmalıyız.

ZAMAN

Romandaki olaylar 19 yy daki Çarlık Rusya’sında geçmektedir. Henüz kölelik kalkmamış Ülkedeki feodaller, Generaller ve rüşvet alan memurlar oldukça etkin konumda iken köylüler ve sıradan insanlar bu derebeylerin,  asillerin, zenginlerin, Generallerin ve yüksek düzeydeki memurların kölesi durumundadır.  

MEKÂN

Olaylar Rusya’nın pek çok yerinde geçmekte olduğundan olayın mekânı Rusya’nın her yeridir demek mümkün olmaktadır.

 

ANLATIM TEKNİĞİ İLE DİL VE ÜSLUP

Çeviri bir eser olduğu için romanın Rusça yazılmış metni hakkında yorum yapmak yanlış olacaktır. Buna mukabil çevirmenden yansıdığı kadarı ile romanın anlatımında mizahi unsurların da bulunduğu, anlatımda kara mizah denilebilecek esprili ve yergili bir dilinin olduğu söylenebilir.

Roman,   olayları gözleyen, izleyen takip eden ve betimleyen gözlemci bir bakış açısıyla anlatılmıştır. Anlatıcı vakaların dışında kalan,  olayları dışarıdan gözlemleyerek anlatan  üçüncü tekil bir şahıstır.

Ölü Canlar Kahramanları (Kişileri)

Pavel İvanovich Chichikov: Romanın ana kahramanıdır. Dolandırıcılığı, maceraperestliği ile dikkati çekmektedir. İnsanların inandığı, sevdiği, sevimli bir kişidir.

Korobochka Anne: Başka bir toprak sahibidir. İhtiyar, saf bir kadındır. Fakat malikâneyi bütün ustalığıyla yönet­mektedir.

Manilov: Chichikov’un çalıştığı toprak sahiplerinden bi­ridir. Silik şahsiyetli, etkisiz, kendi hâlinde biridir.

Nozdryev: Toprak sahiplerinden diğeridir. Kumarbaz, sarhoş, yalancı ve kaba bir insandır.

Sobakevich: Toprak sahibidir. Kaba, iri yapılı bir tiptir. Plevshkin: Aşın derecede cimri diğer bir toprak sahibidir. Selifah, Petrushka: Chichikov’un hizmetçileridir.

 

Ölü Canlar Özeti [4]

N… kentindeki bir hana güzel, küçük, yaylı bir araba ile bir yolcu gelmiştir.  Gelen bu kişi  Pavel İvanoviç ÇİÇİKOV’dur. Bu kişi kendisini danışman, çiftlik sahibi ve iş için yolculuk eden biri olarak tanıtmaktadır.  Kendini üniversite danışmanı olarak tanıtan bu adam kentin ileri gelenleriyle tanışıp, vali, polis memuru, yargıç, savcı, çiftlik sahipleri vs. gittiği her yerde kendini görgülü bir salon adamı olarak göstermektedir.  Katıldığı her konuşmada ilgi çekici sözler söylemeyi becerebilen bilgili bir insan görüntüsü vermektedir.

İnsanların zaaflarını hemen kavrayan ve onlara duymak istediği tatlı sözleri söylemeyi iyi beceren bu adam bu tavırları ve görüntüsü sayesinde toplantılara, yemeklere davet edilmesini sağlamakta ve hoşça vakit geçirmektedir. Diğer insanları överek, kendini farklı bir şekilde tanıtmakta, varlıklı ve soylu insanların gü­venini kazanmaktadır.  İlk önce önce çiftlik sahibi Manilov ile Sobakeviç ile yakın ilişkiler kurmuş onların evlerine ziyarete gitmiştir. Manilov’un çiftliğinde Manilov ailesi üzerinde çok iyi izlenimler bırakmayı başarmıştır. Manilov’un ziyafetinden sonra Manilov ile odaya geçip konuşmaya başlarlar. Chichikov Manilov’a  kaç kölesi olduğu, son sayımı ne zaman verdiğini, kaç kölesinin  öldüğünü sormuştur.

Manilov, ölen kölelerin sayısını bilemediğinden ve çok sayıda kölesi ölmüş olduğundan bu sorudan dolayı çok şaşırmıştır. Manilov ölen kölelerin tam sayısını ve listesini neden istediğini sorunca Chichikov ne diyeceğini şaşırarak “ Ölen köylü kölelerini satın almak almak istediğini söyler. Manilov bu teklif karşısında afallamış ama dostu Chichikov’un teklifini çok anlamsız ve gülünç bulduğu halde kabul ederek ölmüş kölelerinin evraklarını küçük bir meblag üzerinde anlaşıp satarak Chichikov’a vermiştir.

Chichikov’un köle satın almış olması kentte çok yankı bulmuş, birçok tartışmaların ve yorumlarının ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Herkes topladığı belgelerle onun Ukrayna’daki çifliğinde çalışacak işçi aradığını zannetmektedir. Hâlbuki Pavel Ivanovich Chichikov, Rusya’yı karış karış gezerek son nüfus sayımında ölen “ölü canların” ölüm belgelerini satın almakta; bu belgeleri toplayarak mevcut olmayan mülkleri rehine koyarak karşılığında para almakta olan bir sahtekârdır. Top­rak sahipleri de bu alışverişten memnundur. Onlar ise ölmüş kölelerinin belgelerini satarak Chichikov’dan küçük bir miktar da olsa gelir elde etmiş olmaktadırlar.

Chichikov uğradığı yerlerde yöredeki gerekli kimseler ile hemen dostluk kurmakta, şehir veya kasabanın ekonomik durumu, toprak sahiplerinin kimlik bilgilerini, devlet memurlarının özelliklerini ve ölü canların sayısını öğrenip harekete geçmektedir.  Kendisini tatlı dilli her konuda az çok bilgisi olan Üniversite mezunu, önemli görevlerde bulunmuş olan bir salon adamı gibi tanıttığından halk, onu önemli ve zengin bir kişi zannetmektedir. Sevimliliği ile yarattığı bu imaj ile tatlı dili sayesinde kısa sürede zenginlerin de güvenini kazanmakta ve onlardan istediği ölü canların belgelerini satın almaktadır. Böylece varlıklı ailelerin evlerine davet edilip, ikramlarına sahip olmakta ve onların yaşantısına şahit olmaktadır. .

 Kentteki insanlar iyi kalpli, konuksever insanlardır. Onlarla yemek yiyen, Whist oynayan Chichikov onların dostu olmuştur. Chichikov kentte o kadar sevilmiştir ki ayrılıp gitmek içinden gelmemektedir.  Gittiği her toplantıda  “bizimle bir haftacık daha kalın, Pavel İvanoviç” gibi sözlerle karşılaşmaktadır. Üstelik kentteki bayanları üzerinde bıraktığı etki çok daha çok daha şaşırtıcıdır. Kadınlar nerde görse onun başında toplanmaktadır. Valinin kızı ile evleneceği dedikoduları bile ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu kentte katıldığı son toplantı olan Vali’nin balosunda kadınlar yine başına toplanmışken “ Bir haftacık daha kal “ diye ona mektup yazan bayanın kim olduğunu kadınların yüzlerinden anlamaya çalışırken kötü bir sürpriz yaşanır. Salona giren toprak sahibi Nozdriev “ Chichikov’un çok aptal bir insan olduğunu çünkü ölü can satın aldığını “ haykırmıştır. Herkes Chichikov’un valinin kızını kaçırmak için bunları yaptığını düşünmeye başlamıştır. Erkekler, sadece ölü canlarla; kadınlar ise sadece valinin kızının kaçırılmasıyla ilgilenmektedir. Bazıları Chichikov’un casus, hat­ta Napolyon Bonapart’ın ta kendisi olduğunu düşünmektedir. Bütün şehir Chichikov’un ölü canları toplamasının nedeni hakkında dedikodusu ile uğraşır hale gelmiştir.  Chichikov bu olanları  öğrenince hemen bu kenti terk eder ..

 Rusya’nın uçsuz bucaksız topraklarında dolaşırken hayran olduğu bir çiftlik görerek çiftlik sahibi ile tanışmak için evine gider. Çiftlik sahibi Tientietnikov’dur. Tientietnikov’yüksek okul mezunu, bir süre devlet memurluğu yapmış sonra da bu görevinden ayrılarak çiftlik kurmuş bir adamdır. Toprağını köylülerle paylaşmış, aldığı eğitimle köylüleri eğitmiş, daha fazla verim elde etmek için çabalayan, onlara mümkün olduğunca iyi davranmaya çabaladığını anlatan bir adamdır. Ancak gün geçtikçe verim düşmüş, köylünün davranışının değiştiğinden. her şeyden elini eteğini çekmiş olduğunu söylemektedir. Chichikov’u çok seven Tientietnikov ona bu hayattan sıkıldığı için bir müddet kendisinin yanında kalmasını, teklif eder. Bu teklifi kabul eden Chichikov tez elden çevre çiftlikleri gezerek çiftlik sahipleri ile tanışmaya ve onların elindeki ölü canların belgelerini satın almaktadır. Tek hayali  bir çiftlik sahibi olmaktır. Gittiği yerlerdeki çiftlik sahiplerinin eğitimli ve işten anlayan insanlar olduklarını gözlemlemekte, söylenenleri tutmakta,  bu konular üzerinde geceler boyu sürecek tartışmalara girmektedir. Çünkü çiftlik kurduğunda bu bilgiler ona da lazım olacaktır.  Ölü can almaya devam etmekte ancak bu ölü canlarını yaşıyor gibi göstermeyi de ihmal etmemektedir. Bu yolculuklar sonrası çok karlı çıkmış, 300 bin Ruble kadar da bir servet elde etmiştir.

Fakat  yaptığı bu işler işler maliye memurlarına, valiye ve hatta prense kadar gitmiştir. Prens tarafından hapse atılır. Arkadaşı Murazov ona yardım edeceğini söyler ancak bunun karşılığı olarak bütün kötü alışkanlıklarından vazgeçmesini ister. Ç isteği kabul eder. Murakov etkin bir adamdır ve Prens ise hiç istemediği halde Murakov’u kıramayarak Chichikov’u serbest bıraktırmıştır. Ancak rüşvet, ahlaksızlık ve dolandırıcılık ülkede almış başını gitmiştir. Bu olayların ve sahtekârlıkların yaygınlaşması üzerine Genel vali tüm memurları toplantıya çağırarak: şöyle bir konuşma yapar:  “Sahteciliğin hiçbir ceza, önlem ve yaptırım ile ortadan kaldırılamayacağını bilirim. Çünkü sahteciliğin kökleri ruhumuzun ta derinliklerine kadar sokulmuş ve rüşvet alma, olağan bir hak durumuna girmiştir. Düşman karşısında nasıl silaha sarılmışsak, namussuzluk ve sahteciliğe karşı da ayaklanmamız gerektiğini herkes anlamadıkça kötülükleri ortadan kaldırmamıza olanak yoktur ...”

 

KAYNAKÇA


[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Ölü_Canlar

[2] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/gogol-hayati-edebi-kisiligi-eserleri/147547

[3] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/gogol-hayati-edebi-kisiligi-eserleri/147547

[4] Nikolay Vasilyeviç Gogol: Everest Yayınları  Çevirmen:  Erol Güney-Melih Cevdet Anday, 2009

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar