Sîb
Osmanlıca yazılışı: Sîb: سيب
Sîb سيب, Farsça kökenli bir sözcüktür. Sözlük anlamı ile Türkçede elma ve “ suyun aktığı yer “ anlamına gelir. Farsçadaki “sîv “sözcüğü de elma anlamındadır. Siv, sîb ve elma sözcüklerinin Arapçadaki karşılığı ise tuffāḥ sözcüğüdür. Siv, sîb ve tuffah sözcükleri elma anlamı ile Osmanlıcaya da girmiştir.
Elma anlamına gelen sîv, sîb ve tuffah divan şiirinde sevgilinin yanağı uüüz ( çehresi ) ve gabgabına benzetilir. Sevgilinin çenesi, yanağı, gabgabı yani gerdanı elmaya teşbih edilir. ( bkz Gabgab Nedir Şiirlerde Sevgilinin Gerdanı ) Halk şiirimizde de sevgilinin yanakları kırmızı renginden dolayı elmaya benzetilmiştir.
sîb-i zenahdân : sevgilinin elmayı andıran çenesi
Ol kadd ii zenahdân u leb eyler beni hayrân
Kim serv-i sehî meyvesi sîb ü rutab olmaz Karamanlı Nizamî
Hergiz almaz ‘aynına ol gabgabı elma gibi
Yüzüñi biñ kez sarardursañ eger ayvâ gibi Ravzi Hayatı ve Edebi Yönü ( Edincik- 16. Yy )
Dilâ gam çekme çâh-ı gabgab-ı cânânda kalmazsın
Virüp la‘line cân borcın çıkar zindânda kalmazsın Nevizade Atai - Atayi- Şiirleri
Gördi ki kendüden bih olur gabgab-ı habîb
Bu gayret ile kendüsin asdı nihâle sîb EMRÎ ( D. Edirne?, Ö. Edirne 1575 )
Sâk u sürîn ü gabgab u leb meşrebimcedir
Ser-tâ-be-pây hâsılı heb meşrebimcedir Nedim Şiirleri
Ruh-i dildâr ile hem-renk olur tüffâhı söyletsen
Lebinden dem urur ey bâğban akdâhı söyletsen Bayburtlu Zihni