Tesbi'
Osmanlıca yazılışı: tesbi’ : تسبیع
Tesb’i sözcüğü Arapça kökenlidir ve yedili, yediğen yedi anlamlarında sözcükler üretilen ( seb') kökünden gelmektedir.
Bu nedenle yedili, yedi kısımdan meydana gelen, yedigen anlamlarını [1] taşıyan müsebba' مسبغ sözcüğü ile aynı kökten gelmektedir.
Müsebba ile tesbi’ edebiyatta her bendinde yedi dize bulunan divan şiiri şekline denmektedir. ( bkz Müsebba Tesbi’ Nedir Örneği )
Tesbi’ müstakil olarak her bendi yedi dizeden oluşacak şekilde yazılmış olan bir nazım şeklidir. Ancak bir gazelin beyitleri önünü beş mısra eklenerek yapılan tesb’i veya müsebbalar da vardır. [2]
Tesb’i veya müsebba musammat nazım biçimlerinden biridir ve kafiye şeması: Aaaaa (aa) bbbbb (ba) ccccc (ca) şeklindedir. Tesbi’, Türk edebiyatında çok az görülür. İzzet Molla’nın Fuzuli’nin bir beytini, Leyla Hanım’ın da İzzet Molla’nın bir beytini tazmin yoluyla oluşturmuşlardır.
Müsebba Tesbi’i Örneği
Bir dem ki ben fakîr idüm ol yâr-ı cân idi
Sâkî idi vü nâzük idi nükte-dân idi
Yârân idi ki her biri rind-i cihân idi
Devrân-ı lâle idi dem-i gülsitân idi
Hengâm-ı îş ü vakt-i mey-i ergavân idi
Şevk-i cüvân ile bu gönül kâm-rân idi
Demler o demler idi zaman ol zaman idi Fevrî (öl. 1571)
Vezni: mef'ûlü fâ'ilâtü mefâ'îlü fâ'ilün
[1] https://www.osmanlica.org/osmanlica-22510-nedir-ne-demek.html
[2] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/musebba-tesbi-nedir-ornegi/119558