Terza Rima
Terza rima, 14. Asırda ve İtalyan Edebiyatında Dante tarafından İlahi Komedya’yı yazmak için
icat edilmiş, sonraki asırda yaygınlaşmaya başlamış önce Batı kültürüne Servet-i Funun döneminde ise Tevfik Fikret ile bizim şiirimize de geçmiş olan bir şiir biçimidir.
Terza Rima üçer mısralık bentlerle yazılmış bir nazım şeklidir. Bent sayısı belirsizdir. Tek bir mısra ile sona erer. Kafiye şeması şöyledir: Aba bcb cdc ded efe,
Şeklinde bir nazım türüdür. Üçlüklerin birinci ve üçüncü mısraları birbirleriyle kafiyelidir. Bir sonraki üçlüğün birinci ve üçüncü mısraları, kendinden bir önceki üçlüğün orta mısraı ile kafiyelidir. En sonraki tek mısra da kendinden önceki üçlüğün orta mısraı yani kinci mısrası ile kafiyeli bir şekle sahiptir. Her üçlük grubunda ilk ve son mısra birbiriyle kafiyeli, ikinci mısra önceki üçlüğün birinci ve üçüncü mısrası ile kafiyeli olur.
Belirli bir konu özelliği olmayan Terza rimalar her konuyu işleyebilen bir nazım şeklidir. İlahi Komedya’nın bu tarz ile yazılmış olması da hemen her konuyu işlemeye açık bir nazım şekli olduğunun kanıtıdır.
İlk olarak İtalyan edebiyatında görülmüş olan Terza Rima nazım şekli İlahi Komedya ( Dante) 'nın yazılmasıyla önem kazanan bir nazım şekli olmuştur. Dante, İlahi Komedya’sını bu nazım şekliyle yazmış, Dante’nin İlahi Komedya’sının bu biçimle yazılmış olması ile terza - rima'nın yaygınlık kazanmıştır. Batı edebiyatında Vıgny, Gautier, Leconte de Lisle, terza rima türünde ün kazanmış şairlerdir.[1]
Edebiyatımızda terza rima’yı ilk kez Tevfik Fikret , Şehrâyîn adlı şiirinde denemiştir. [2] 1908’den sonra pek kullanılmamış olsa da Ali Canip Yöntem ve günümüz şairlerinden bazıları da bu tarz ile şiirler yazmayı sürdürebilmektedir. Buna rağmen batı edebiyatından şiirimize giren diğer nazım biçimleri gibi Terza Rima da şiirimizde pek yaygınlaşamamış bir nazım şeklidir.
Bu biçimde yazılmış kısa şiirlerin son mısrasının anlamca kuvvetli olmasına gayret edilmesi terza rima’nın başlıca özelliklerinden biridir.
· İtalyan Edebiyatı’na mahsus bir nazım şeklidir.
· Üçer mısralık üç bent ve sonda yer alan tek mısradan oluşur. Yani Üç dizeli bentlerden oluşur, son bent tek dizeden meydana gelir.
· Kafiye düzeni, örüşük kafiyedir; aba, bcb, cdc, d şeklindedir.
· Edebiyatımızda terza-rimayı ilk önce Servet-i Fünuncular kullanmıştır.
TERZA RİMA ÖRNEKLERİ
İLAHİ KOMEDYA
Hayat yolu ortasında kendimi
Karanlık bir orman içinde buldum.
Anladım yolumu kaybettiğimi.
Aklıma geldikçe hâlâ korktuğum
Bir yabani, haşin, büyük ormanı
Anlatırken bile ürperiyorum.
Ölümden daha korkunç buldum onu,
Ama başka iyi şeyler de vardı,
Söyleyim onların ne olduğunu. (Dante.Çev.: Cevdet Kudret)
ŞAH-MAT )( (TERZA-RİMA)
Karmakarış tüm zaman, devrana kızgın felek.
Aklara girmiş siyah, dostlara ok saplanır.
Dünyada seç erbabın ukbada yoktur elek.
Sanma biter ah la vah ! şerde günah toplanır.
Kalpte olur kördüğüm çözmeye ihlas gerek.
Rahmete hasret gönül yunmasa kir kaplanır.
Eyvaha meyletmeden ervaha sığmaz yürek.
Canda canan olmadan cümlesi üryan kalır.
Toprağı bekler adem evrene kalmaz direk.
Bittiği an son oyun, şah ile mat düş olur. NECİBE ÇETİNKAYA
ARUZ : müfteilün / fâilun / müfteilün / fâilun.
ÖZLEŞİM : V . . V V . V V . . V V . V
HECE : 7 + 7 = 14
Felek : gökyüzü
İhvan : yakın dostlar , arkadaşlar.
Ukba : ahiret , öbür dünya.
Ervah : ruhlar. [3]
KELEBEK
Mavi bir gölge uçtu pencereden, a
Baktım: âvâre bir küçük kelebek; b
Yaramaz geldi kim bilir nereden a
Belli yorgundu; bir veremli çiçek b
Gibi serpildi lâmbanın yanma; c
Bir duman uçtu, gitti titreyerek b
Anladım kıydı yavrucuk canına. c
Söyle ey mavi gölge, söyle eğer d
Bir ölümden de çok fenaysa bana, c
Şu karanlık, şu kimsesiz geceler. d Ali Canip YÖNTEM
TERZA RİMA
Gün olur, maskeler bir anda iner…
Son vapur kalkar artık iskeleden
ve yanar gökyüzünde meş’aleler…
Gecenin hüznüdür bu sahnelenen…
İntikam hisleriyle can tutuşur
Her uzun cümle nokta beklerken…
Ey seferden yorulmuş eski vapur!
Bembeyaz yüzlerin karardığı an
vardığın yerde bâri var mı huzur?
Anladım: Söndü her şey anlamadan…
Vaktimiz doldu, yol göründü bu kez.
En bulunmaz diyâra sür kaptan,
Ki giden, aynı yerde beklenmez!
Vezin: feilâtün mefâilün feilün
(fâilâtün) (fa’lün) Hakan Özçelik
KAYNAKÇA
[1] Meydan Laurusse, “Terz Rima “ c22, shf,11451, Milliyet Yayınları,
[2]Dr, Aslan Tekin, Edebiyatımızda Terimler, “Terza rima “ ,Elips Yayınları, Ank., 2006
[3] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/sah-mat-terza-rima/125632