KategorilerEDEBİYATEdebiyat Terimleri MazmunlarVadi Koyak Divan Şiirinde Somut ve Soyut Vadi

Vadi Koyak Divan Şiirinde Somut ve Soyut Vadi

16.04.2025

Vadi Koyak

 

Osmanlıca yazışlı vâdî : ﻭﺍﺩﻯ

Vâdî, Arapça kökenli bir sözcüktür. Vadi gerçek anlamı ile iki dağ arasında bulunan çukur arazi,  geçit, nehir yatağı, dere boyu, mecrâ, boğaz, kanyon anlamlarındadır. Vadiler akarsular, ırmaklar, depremler veya diğer coğrafik sebepler ile oluşan yeryüzü şekillerdir.  Vadiler genellikle akarsuların dağları veya tepeleri yanlamasına veya derinlemesine aşındırması ile oluşur.  Coğrafik manadaki vadi sözcüğünün Türkçedeki karşılığı koyak sözcüğüdür.

Vâdi sözcüğü soyut ve mecaz anlamda çalışma alanı, tutulan yol, tutum, tarz, eda anlamlarında da kullanılmıştır. Edebiyat ve divan şiirinde vâdî sözcüğü daha ziyade değişmeceli ve soyut anlamları ile karşımıza çıkmaktadır.

Gezer vâdî ve vâdî nâle peymâ turfa vahşîsin

Bu vâdilerde kimdir söyleye üstadın ey bülbül  Naili Kadim

Naili’nin bu beytinde vâdi; gerçek ve mecaz pek çok anlama gelecek şekilde kullanılmıştır.

 

Tarz-ı nâdide reviş , gayr-i müşahid cünbiş

Geldi bir vâdi ile gülşene dâmen – be meyân Sabit

Sabit’in bu beytinde vadi sözcüğü eda, tarz, usul anlamında kullanılmıştır.

 

Eder her şahsı Hak rûhundan ilhâmât ile âgâh

 Bu yolda vâdi-i inkâra gitmek nâ-revâdır hep Leskofçalı Gālib.


Ya Rab dilimi sehv-ü hatâdan sakla
Endîşemi tezvîr-ü riyâdan sakla
Basdım reh-i vâdî-i rubâîye kadem
Tan'ı har-ı nâdân-ı dü-pâdan sakla   Nef'î

 

Cûybâr-ı vâdî-i gam eşk-i çeşm-i ter yiter

Rûy-ı zerd ol cûybâra berg-i nîlûfer yiter   Baki'

 

Yine vâdî-i hışm ü çengi çeşm-i bî-amân tutmuş

Per-i Cibrîli zülf ol kahramâna sâyebân tutmuş    Şeyh Galip

 

Çâk-ı sînem seyl-i eşkün dem-be-dem vâdîsidür

 Suları hûnin akarsa nola gam vâdîsidür   Şeyhülislam Yahya

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da