Baki Divanı Hakkında ve Şiirlerinden Seçmeler

15.03.2015
Baki Divanı Hakkında ve Şiirlerinden Seçmeler

 

Baki Divanı ve Şiirlerinden Seçmeler

 

Baki çok sayıda da kaside yazmış olmasına rağmen her şeyden önce bir gazel şairidir. Şiirlerinde işlediği konular ise din dışı konulardır. Bâki, hayata ve dünyaya bu kadar bağlı olduğunu gösteren ama ahreti de unutmayan, Istırap ve kederi ifade eden beyitler de yazmış olsa bile hayata bağlılığını yitirmeyen, tasavvuf da çok iyi bildiğini gösterdiği halde daha çok dünyevi konular işleyen din dışı konulara daha fazla yer veren bir şairdir. Onun şiirlerinde hayat bağlı olmanın hayat sevgisinin izleri ortaya çıkar.[1]

 

Aşk, yaşam zevki ve doğa şiirlerinin başlıca konularıdır. Her ne kadar şiirlerinde dikkat çekecek kadar Tasavvuf etkisi veya tema olarak belirgin bir tasavvuf konusu bulunmasa da, Tasavvufta da özel bir yeri olan aşk mefhumunu sık sık ve en başarılı şekilde ele alması sebebiyle Mutasavvuflar tarafından da takdir edilmiş bir şairdir. Şairin şiirleri arasında bir takım tasavvufi beyitlere de rastlamak mümkündür. Ancak şair, bu beyitlerinde tasavvufu konusunu daha çok bir kaide, işlenmesi adetten olan bir kural yönüyle ele almıştır. “Vahdet, kesret, Vücud-ı Mutlak, Adem-i Mutlak, Cemal-i İlahi, tecelli vs. tasavvufi terimler çerçevesinde ifade ettiği beyitler, şairin divanının hacmi göz önüne alındığında pek az yer tutmaktadır.”[2] Bâkî, tasavvûfî ve dinî konularla hemen hiç ilgilenmemiş, hatta divanlarda bulunması âdet olan münâcat, tevhîd, nat gibi şiirlere örnek bile vermemiştir.

 

Devrinde “sultanü’ş-şu‘ara” olarak anılan Baki’nin şöhreti ve eserleri Anadolu ve Rumeli’yi aşarak Azerbaycan’a, İran’a, Irak’a, Hicaz’a ve Hint sarayına kadar ulaşmıştır.

 

Fazla eser kaleme almamış, “fazla eser bırakmaktan çok,  “ Baki kalan bu kobbede hoş seda “ yaratacak şiirler yazmaya önem vermiştir. Baki yazdığı tüm şiir türlerinde diğer divan şairlerini aşabilecek kadar başarılıdır. Örneğin Kanûnî Sultan Süleyman'ın "Mersiye-i Hazret-i Süleyman Han"   vefatı üzerine yazdığı mersiye hem teknik olarak güçlü yapısı hem de eşsiz ahengi ile divan şiirinin en ünlü mersiyelerden birisi olmuştur. Gazel ve Kaside türünde de divan şiirimizi zirveye çıkarmış, İran şairlerinden de güçlü bir ahenk ve ustalık göstermiştir.[3]

BAKİ’NİN DİVANI

Bâkî’nin en önemli eseri Divan’ıdır. Divan’ın Türkiye ve Avrupa kütüphanelerinde yüzden fazla yazma nüshası bulunmaktadır. Haluk İpekten’e göre Şair hayatta iken yazılmış yazma nüsha sayısı ise on beştir.

Baki Dîvânında toplam 4508 beyit bulunur. Fakat daha farklı nüshalarında Baki’ye ait, dokuz gazel ve 39 beyit daha tespit edilmiştir.

Beyhan KESİK’in ele geçirdiği Kastamonu İl Halk Kütüphanesi’nde 37 Hk 2735 arşiv numarası ile Kayıtlı olan eksik  ve sayfaları yırtık bir nüshada Bâkî’nin mevcut basılı divanlarında bulunmayan 9 gazeli bulunur.

 

Bâkî, divanını, ilk defa Kanunî Sultan Süleyman’ın isteğiyle onun sağlığında tertip etmiştir. Daha sonra yazdığı yeni şiirleri de ilave edilerek değişik tarihlerde divanın yeni ve farklı tertipleri ortaya konulmuştur.”[4]

 

“Bâkî Divanı’nın Türkiye ve Avrupa kütüphanelerindeki yazma nüshaları yaklaşık olarak 100’ü bulmaktadır. Haluk İpekten’e göre Bâkî Divanı’nın şair hayatta iken yazılmış 15 yazma nüshası ele geçmiştir. Bunlardan en eski tarihli olanları hicrî 980 (İstanbul Üni. Ktp. TY 3864), 990 (İstanbul Üni. Ktp. TY 2853), 996 (Süleymaniye Ktp. Esat Efendi 2610 ve Çorum Fevzi Paşa Ktp. 2158), 1000 (İstanbul Üni. Ktp. TY 1969 ve Atatürk Üni. Ktp. Agâh Sırrı Levend 9) “ [5]yıllarında yazılmış yazmalardır.

Bâkî Divanının bir yazma nüshası, Kastamonu İl Halk Kütüphanesi’ndedir. Bu nüshada 37 Hk 2735 arşiv numarası ile kayıtlı olan yazma divanında İçerisinde 18 kaside (1’i eksik), 329 gazel (1’i eksik), 5 musammat (1’i eksik), 10 kıt’a, 21 matla ve 16 Farsça şiir bulunmaktadır.[6]

Baki divanı hakkında Sadettin Nuzhet Ergun, Haluk İpekten, Sabahattin Küçük, Faruk Timurtaş çalışmalar yapmışlar ve Baki divanını günümüz Türkçesine çevirmişler veya divanından seçmeler yayımlamışlardır. (KÜÇÜK Sabahattin, Bâkî Dîvânı (Tenkitli Basım), TDK Yayınları, Ankara, 1994., Prof. Dr. Sabahattin KÜÇÜK , Bâki Divanı (Tenkitli Metin), TDK Yayınları, Ankara l994.  ÇETİN İsmail, Ulvî-Hayatı, Edebî Şahsiyeti ve Divanı’nın Tenkitli Metni, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Elazığ, 1992., ERGUN Sadettin Nüzhet, Baki Hayatı ve şiirleri, Cilt 1, Sühulet Yurdu Yayınları, İstanbul, 1935., İPEKTEN Haluk, Bâkî (Hayatı-Sanatı-Eserleri), Akçağ [7]Yayınları, Ankara, 2004

 

 https://edebiyatvesanatakademisi.com/divan-siiri-ve-sairler/baki-nin-hayati-ve-edebi-kisiligi/1029

 

 ŞİİRLERİNDEN SEÇMELER

Ferman-ı aşka can iledür inkiyadumuz
Hükm-i kazaya zerre kadar yok inadumuz

Baş eğmezüz edaniye dünya-yı dun içün
Allah'adur tevekülümüz i'timadumuz

Biz mükteka-yı zerkeş-i caha dayanmazuz
Hakk'un kemali lütfunadır istinadumuz

Zühd ü salaha eylemezüz iltica hele
Tutdı egerçi alem-i kevn-i fesadumuz

ANCAK- GAZEL

H?l-i ‘?lem ezel? böyle per?ş?n ancak
Kimi hand?n kimi giry?n kimi n?l?n ancak

Kimisi bülbül-i n?l?n-ı gül-i ‘?rı?-ı y?r
Kimi perv?ne-i şem‘-i ruh-ı c?n?n ancak

Bu cih?n kimine kasr-ı harab u ‘ayş u saf?
Kiminüñ mihnet ile başına zind?n ancak

P?y-m?l olmada ?hir şütür-i gerd?n
P?diş?h ile ged?sı hele yeks?n ancak

B?kıy? h?ng?h-ı ‘?lem-i hayretde hem?n
Her gelen kimse bu esr?r ile hayr?n ancak.


Gazel

Hoş geldi bana mey-kedenin âb ü havâsı
Billâh güzel yerde yapılmış yıkılası

Zibâ yaraşır hil’at-i nâz ol boyu serve
İki kolumu etsem ana bel dolaması

Dikkatler ile seyr ederiz yâri serâpâ
Görmez mi idik biz de eğer olsa vefâsı

Dünyâ değer ol mâh-likaa dilber-i garrâ
Yusuf’ta dahi yoktur anı hüsn ü behâsı

Meddâh olalı çeşm-i gazâlânına Bâki
Öğrendi gazel tarzını Rûm’un şuarâsı

GAZEL

Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var

Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var

Nûş eylese bir âşık tâ haşre dek ayılmaz
Bezm-i feleğin bilmem câmında ne hâlet var

Bu hâlet ile ey dil sağ olmada âlemde
Derd ü gam-ı dilberle ölmekte letâfet var

Gitdükçe harâb eyler mülk-i dil-i vîrânı
Dehrün bu cefâsından bir şâha şikâyet var

Ser terkine kâ'ildir dünyâya gönül virmez
Terk ehlinin ey Bâkî başında sa'adet var.

https://www.aymoli.com/wp-content/uploads/2009/11/baki.jpgBaki

Ey gönul

Erkanı devlet icre hemet kalmadı
Kimden umarsın kerem ehli muruvvet kalmadı

Nefsi nefsine oldu alim cumlesi hayret dir
Kimseden kimseyehiç derman ve takat kalmadı


KAYNAKÇA


[1 https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/baki-hayati-edebi-kisiligi-etkileri/76007
[2] Yrd. Doç. Dr. Ali YILDIRIM, BAKİ'NİN DEVRİYYE TÜRÜNDE YAZDIĞI BİR GAZELİ Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi ” Cilt: 10 Sayı: 1, Sayfa:207-215, ELAZIĞ-200
[3] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/baki-hayati-edebi-kisiligi-etkileri/76007
[4] Mehmet Çavu?oğlu, “Bâkî” TDV İslam Ansiklopedisi, İstanbul, 1991, C. 4, s. 540-541.
[5] Haluk İpekten, Bâkî (Hayatı-Sanatı-Eserleri), Akçağ Yayınları, Ankara, 2004, s. 36
[6] Doç. Dr. Beyhan KESİK, BİR YAZMADAN HAREKETLE BÂKÎ’NİN YAYIMLANMAMIŞ ŞİİRLERİ, Turkish Studies - Volume 7/1 Winter 2012, p.1489-1500 , TURKEY
[7] Prof. Dr. Sabahattin KÜÇÜK, Bâki ve Divanından Seçmeler, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara l988.

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar