Hadeng
Osmanlıca yazılışı hadeng : خدنگ
Hadeng kelimesi Farsça a kökenlidir. Sözlüklerdeki anlamı 1) kayın ağacı. 2) kayın ağacından yapılmış ok.[1] Kullanım anlamı da kayın ağacı ve onun gibi sert ağaçlardan yapılmış oktur. Bu kelime okun ucuna takılan temren olarak da ifade edilen sivri demir manasında da kullanılmıştır. [2]
Hadeng-i can-güdâz : Canlar yakan ok, cirit, temren , mızrak
Divân şiirinde bu sözcük gerçek anlamlarının yanında değişmeceli ve benzetme anlamları ile sevgilinin veya mahbubun gamzesini, kirpiklerini ifade edecek şekilde kullanılır. Mızrak, cirit, kargı, hadeng, ok ve temren divan ve halk şiirimizde asıl anlamı ile ve sevgilinin öldürücü bakışları ve kirpikleri için kullanılır. ( BKZ Mızrak Nedir Şiirlerde Mızrak )
Hadeng kelimesi divan şiirinde çok sık kullanılmıştır. Sevgili ile birlikte kullanıldığı gibi pek çok yerde gerçek anlamlarda da karşımıza çıkmaktadır. Sevgili ile birlikte kullanıldığında genellilkle benzetme ve mecaz anlamlardaki ok ve mızrak anlamları ile karşımıza çıkar. Bu şekilde kullanılırken, sevgilinin bakışları, kaşları kirpikleri, öldürücü, yaralayıcı veya tehdit edici unsurlardır. Kaş yaya benzetilirken, kirpikler ise ok olarak tasavvur edilmiş olur. Sevgili saçları ile kement atan, kaşları ile yay geren kirpikleri ile aşığı avlayan avcı gibi gösterilir.
Hadeng gerçek anlamı ile kullanıldığında bir savaş silahıdır.
Nesrine retıg-i lâle nedendir dedim dedi
Gamzen hadengi dökdüğü kanın durur senin Fuzûlî [3]
Aşkında her oku ki felekten atar kazâ
Amacım ol hadenge vü cânım nişâııedir Nesîmî
Gamzen hadengi zahm uralı câne Mustafâ
Derd ü gam ile döndi ciger kane Mustafâ Karamanlı Nizami
Baña gamzeñ hadengi yara urdı
Ne yara kim yüregüm yara urdı Ahmedi
Gamzen hadengi bagrumı dahı ne yaralar (215/1)
Ol h‹d toludur ucdan uca dürlü yaralar Ahmedi
Ne açar var bana zahm-ı hadeng-i yârdan gayrı
Ne aglar bulunur bu dîde-i bî-dârdan gayrı Aşık Çelebi 1
Yerümde sâbitüm gelse hadeng-i cân-sitân senden
Nişân-i tîrün olmakda kaçan bulmaz nişân senden Şeyhülislam Yahya
Hadeng-i gamzelerün üzre dilde cân oynar
Bu lu’bı hançer-i tîz üzre cân-bâz idemez Hamdullah Hamdi Divan
Etdi hadeng-i gamzesi ben dil-fikâra kâr
Kıldı nişân-ı sînemizi niçe yâre yâr Şair Haşmet ( 18 . yy ) Hayatı Edebi Kişiliği
Bir hadeng-i can-güdâz-ı âhtır sermâyesi
Biz bu meydânın nice çâbük-süvârın görmüşüz Nâbî
Düşüp can korkusu sahrâlara bîm-i hadenginden
Eridi dehşetinden kûhlar âb-ı revân-âsâ İzzet Molla
KAYNAKÇA
[1] https://www.osmanice.com/osmanlica-9532-nedir-ne-demek.html
[2] İskender Pala - Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü, Kapı yayınları
[3] İskender Pala - Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü, Kapı yayınları