Hasta İken

22.03.2016

 

 

Hasta İken

 

Bir gün yine biçâre kadın hasta uzanmış

Tüllerde…

Uzaklıkları bir sâye-i müthiş

Bir dul gibi örterdi dumanlarla, elemle,

Hep gölge adımlar bir âheng-i ademle

Vâdileri kaplardı serâpa gece sessiz.

Eb’âdı boğan reng-i tehassüs gibi bir sis,

Bir lerziş-i sâkinle günün na’şını örter…

 

Titrek, karışık, hasta, hayâlî, sarı gözler

Yerlerde açılmıştı; semâlar ölü, durgun,

Olmuştu bütün hâb ü hâyâlât ile meskûn.

Bir vâlide, bir zevc-i mükedder, sonu mübhem

Bir ince çocuk çehresi, ben muzlim ü ebkem

Bi-his uzanan hastayı durmuş düşünürken

Akşam mütemâdi dolarak pencerelerden

Vermişti o sâkin odanın hüznüne bir renk,

Bir reng-i küdûret ki eder bizleri dil-tenk.

 

Zulmet o kadar doldu ki âfaak silindi

Elvâha, mesâfâta, yere gölgeler indi.

Solmuştu o gölgeyle o sâkit ser-i müşfik,

Tüllerde yatan hastayı sarmıştı karanlık;

Gözler, ölü gözler gibi bî-lem’a ü hâlî,

Olmuştu bütün mevt-i mûhîtat ile mâlî…

Lâkin o zaman doğdu senin çehre-i lâlin,

Ey mâh ki tüllerde yatan rûh-ı melâlin,

Bir hemser-i ulvî-i semâvîsi idin sen,

Bir safha-i rü’yâ gibi bî-renk idi çehren!

Yükseldin ufuklarda ağır, mübhem ü mahmûr;

Zulmette ipek, ince dumanlar gibi bir nûr,

Âfa’aka yayarken mütedmâdi sarı bir fer,

Birden o donuk gözlerle dolmuştu kamerler…

 

(Piyale, 1926)

 

 Ahmet Haşim Hayatı

Bize Göre 

Sembolizim Ahmet Haşim

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar