Kelleci Memet Romanı Hakkında Özeti Konusu Kemal Tahir

21.04.2020


 Kelleci Mehmet Romanı Hakkında 

Kelleci Mehmet, önemli Türk romancısı Kemal Tahir ı ’in yazmış olduğu bir romandır.  Romanın ilk baskısı 1962 yılında yapılmış fakat bu roman Kemal Tahir’in 1940 yılında Çankırı Ceza evinde iken görüp tanıdığı ve öyküsünü dinlediği bir mahkûmun hapishaneden kaçtığı günlere kadar yaşadıkların ve Çankırı Ceza evindeki günlerini yansıtmıştır.

Kemal Tahir, 1937’de İzmir’de öğretmenlik yaparken Marksist çevreler ile irtibata geçmiş bu nedenle de 1938 yılında TKP ile olan alakası  nedeni  ile Nazım Hikmet ’le birlikte Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi tarafından  “Orduyu isyana teşvik” suçlamasıyla on beş sene hapse mahkum olmuş ve Çankırı Ceza evinde de kalmıştı.. 13 Haziran 1938’den 1950 senesine kadar tam on iki sene, Çankırı, Çorum, Nevşehir, Malatya cezaevlerinde kalan Kemal Tahir bu nedenle hapishane şartlarını çok iyi tanımış bir çok romanında da hapishane görüp yaşadığı, duyup iştiiği, yakından tanıdığı insanların romanlarını yazmıştı.

 

Kemal Tahir,  bu romanında 1940’larda Çankırı Cezaevi’nde iken tanıdığı çocuk yaştaki bir mahkûm olan Kelleci Memet’in öyküsünü anlatmıştır.

 ROMANIN ÖZETİ

Çankırı Ceza evindeki her mahkûmun saygı duyduğu Selim Bey günlük gazetelerden mahkûmlara savaş haberleri okumaktadır.  Bunlardan biri de Virankale köyünde yoksul bir adam olan Korucu Rıfat’ın oğlu olan Kelleci Mehmet’tir. Kelleci Mehmet on altı yaşında iken cinayet işlemiş bu gün de mahkûmların kışkırtmasıyla Meydancı Recep ile güreşe tutuşmuş ve onu yenmiştir.

Gardiyan Kelleci Mehmet’e “ Sen güreş dersi “ al demiş ama Kelleci Mehmet , “ Ben okuyacağım “ diye cevap vermiştir. Bunun üzerine Selim Bey, ona okuma yazma öğretmeye başlamış, ayrıca, Nezir’den de tenekecilik mesleğini öğrenmeye başlamıştır.

 Kelleci Mehmet,  köyde iken karısı ölünce Ümmühan adlı bir kadınla evlenmiş olan Osman Ağa’nın yanında çalışmaktadır.  Ancak Ümmühan kocası yerine kocası Osman Ağa’nın oğulluğu Yusuf’a âşık olur. Yusuf da analığı Ümmühan’a karşılık vermektedir. Kelleci Memet ise Osman Ağanın yanında çalışan Cemile ile aşk yaşamaya başlamıştır. Bir gün Cemile yanına gelerek Osman Ağa,  karısı Ümmühan ve Yusuf arasında olan bitenleri anlatır.  Mehmet ile Cemile zaman zaman bir mağarada buluşmakta ve sevişmektedir. Lakin Osman Ağa bundan haberdar olmuş,  karısı Ümmühan da bunu öğrenmiş ve Kelleci Mehmet’i “ Osman seni vuracak “ diye doldurmaya başlamıştır.

Osman Ağa da aslında Cemilenin peşindedir.  Bu nedenle Kelleci Memet’e karşı sinirli davranmaktadır. Ümmühan,  olanları Kelleci Mehmet’e anlatır ve Osman Ağa’nın onu öldürmeyi planladığını konusunda Kelleci Memet’i uyarır. Ümmühan’ın amacı da  Kelleci Mehmet’in  Osman Ağa’yı öldürmesi ve Yusuf ile birlikte olmasının önünün  açılmasıdır.

Bir gün Kelleci Memet ile Osman Ağa ormana odun kesmeye gitmişler Kelleci Mehmet de kaza ile Osman Ağa’yı vurup öldürmüştür.  Fakat hiç kimse Kelleci Memet’in kaza ile adam vurduğuna inanmaz.  Memet, on sekiz sene ceza yemiş ama yaşı küçük ç olduğu için altı yıla mahkûm olmuştur.  İşte Kelleci Memet  bu yüzden Çankırı hapishanesine düşmüştür.

O günlerden sonra Meydancı Recep hapisten çıkmış ve koğuşun meydancısı Kelleci Memet olmuştur.

Fakat bir gün Kelleci Memet babası ve halası onu ziyarete gelir ve Cemile’nin Yusuf ile evlendiğini söyler. Yusuf  analığı ile düşüp kalktığı yetmezmiş gibi, şimdi de Cemile’yi almıştır.  Bunun üzerine Kelleci Memet,  Nezir adındaki mahkûmun tenekecilik makasını da alarak hapishaneden kaçar. 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar