Kemal Tahir Hayatı ve Romancılığı

15.04.2012

Kemal Tahir  Hayatı ve Romancılığı

Kemal Tahir Demir

HAYATI

(d. 13 Mart 1910, İstanbul - ö. 21 Nisan 1973) Romancı, Gazeteci, Redaktör, Çevirmen, Senarist

15 Nisan 1910’da İstanbul’da dünyaya gelen yazarın gerçek adı İsmail Kemalettin Demir'dir. Deniz subayı olan babası, II. Abdülhamit’in yaverliğine kadar yükselmiş ve Yıldız Sarayı özel marangozluğu yapmış olan Şebinkarahisarlı Yüzbaşı Tahir Bey’di. Annesi ise; Osmanlı sarayında Abdülhamit’in kızı Naile Sultan’ın hizmetinde bulunan Saraydaki adı “Hubser “ olan Çerkez asıllı Nuriye Hanım’dı. [1]

Kemal Tahir ailenin en büyük çocuğu olarak dünyaya gelmişti. Babası savaş yıllarında seyyar hastaneler inzibat subayı görevini yapmış, yazar da babasının bu görevleri nedeniyle ilkokul öğrenimini Çanakkale, Aydın, Burdur gibi şehirlerde yapmak zorunda kalmıştı. Ailesi 1923’te İstanbul’a yerleşince Rüştiye mektebini Cezayirli Hasan Paşa Rüştiyesine kaydoldu. 1923 [2] Rüştiyeden sonra Galatasaray Sultani ’sine devam etmeye başlamıştı.  Fakat annesinin 1926 yılında veremden ölmesi üzerine ve babasının ikinci bir evlilik yapması nedeniyle öğrenimini 10. sınıfta iken 1930 yılında bırakmak zorunda kalmıştı.

 

Kendi hayatını kazanmak istediği için çalışma hayatına atılmıştı. Aslında bu karara varmasının diğer bir nedeni üvey annesi olmalıydı. Bu nedenle önce İstanbul’da avukat kâtipliği, sonra Zonguldak’taki kömür işletmelerinde ambar memurluğu yaparak hayatını kazanmaya çalışmıştı.[3]

1932’de Zonguldak’tan İstanbul’a döndü, Vakit, Haber, Son Posta gazetelerinde röportaj yazarı, çevirmen, düzeltmen olarak çalışmaya başlamıştı. 1933’de Kenan Şahabettin, İdris Ahmet, Ziya İlhan, Yakup Kadri Nuri Tahir, Ertuğrul Şevket, Fakih Özden veArif Nihat Asya  [4]gibi yazar ve şairlerle “Geçit” adlı bir edebiyat dergisi çıkarmaya başlamıştı. Geçit Dergisi kadrosunda bulunan Ertuğrul Şevket (Avaroğlu) ile Babıâli’de tanıştığı Kerim Sadi, Türkiye Komünist Partisi üyesi olan komşusu “Sarı” Mustafa Börklüce ve onun aracılığı ile tanıştığı şairNazım Hikmet  ile kurdukları dostluklar neticesinde sosyalist fikirleri benimsemeye başlamıştı. [5] Edebiyat dünyasına adım attıktan sonra sosyalist aydınlara tesadüf etmesi ile kendi solcu edebiyat çevrelerinin içinde bulmuştu.

1934-1936 arasında Yedigün ve Karikatür dergilerinde sekreterlik yaptı; Varlık ve Ses dergilerinde takma adlarla şiirler yayımladı, Karagöz gazetesinde başyazarlık, Tan’da yazı işleri müdürlüğü yaptı.[6] Basılan İlk kitabı,1936’da yayımladığı “Namık Kemal İçin Diyorlar ki” adlı kitapçık oldu. [7] 1937’de ikinci kitabı olan “Bir Çalgıcının Seyahati” adlı romanı yayınlandı.

1937’de İzmir’de öğretmenlik yapan Fatma İrfan Akersin ile ilk evliliğini yapmıştı.[8] Fakat sol çevreler ile olan ilişkisi ve TKP ile olan alakası sonucunda 1938’de Nazım Hikmet’le birlikte Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi tarafından  “Orduyu isyana teşvik” suçlamasıyla on beş sene hapse mahkûm olmuştu. Suçlanmasının nedeni astsubay olan kardeşi Nuri Tahir’e Sabahattin Ali ’nin bir kitabını vermek gibi gözüküyorsa da asıl neden TKP üyesi olmasıydı. 13 Haziran 1938’den 1950 senesine kadar tam on iki sene, Çankırı, Çorum, Nevşehir, Malatya cezaevlerini dolaşmak zorunda kalacaktı.  

Fatma İrfan Akersin ile olan evliliği de bu yüzden devam edemedi. Eşi Fatma Hanım'a sürekli mektuplar yazıyordu ama bu evlilik 1940 yılında boşanma ile sonuçlanmıştı. Hapishanedeki yıllarını okuyarak ve “sarı defterine”  yazılar yazarak geçirmiş, takma isimle mizah öyküleri ve polisiye romanlar kaleme almıştı. 1954 yılına kadar “Kemal Tahir” adını eserlerinde kullanamamıştı.[9]

İki öyküsünü hapisteyken Cemalettin "Mahir" takma adıyla Tan’da yayımladı. Hapishane yıllarında Fatma İrfan Hanım'a yazdığı mektuplar “Kemal Tahir'den Fatma İrfan'a Mektuplar” adıyla; Nazım Hikmet’in kendisine yazdığı mektuplar “Kemal Tahir'e Mahpushaneden Mektuplar” adıyla basıldı. [10]

Fatma İrfan Hanımdan ayrıldıktan sonra Hem Nazım Hikmet, hem de Kemal   Tahir cezaevinde bulundukları bir dönemde Münevver adlı bir kadınla evlenmişlerdi. Kemal Tahir  bu yıllarda ikinci eşi olacak olan Semiha Sıdıka Uzunhasan Hanım ile tanışmıştı.

On iki yılını hapislerde geçiren Kemal Tahir 1950’de çıkan aftan yararlanıp serbest kaldı ve İstanbul'a döndü.  Ceza evinden çıkar çıkmaz ikinci evliliğini Kerim Sadi’nin ilk eşi olan ve Kerim Sadi’den boşanmış olan Semiha Sıdıka Hanım ile evlendi. Çiftin evliliği Kemal Tahir’in 1973’teki vefatına kadar sürecek ama çiftin çocukları olmayacaktı.

 

1950’li yıllarda Körduman, Bedri Eser, Samim Aşkın, F. M. İkinci, Nurettin Demir, Ali Gıcırlı gibi müstear isimlerle kitaplar yayımlamayı sürdürüyordu. Bu yıllarda Amerikalı yazar Mickey Spillane'nin yazmış olduğu polisiye “Mayk Hammer” dizisini tercüme etmeye başlamıştı. Bu seri iyi tutmuş iyi bir satış yakalamıştı. Orijinal kitapların tamamını çevirdikten sonra "Mayk Hammer'in Yeni Maceraları" adıyla uyarlama Mayk Hammer yazmaya devam etmişti. 6-7 Eylül olayları sırasında bir kez daha tutuklandı, Harbiye Cezaevi’nde 6 ay yattı. Bu tarihten sonra bir daha hapse girmeyecek Kadıköy Şaşkınbakkal’daki evinde 21 Nisan 1973’e –ölümüne- kadar sakin bir hayat sürdürecekti.

14 ay kadar Aziz Nesin ile birlikte kurdukları Düşün Yayınevi'ni yönetti. Metin Erksan, Halit Refiğ, Atıf Yılmaz ile senaryo çalışmaları yaptı.[11] Kemal Tahir’in ilk önemli eseri olan 4 bölümlük Göl İnsanları uzun öyküsü Tan gazetesinde tefrika olarak yayınlandı, eser 1955'te kitap olarak basıldı. Bu eserde yıllar sonra ilk defa kendi adını kullandı.[12]

Göl İnsanları'nı yayımladığı 1955 yılında köy romanlarının ilki olan Sağırdere  romanı da yayımlandı. Sağırdere (1955) ve onun devamı olan Körduman’da (1957) Çorum’un Yamören köyünden Kamil’in serüvenini merkez alarak köylünün sorunlarını, etik değerlerini, köyün ekonomik yapısını, tarih içindeki bağlarından koparmadan sergiledi.

Mütareke dönemi İstanbul’unu konu alan Esir Şehrin İnsanları’ ndan (1956) sonra yayımlanmış olan Körduman'ı; eşkıyalık olgusuna eğildiği Rahmet Yolları Kesti (1957), Çorum bölgesi insanlarını anlatan roman üçlemesinin ilk iki kitabı Yediçınar Yaylası Ç  (1958) ve Köyün Kamburu v (1959) izledi (Üçlemenin son kitabı, 1970'de yayımlanan Büyük Ma adlı romandır ).

1960’tan sonra tüm dikkatini Osmanlı tarihi ve toplum yapısına yönelterek, devlet, Doğu-Batı çatışması, Batılılaşma ve mülkiyet gibi sorunları derinden kavramaya uğraştı; [13]1965 yılında Yorgun Savaşçı adlı romanı ortaya çıktı. Resmi tarih söylemine aykırı görüşler içeren bu eser, tarihi çarpıtmakla eleştirildi. 1980 yılında romanın TRT tarafından filme çekilmesi ile yeniden gündeme gelen eleştiriler, 1983’te filmin başbakan Bülent Ulusu’nun emri ile yakılmasına yol açtı.

1965 yılının Nisan ayında Bozkırdaki Çekirdek romanı Cumhuriyet Gazetesinde tefrika edildi. Bu eserde Köy Enstitülerinin tepeden inmeci bir yaklaşımla kuruluşunu eleştirmiş bu yüzden iktidarla ters düşmüştü. 1967’de en önemli eserlerinden birisi olan Devlet Ana yayımlandı. Osmanlı Devletinin kuruluşunu ele aldığı bu romdan “ Kerim devlet” kavramını ortaya attı; batılılaşmayı eleştirdi. Yerli bir sosyalizm oluşturmaya çalışmakla suçlanarak Marksistlerin tepkisini çekti.

1968’de Yorgun Savaşçı ile Yunus Nadi Armağanını, Devlet Ana ile Türk Dil Kurumu Roman Ödülü’nü kazandı. Kemal Tahir, 1968'de aldığı davet üzerine SSCB'ye gitti. 1970'de akciğer ameliyatı geçiren Tahir, 21 Nisan 1973’te geçirdiği bir kalp krizi sonucu İstanbul’da yaşamını yitirdi. Cenazesi, Sahrayıcedit Mezarlığı’na defnedildi.

 

EDEBİ HAYATI

Kemal Tahir ‘in “ Namuscular ”, “ Karılar Koğuşu R  “ Hür Şehrin İnsanları”, “Dam Ağası”, “Bir Mülkiyet Kalesi” romanları ölümünden sonra yayımlandı. Kemal Tahir kitaplarının yayının devam etmesi için ölümünden sonra eşi tarafından "Kemal Tahir Vakfı" kurulmuş; Kadıköy’deki hayatının son yıllarını geçirdiği ev, ziyarete açılmıştır.[14]

Yazarın kitaplarından bazıları Halit Refiğ, Metin Erksan, Atıf Yılmaz gibi yönetmenler tarafından sinemaya aktarılmıştır.

Düşünceleri

Marx ve Engels'in doğu toplumlarıyla ilgili görüşlerini araştırdı. Cumhuriyet dönemi resmi ideolojilerinin dışında kalan Ömer Lütfi Barkan, Mustafa Akdağ, Halil İnalcık, Niyazi Berkes, Şerif Mardin gibi bilim adamlarının eserlerinden vardığı sonuca göre, Osmanlı-Türk toplumu, Marksizm’in toplumların sosyo-ekonomik süreçte birbirini izleyen zorunlu aşamalar olarak gördüğü ilkel topluluk / kölecilik / feodalite / kapitalizm sürecinde yer almaz. Kendi kültürel ve sosyal yapısından kaynaklanan çok daha özel bir gelişme süreci, dinamikleri ile yapısal farklılıkları vardır. Bu nedenle batılılaşma, gerekli altyapısı olmayan bir topluma, soyut ve biçimsel bir üst yapı getirme çabasından başka bir şey değildir. Köklü bir ekonomik ve toplumsal devrim yapılmadan başlatılan tepeden inme uygulamalar taklitçiliktir.

Bu ana fikir çerçevesinde eserlerinde Osmanlı toplumunun kölecilik ve feodalizmden çok farklı ve insancıl bir temel üzerine kurulduğunu anlatmayı amaçladı. Romanlarında da "Türk insanı ve Türkiye özeli" olgusunu ortaya çıkarmaya çalışmadı.

Roman tamamen içinden çıktığı toplumun yapılanmasına bağımlıdır. Romanı diyalektik bir tür olarak anlamak ve insan muhayyilesine katkısını kavramak, romanın dünyayı belirlemek için sarf ettiği çabaların biçimsel gerçekçilik tekniklerinin kullanımına bağlı olduğunu da anlamaktır. Don Kişot ‘ un şövalye romanlarının kahramanlarına benzeme teşebbüsünün gülünçlüğü sadece model imkânsızlığı ışığı altında kavranabilir. Tam bu noktada Kemal Tahir'in önemi belirir. Zira Türk romanında bu meselenin taşını kaldıran ilk romancıdır. Romanları, Osmanlı Devletinin XIV. yüzyılda kuruluşundan XX. yüzyıla kadar Türk toplumunda bir Osmanlı sürekliliği arayışıdır. Toplumsal gerçekçi çizgide sürdürdüğü yazarlık yaşamında eserlerinde yalın bir dil kullandı. Bilhassa Orta Anadolu Türkçesini dilinin odak noktasına koydu. Diyaloglarla zenginleştirdi, karizmatik karakterler yarattı.

Kemal Tahir’e yapılan eleştiriler

Yıl 1967. “Devlet Ana” yayımlanır. Kemal Tahir’in yıllardır araştırdığı, üzerinde durduğu, birikimde bulunduğu konu meyvesini vermiş ve ortaya “tarihsel arka planda toplumsal bir analiz romanı” çıkmıştı. Solcu çevreler bunu hazmedemedi, Osmanlı devletinin kuruluş yıllarını ve temellerini ele alan kitaba ve yazarına karşı tam anlamıyla bir linç kampanyası başlatıldı. Kemal Tahir Osmanlı toplum düzeninin sınıfsız olduğunu iddia etmekle Marksizm’den aforoz edilmişti bile. Daha da ileri gidenler onu “devleti yücelttiği” gerekçesi ile milliyetçilik ve hatta faşizanlık yapmakla suçladı.

Osmanlı mirasını reddeden Kemalistler ise, yazarı Osmanlıyı övmekle, Mustafa Kemal ve arkadaşlarını küçümsemekle, devrimleri kötülemekle itham ettiler. Kemal Tahir artık “resmi tarih ve ideoloji” dışına çıkmıştı. Kemal Tahir “putlaştırılan düşüncelere” açtığı savaşın bedelini ödüyordu.

Bu ağır eleştiri bombardımanına karşı yazarı savunmak isteyen yakın çevreleri de övgünün ölçüsünü kaçırdı; Kemal Tahir “bin yıllık Türk düşüncesinin en büyük ve en özgün düşünürü” ilan edildi. Devlet Ana’da “ilk milli Türk romanı…” Ve ne yazık ki bu “ölçüsüz hayranlık gösterileri” çok kısa zamanda alay konusu oldu.[15]

Kemal Tahir’den Etkilenenler

Kemal Tahir’in çevresinde, sıklıkla bir araya geldiği, sohbet ettiği ve üzerinde Kemal Tahir etkisi görülen yazar-aydın isimler şunlardı; İsmet Bozdağ, Sabahattin Selek Aziz Nesin  , Tahir Alangu, Orhan Apaydın… Sinema çevresinden de tanıdıkları, dostları vardı; Halit Refiğ, Duygu Sağıroğlu, Metin Erksan, Ömer Lütfi Akad bunlardan bir kaçıdır.

Romanları, Osmanlı Devletinin XIV. Yy da kuruluşundan XX. Yy a kadar "Türk toplumunda bir Osmanlı sürekliliği arayışıdır. Bu herhangi bir köken veya kimlik arayışı değildir. Osmanlı seçkin ve aydınlarının, XVIII. Yy sonunda gözlemlenen donkişotvari düşüşleri, benzerleşme sürecinin ve model arayışının başlangıcını teşkil eder." [16]

Eserleri 

Öykü

·         Göl İnsanları (1955)

Romanları

 

Sağırdere Hakkında Konu Özet ve Kemal Tahir (1955)

·         Esir Şehrin İnsanları  (1956)

·         Körduman (1957)

·         Rahmet Yolları Kesti (1957)

·         Yedi Çınar Yaylası (1958)

·         Köyün Kamburu (1959)

·         Esir Şehrin Mahpusu  (1961)

·         Bozkırdaki Çekirdek  (1962)

·         Kelleci Mehmet  (1962)

·         Yorgun Savaşçı (1965)

·         Devlet Ana (1967)

·         Kurt Kanunu  (1969)

·         Büyük Mal  (1970)

·         Yol Ayrımı  (1971)

·         Namusçular (1974)

·         Karılar Koğuşu (1974)

·         Hür Şehrin İnsanları (1976)

·         Damağacı (1977)

·         Bir Mülkiyet Kalesi I-II (1977)

Mektuplar

·         Kemal Tahir'e Mapusaneden Mektuplar (Nazım Hikmet'le yazışmaları)

·         Notlar / Osmanlılık / Bizans

·         Kemal Tahir’in Notları 1-13 (haz. Cengiz Yazoğlu, 1989-1992)

·         Roman Notları 2; Batı Çıkmazı

·         Roman Notları 3; Patriyot Ömer / Gülen Azap Çıkmazı

·         Sanat edebiyat 1

·         Roman Notları 1; Topal Kasırga / Darmadağın Olan Devlet

·         Sosyalizm, Toplum ve Gerçek

Sohbet:

·         Kemal Fahir’in Sohbetleri (haz. İsmet Bozdağ, 1980).

Senaryo:

·         Harem'de Dört Kadın 1965 

 Çeviri:

·         Mayk Hammer Serisi 1950 den sonra ( Bedri Eser, Samim Aşkın, F. M. İkinci, Nurettin Demir, Ali Gıcırlı gibi müstear isimlerle) 

İLGİLİ LİNKLERİMİZ

Kemal Tahir Hayatı ve Romancılığı

Esir Şehrin İnsanları Hakkında Özet İnceleme Kemal Tahir

Yorgun Savaşçı Hakkında Konu Özet İnceleme Kemal Tahir

Rahmet Yolları Kesti Hakkında Konu Özet İnceleme Kemal Tahir

Kurt Kanunu Hakkında Konu Özet İnceleme Kemal Tahir

Bozkırdaki Çekirdek Romanı Hakkında Bilgiler Yorumlar Analizler ve Kemal Tahir

Sağırdere Hakkında Konu Özet ve Kemal Tahir

Körduman Konusu Özeti ve Kemal Tahi

Esir Şehrin Mahpusu Konu Özet İnceleme ve Kemal Tahir

Yol Ayrımı Romanı Konu Özet İnceleme ve Kemal Tahir Hakkında

Kelleci Mehmet Romanı Hakkında Özeti Konusu ve Kemal Tahir

Büyük Mal Romanı Konusu Özeti ve Kemal Tahir

 

KAYNAKLAR

·         [1] Alâattin Karaca, Dragomanlar Ülkesinde Bir Aydın:Kemal Tahir, Kitap Zamanı Dergisi, Sayı 50, 01-07 Mart 2010

·         [2] Berksoy, Naci Çelik (2010). “Kemal Tahir İçin Biyografi Çalışması”. Kemal Tahir 100 Yaşında. ed. Ertan Eğribel ve M. Fatih Andı. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yay.

·         [3] ÖMER FARUK, KEMAL TAHİR BİR HAKİKAT ARAYIŞÇISI,kemaltahir.wordpress.com/bir-osmanli-komunisti- son erişim, 12-01-2014

·         [4] Alâattin Karaca, Dragomanlar Ülkesinde Bir Aydın:Kemal Tahir, Kitap Zamanı Dergisi, Sayı 50, 01-07 Mart 2010

·         [5] Ertop, Konur (1984). “Kemal Tahir Hayata Avukat Katibi Olarak Atılmıştı”. Nesin Yıllığı. İstanbul: Nesin Vakfı Yay.

·         [6] Berksoy, Naci Çelik (2010). “Kemal Tahir İçin Biyografi Çalışması”. Kemal Tahir 100 Yaşında. ed. Ertan Eğribel ve M. Fatih Andı. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yay.

·         [7] İskender Özsoy, Kemal Tahir’in İlk İki Kitabı, 26.03.2010

·         [8] Abdulah Acehan, Sürgünle Gelen Aşk, Karadeniz Araştırmaları Dergisi, Sayı 32, Kış 2012

·         [9] Erem Sarıkıca, Kemal Tahir Düşüncesinde Batılılaşma Olgusu, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Erzurum 1996]

·         [10]  ÖMER FARUK, KEMAL TAHİR BİR HAKİKAT ARAYIŞÇISI,kemaltahir.wordpress.com/bir-osmanli-komunisti- son erişim, 12-01-2014

·         [11] Berksoy, Naci Çelik (2010). “Kemal Tahir İçin Biyografi Çalışması”. Kemal Tahir 100 Yaşında. ed. Ertan Eğribel ve M. Fatih Andı. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yay.

·         [12] Berksoy, Naci Çelik (2010). “Kemal Tahir İçin Biyografi Çalışması”. Kemal Tahir 100 Yaşında. ed. Ertan Eğribel ve M. Fatih Andı. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yay.

·         [13]  Alâattin Karaca, Dragomanlar Ülkesinde Bir Aydın:Kemal Tahir, Kitap Zamanı Dergisi, Sayı 50, 01-07 Mart 2010

·         [14] Erem Sarıkıca, Kemal Tahir Düşüncesinde Batılılaşma Olgusu, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Erzurum 1996]

·         [15] https://kemaltahir.wordpress.com/bir-osmanli-komunisti-kemal-tahir/

·         [16] . https://www.ikincigrup.com/index.asp?haberID=27686

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar