Riyazi Tezkiresi: Riyazu’ş-Şu’ara

22.11.2016

 

Riyazi Tezkiresi Riyâzu’ş-Şu’arâ

Riyâzu’ş-Şu’arâ,  Riyazi’nin en önemli eseridir.  Eser 1607-1610 yılları arasında yazılmış ve eser Sultan I. Ahmed’e ithaf ve takdim edilmiştir. Eserde 424 Osmanlı şairi ele alınmış, eser de şair padişahlar da kronolojik bir biçimde sıralanmıştır.

Namık Açıkgöz Riyâzu’ş-Şu’arâ hakkında bir yüksek lisans çalışması yapılmıştır. Riyâzü’ş-şuarâ’nın  yazma nüshaları  (İÜ Ktp., TY, nr. 761; Nuruosmaniye Ktp., nr. 3724; Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 3871; TSMK, Hazine, nr. 1276; Kütahya İl Halk Ktp., nr. 1200; Yapı ve Kredi Bankası Sermet Çifter Ktp., nr. 203).dadır. [1]

Eserde başlangıçtan Riyazi’nin yaşadığı zamana kadar yaşamış olan 424 Osmanlı şairi ele alınmıştır. Eser de ayrıca şair padişahlar da kronolojik bir biçimde sıralanmıştır.  Riyazi şairleri iki ravzaya ayırarak birinci ravzadakilere Osmanlı Şair Padişahlarını yerleştirmiştir.   İkinci ravzadakiler ise padişah olmayan divan şairleridir. İkinci Ravza: XV. yüzyıldan kendisine kadar gelen elifbâ sırasına-  alfabetik sıraya-  göre dizilmiş 385 kadar şairdir.

Birinci ravzdakiler olarak sıralanan Padişah şairler ise şunlardır.  “Birinci Ravza: Fatih (Avni), II. Bâyezid (Adli), Yavuz (Selim, Selimi), Kanuni (Muhibbi), II. Selim (Selimi), III. Murad (Murâdi), III.Mehmed (Adli),”[2]

Riyâzi tezkiresi diğer klasik tezkirelerin düzenin de ve sebeb-i telif,  mukaddime ile başlar Riyazi eserinin mukaddimesinde eserinin özelliklerini şöyle sıralamaktadır: “Şairleri müteşairlerden ayırdım. Şairlerin divanlarını gözden geçirerek seçmeler yaptım. Tezkire sahiplerinin tarih bilgileri ve şiir anlayışlarıyla ilgili küçük örnekler verdim…”

“Riyâzü’ş-Şu'arâ dibacesinde, Türkçenin şiire elverişli bir dil olmadığını belirterek Türkçeyi akıcılıktan uzak bulur. Düstûru’l-Amel dibacesinde ise Farsçanın akıcı, şiir ve inşaya uygun işlenmiş zarif bir dil olduğundan bahseder, Türkçenin ise bu özellikleri taşımadığını iddia eder. “[3] Bunlara rağmen  Riyâzi,  tezkiresine aldığı şairler hakkında övücü sözler kullanmamaya özen göstermiş, şairler hakkında objektif olmaya çalışmıştır.

 

Riyâzi eserinde şairleri dört kısma ayırarak:  
İcâd-ı ma’nâda sâhib-i ihtirâ’ “ olanlar, yani yeni buluşları olan şairler
“Ma’nâ-yı mütekaddime bir ma’nâ zam edenler.” Eski manâya, bir buluşla yenisini katanlar
“Mukaddemâ bulunan bir manâyı hüsn-i ta’birle edâ edenler”, yani önceki bir buluşu daha güzel belirtenler, ifade etmesini bilenler

“Mukaddemâ bulunan ma’nâ-yı âharı intikal ettirenler”, yani önceki buluşa başka bir anlam verenler. [4]Şeklinde tasnif etmiştir.

“Tezkirenin bir başka özelliği de ele alınan şairlerle ilgili değerlendirmelerdir. Riyâzî tezkiresi, şairlerin ölümleri konusunda verilen dikkatli bilgiler ve düşürülen tarihlerin kaydedilmesiyle de dikkat çekmektedir. Ayrıca derkenarlarda başka şairlere atfedilen şiirlerin asıl sahiplerinin tesbiti hususunda kayıtlar düşülmüştür. “[5]

424 biyografi içeren tezkire, kime ait olduğu ihtilaflı şiirlerin gerçek sahiplerini tespit etmesi ve özellikle dibace kısmındaki poetik görüş sebebiyle dikkati çeker. Ayrıca tezkirenin bir başka önemli özelliği, şairlerin ihtilaflı ölüm tarihlerini, bu ölümlere düşülen tarihlerle teyit etmesidir. 17. yy. tezkirecileri kendi çağdaşları olan şairlerin biyografilerini yazarken, Riyâzî, 15.yy.dan kendi devrine gelinceye kadar yetişen şairler içinden şairlik kabiliyetine göre bir seçme yaparak tezkiresini oluşturmuştur. Riyâzü’ş-Şu’arâ üzerine Namık Açıkgöz tarafından yüksek lisans tez çalışması yapılmıştır. “[6]

Eser üzerinde Namık Açıkgöz tarafından bir yüksek lisans çalışması yapılmıştır (bk. bibl.). Riyâzü’ş-şuarâ’nın çeşitli kütüphanelerde nüshaları vardır (İÜ Ktp., TY, nr. 761; Nuruosmaniye Ktp., nr. 3724; Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 3871; TSMK, Hazine, nr. 1276; Kütahya İl Halk Ktp., nr. 1200; Yapı ve Kredi Bankası Sermet Çifter Ktp., nr. 203).[7]

Riyazi Mehmet Hayatı Şairliği

Riyazi Tezkiresi: Riyazu’ş-Şu’ara

Şuara Tezkireleri ve Tüm Şair Tezkirelerimiz

Tüm Yönleri ile Şair Şuara Tezkireleri

SEHİ BEY TEZKİRESİ HEŞT BEHİŞT

Latifi ve Tezkiretü’ş Şuara

Meşairü'ş Şuara Tezkiret'üş Şuara Aşık Çelebi

Mecalisü'n Nefais İlk Tezkire Ali Şir Nevai

 Kaynakça

[1] Namık Açıkgöz Riyazi,   cilt: 35; sayfa: 145

[2] Açıkgöz, Namık (hzl.)(1982). Riyâzî Riyâzü’ş-Şu’arâ. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi.

[3] DOÇ. DR. AYŞE YILDIZ, RİYÂZÎ, Mehmed Riyâzî Efendi, https://www.turkedebiyatiisimlersozlugu.com/index.php?sayfa=detay&detay=5056

[4] Açıkgöz, Namık (hzl.)(1982). Riyâzî Riyâzü’ş-Şu’arâ. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi.

[5] Namık Açıkgöz Riyazi,  TDVİA  cilt: 35; sayfa: 145

[6] DOÇ. DR. AYŞE YILDIZ, RİYÂZÎ, Mehmed Riyâzî Efendi, https://www.turkedebiyatiisimlersozlugu.com/index.php?sayfa=detay&detay=5056

[7] Namık Açıkgöz Riyazi,   cilt: 35; sayfa: 145

0

1

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar