Sanem Nedir
Osmanlıca yazılışı Sanem : صنم
Sanem Sözcüğünün Kökeni
Sanem sözcüğü Arapça kökenlidir ve ṣanam صنم [ṣnm] kökünden gelir. Bu nedenle, sanam, esnam , sanem sözcükleri aynı kökten gelmektedir. Sanem sözcüğü kelime olarak “ put, kendisine tapınılan heykel” anlamındadır.
Sanem-i mahlika: Ay yüzlü güzel.
Sanem Sözlük Anlamları
Sanem sözcüğünün sözlüklerdeki anlamları: Kâfirlerin, önünde ibadet ettikleri heykel, put, putperestlerin İlâhı, odundan, altından ve gümüşten yapılan insan heykeli anlamlarındadır. Sanem, büt ve put ile eş anlamlı olarak ilahi dinlerden olmayan insanların putperestlerin yaptıkları ve taptıkları heykellerdir.
Sanem büt veya put müşriklerin tanrı diye taptıkları heykelleri ifade ederken, Divan şiirinde âşıkların taptığı sevgili manasını ima edecek şekilde kullanılmıştır.
Sanem Edebiyattaki Anlamları
Lakin eski edebiyatta Büt, sanem, sanema, put veya çelipa daha çok mecazi anlamda tapılacak güzel, Hristiyan güzeli, önünde eğilecek sevgili, içki dağıtan saki veya güzel anlamlarında kullanılmıştır.
Sanem sözcüğü divan şiirinde büt ve put, cibt, çelîpâ, salîb sözcükleri yakın ve eş anlamlı olarak kullanılır. Büt ve put zaten heykel demektir. Çeliba ise Hristiyanların istavrozudur. Ancak çelipa sözcüğü istavroz anlamından hareketle divan şiirinde Hristiyan güzelini sembolize edecek şekilde ve dolayısı ile sanem sözcüğünün kullanıldığı işlevde kullanılmış olur.
İnsan resmi ve heykeli yapmaktan İslamlar men edilmiştir. Bu yüzden İslam kültüründe bu sanatlar çok gelişmemiş, yasak olduğu da sık sık hatırlatılmıştır. Buna rağmen sevgili ile büt, put, sanem, çelipa arasında anlam oyunları ile çeşitli alakalar kurulur. Bunun diğer nedeni Yunan ve Roma uygarlıklarında çok güzel kadın ve erkek güzeli tanrı ve tanrıça heykellerinin yapılmış olmasıdır.
Gelse bu sûretle bütgede-i hüsne eger
Bütler îmân getirip der sanemâ hôş geldin Şeyh Galip,
(Eğer bu suretle güzel puthaneye gelirse, putlar iman getirip, ‚ey put! Hoş geldin der.)
Büthane mi mescid mi desem şehr-i Sitanbul
Ebruları mihrap olacak nice sanem var. Kayserili Ahmet Remzi
‘Işk deyrinde gönül ‘âşık olup bir saneme
Zülfi sevdâsını boynında çelîpâ gördüm Revani ( 16 Yy)
Kaçma Haşmet’yen eya kâfir-i tersa suret
Açmışım şekl-i çelipada sana ağuşum Haşmet [2]
Ey Hiristiyan güzeli ne olur Haşmet’ten kaçma, bak kollarımı istavroz gibi açmış sana koşuyorum
Sensüz ṣanemā cismüme bu cānı gerekemez
Cānum sen imişsün baña cān anı gerekmez
Çağırdım sanem sanem
Ses verdi menem menem
Dedim lebin kim emsin
Dedi sen em gel sen em Hataİ
Büt Büthane Nedir Şiirlerimizde Put Sanem Sanema
Çelipa Nedir Şiirlerde Haç İstavroz Hıristiyan Güzeli