KategorilerEDEBİYATEdebiyat Terimleri MazmunlarHükm-i Karakuşi Nedir Karakuşi Hüküm örnekleri

Hükm-i Karakuşi Nedir Karakuşi Hüküm örnekleri

11.05.2017

 

 

Hükm-i Karakuşi

 Hesaba kitaba gelmeyen, mantığa uymayan hükme denir.

“Hükm-i Karakuşi”, akli ve hukuki temele muhalif olan “keyfi” karar ve hükümler için kullanılan bir tabirdir.  Diğer bir ifade ile akla ve hukuka aykırı kararları hukuk adına vermek ironisini ortaya koyan,  adalet adına yapılan adaletsizliği tersinden veren,  “ hesaba kitaba gelmeyen, mantığa uymayan” hükümleri ifade eden bir deyimdir.

Bu deyim Selahattin Eyyubi’nin bir kölesi iken onun daire amiri hatta vezirliğine kadar yükselmeyi başaran Ebu Said Bahaeddin Abdullah el Esedi’ yi yıpratmak amaçlı yazıldığı söylenilen  "Kitabel Faşuş fi Ahkami Karakuş" adlı eserde yansıtılan saçma sapan hükümlere dayanmaktadır. Söylenenlere göre Esad bin Memmati bu eserinde Bahaeddin Abdullah el Esed’i gözden düşürmek maksadıyla hayali mahkemeler oluşturmuş ve bu hayali mahkemelerde alınan garip hükümler de  "Hükm-i Karakuşi" deyimin ortaya çıkmasına sebep olmuştur.  Karakuşi hüküm,  hukukta ve tarihte bir terim olarak da kullanıldığı gibi, günümüzde bile akla hesaba gelmeyen mantıksız hükümlerin, adalet adına yapılan adaletsizliklerin misali olmaya devam etmektedir  

Kitapta anlatılanların aksine Ebu Said Bahaeddin Abdullah el Esedi, Selahattin Eyyubi’nin itimat ettiği, kararlarına da güvendiği bir devlet adamı olduğu, seferlere çıktığında onu yerine vekil olarak bıraktığı değerli bir devlet adamıdır. [1]  Adı, tarihe hukuk adına akla hayale gelmeyen mantıksız hükümler veren bir amir olarak geçen Karakuşi, Haçlıların Kudus’ü işgal ettiklerinde, Selahaddin Eyyubi tarafından Kudüs valisi ve muhafız komutanı olarak görev yapan değerli bir komutandır. Öyle ki Selahhaddin Eyyubi`nin, Akka’nın Haçlılar tarafından işgali sonrasında esir düşen bu kıymetli komutanını kurtarmak için, Haçlılara on bin altın fidye verdiği anlatılmaktadır. [2]

A.Onay’ın Şemseddin Günaltay’ı kaynak göstererek anlattıklarına göre Hükm-i Karakuşi deyimin ortaya çıkmasına vesile olan kitapta anlatılan hikâyelerin aslı olmadığı gibi; değerli bir devlet adamı saçma sapan kararlar veren, bir ahmak olarak yansıtılmış, gerçek kimliği ile değil bu tip bir kimlik ile adı tarihe geçmiştir. H. 597 de Mısır’da ölen Selahaddin Eyyubi’nin bu gözde devlet adamı olan Ebu Said Bahaeddin Abdullah el Esedi’ A.T. Onay’ın ifadesi ile aslında  “himmet sahibi, hayırsever, gayretli”  birçok hayır eseri inşa ettirmiş,  bir devlet adamıdır.

“Selahattin Eyyubi’nin bir ahmağı Vekil tayin etmesine imkân yoktur. Karakuş’un mühim hizmetleri, birçok hayratı olduğu ve ümran eserleri verdiğine göre ahmak ve akılsız olduğu söylenemez.”[3]

Deyimin ifadesine önem verdiğimiz için bu deyimi ortaya çıkaran tarihi kimliğin üzerinde durulmamış, A. Talat Onay’ın görüşleri bu nedenle tarafımızdan yeterli görülmüştür. Fakat günümüzde yazılan pek çok eserde ise “ Karakuşi”  eski bir Osmanlı kadısı olarak ifade edilmekte, bu hükümleri veren kişi ise Karakuşi kadı adı ile tanıtılmaktadır.

.  

KARAKUŞİ HÜKÜMLERE ÖRNEKLER

Bir terzi ile avcı arkadaş olur ava giderler. Avda avcı attığı bir okla terzinin gözünü kör eder. Terzi avcıyı dava eder. Kadı karakuş terziye sorar;
- Anlat, ne istiyorsun
- Efendim bu avcı benim gözümü çıkardı. Mesleğim terzilik tek gözümle yapamıyorum cezalandırılsın ve bedel ödensin.
Karakuş,hemen kararını verir " avcının bir gözü çıkarıla"
avcı itiraz eder karara ;
- Efendim ben avcılıkla geçiniyorum, tek gözüm çıkarılırsa ok atamam...
Karakuş bu defa kesin hükmünü verir : "  Terzinin öteki gözü de çıkarıla "

*****

Bir köse, biri ile kavga eder ve kavga ettiği kişinin yüzündeki ve başındaki kılları yolar. Bunun üzerine yolunan kişi, Karakuş’a şikâyet eder köseyi. ‘O köseden şikâyetçiyim, baksanıza kadı efendi; ne kafamda ne yüzümde tek kıl bırakmadı’ der. Bunun üzerine Karakuş köseyi yakalatır ve getirtir. Durup biraz köseye baktıktan sonra ‘atın bunu zindana ve yüzünde kıl çıkana kadar orda kalsın’ der ve hükmünü verir.

Karakuşi hükümler benzer özellikleri ile divan şiirinde de yer almıştır.

Adliyle zulm- i sâbıkı mahvetse çok mudur
Razı olur mu hükm-i Karakûşi’ye mâhtâb    Şeyh Galip

 

İLGİLİ LİNKLER

Hükm-i Karakuşi Nedir Karakuşi Hüküm örnekleri

Karakuş Kimdir ve Hükm-i Karakuşi Nedir

KARAKUŞİ FIKRALAR

 Kaynakça

[1] A.T. Onay , Eski Edebiyatta Mazmunlar, MEB , 1996, S. 275

[2] A.T. Onay , Eski Edebiyatta Mazmunlar, MEB , 1996, S. 275

[3] M. Şemseddin Günaltay, İslamda Tarih ve Müverrihler, s. 165 ) 

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da